|  | Kemal Tahir (1910 - 1973) |  | 
|  08-23-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Kemal Tahir (1910 - 1973)Kemal Tahir (1910 - 1973) 1910�da İstanbul�da dünyaya geldi  Ortaöğrenimini Galatasaray Lisesi onuncu sınıfa kadar sürdürdü  Daha sonra bir süre avukat katipliği yaptı  1932�de gazeteciliğe başladı ve 1938�de hapse girene kadar bu mesleğini sürdürdü  1938�de yazdığı bir yazıdan dolayı on beş yıl hüküm giydi; Çankırı, Çorum, Kırşehir ve Malatya cezaevlerinde on iki yıl yattı  Ve bu dönemde içinde bulunduğu dünya görüşünün Türkiye uzantısını eleştirmeye başladı ve kalıplaşmış inançlardan sıyrılarak düşüncenin genel karakterine dönük fikirler geliştirmeye başladı  Halit Refiğ hazırladığı kitabında bu konuşla ilgili şunları söylüyor: �"Kemal Tahir, kendisini kimseye ve hiçbir gruba bağımlı hissetmeden, düşüncelerini, karşısındaki ister anlasın ister anlamasın, herkese açardı  Düşünce onun için hiçbir zaman son durağını bulamayan sonsuz bir gelişim halindeydi  İleri sürülmüş ve ileri sürülen her düşüncenin mutlaka karşıtlarını bulurdu  Bu karşıtların vardığı sentezlerle de yetinmez, çoğu zaman etrafındakileri şaşırtırcasına sentezlerin içindeki kendi karşıtlarını arardı  Onun teorik olarak karşıtlıklardan sentezler bulma düşüncesi, pratikte, çelişkili Türkiye gerçeklerinden, akılcı ve millî birlik kavramına erişmenin yollarını gösteriyordu  Bu açıdan Kemal Tahir, birbirinden farklı özellikleri kullanılarak, parçalanmaya ve bölünmeye çalışılan Türk toplumunun, bütünleşme arayan "kollektif vicdanı"nın temsilcisidir  " Sanat hayatına önce şiir (1932-1934), sonra hikayelerle (1935) giren Kemal Tahir; konularını Çankırı, Çorum dolaylarından, cezaevi yaşantılarından, Kurtuluş Savaşı�ndan, eşkiya menkıbelerinden alan romanlarında, törelere bağlı, kökü geçmişlerde köy düzen ve sorunlarını inceledi, eleştirdi  Yerli dekor ve renkleri ustalıkla kullanarak gerçek bir Anadolu romanı oluşturdu  Kemah Tahir bunun yanında bir çok inceleme eser de yazdı  Özellikle marxist terminolojiyi yerlileştirerek, Anadolu�ya uygun bir terminoloji oluşturmaya çalıştı  Bu yüzden de dönemin bir çok aydını tarafından da eleştirildi  Bu yüzden de çevresine bu tazyiklerden sıkıldığını sık sık dile getirirdi  Ölümü de böyle bir tartışma esnasında geçirdiği kalp krizi nedeniyle oldu (21 Nisan 1973) | 
|   | 
|  | 
|  |