08-23-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Şinasi (1826 - 1871)
Şinasi (1826 - 1871)
İbrahim Şinasi, 5 Ağustos 1826'da İstanbul'da doğdu Topçu yüzbaşısı olan babası Mehmed Ağa, 1829'da Osmanlı-Rus Savaşı sırasında vurularak ölünce, annesi onu yakınlarının desteğiyle büyüttü Şinasi, ilköğretimini Mahalle Sıbyan Mektebi'nde ve Feyziye Okulu'nda tamamladıktan sonra Tophane Müşiriyeti Mektubî Kalemi'ne kâtip adayı olarak girdi Burada görevli memurlardan İbrahim Efendi'den Arapça ve Farsça öğrendi Aynı kalemde görevli eski adı Chateauneuf olan Reşat Bey'den Fransızca dersi aldı
Bu görevindeki çalışkanlığı ve başarısı nedeniyle, önce memurluk sonra hulefalık derecesine yükseltildi 1849'da bilgisini artırması için devlet tarafından Paris'e gönderildi Burada edebiyat ve dil konularındaki çalışmalarını sürdürdü Oryantalist De Sacy Ailesi ile dostluk kurdu Ernest Renan'la tanıştı, Lamartine'in toplantılarını izledi Oryantalist Pavet de Courteille'e çalışmalarında yardım etti Dilbilimci Littré ile tanıştı 1851'de Société Asiatique'e üye seçildi
1854'te Paris dönüşünde bir süre Tophane Kalemi'nde çalıştı Daha sonra Meclis-i Maarif Üyeliği'ne atandı Encümen-i Daniş'te (ilimler akademisi) görev yaptı Koruyucusu Sadrazam Mustafa Reşit Paşa�nın görevinden ayrılması üzerine üyelikten çıkarıldı Reşit Paşa, 1857'de yeniden sadrazam olunca, Şinaşi de eski görevine döndü
1860'da Ağah Efendi ile birlikte Tercüman-ı Ahvâl Gazetesi'ni çıkardı Devlet işlerini eleştirmesi ve Sultan Abdülaziz'e karşı girişilen eylemin düzenleyicilerinin yanında yer alması nedeniyle 1863'teki Meclis-i Maarif'teki görevine son verildi Gazeteyi Namık Kemal'e bırakarak, 1865'te Fransa'ya gitti Orada sözcük çalışmalarına yöneldi
Société Asiatique Üyeliği'nden ayrıldı 1867'de İstanbul'a döndü Kısa bir süre sonra yeniden Paris'e gitti Burada kaldığı iki yıla yakın sürede, Fransa Milli Kütüphanesi�nde araştırmalar yaptı 1869'da İstanbul'a dönünce bir matbaa açtı ve eserlerinin basımıyla uğraşmaya başladı Kısa bir süre sonra da 13 Eylül 1871'de beyin tümöründen öldü
Şinasi, Batı, özellikle de Fransız kültürü etkisinde eserler verdi Ülkenin, Batı örnek alınarak eğitim alanında uygulanacak radikal yöntemlerle gelişebileceğini savundu Batı hatta Fransız aktarmacılığını tek çözüm gördü Bu amaçla yazarlığında çok yönlü bir çaba içine girdi Gazete çıkardı, makale, şiir ve oyun yazdı, sözlük çalışmaları yaptı
O da halkı, aydınlatılması gereken bir yığın olarak gören batıcılar gibi, değişmeyi mekanik bir hadise olarak algılama yanlışına düştü Tanzimat'la başlayan Batılılaşma hareketinin öncülerinden biri olarak dil, edebiyat ve düşünce hayatının değişmesinde etkili olmuştur
Düzyazılarında sade bir dil kullanılmıştır Dildeki yalınlaşma çabasını, edebiyat ve tiyatro alanlarındaki eserleriyle desteklemiştir Batı şiirini tanıtma, yeni şiir biçimlerini edebiyata sokma amacıyla Fransız şairlerinden tercümeler yapmıştır
|
|
|