|  | Kılıçarslan |  | 
|  08-23-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   KılıçarslanKılıçarslan Kılıçarslan Anadolu Selçuklu Sultanlığı?nın kurucularından olup; Haçlı ordularına karşı Anadolu?yu ve hatta bütün İslam alemini müdafaa eden bir Türk hükümdarıdır  Vatan topraklarının nasıl müdafaa edilmesi lazım geldiğini, bu uğurda yaptığı kanlı mücadelelerle bütün insanlığa ispat etmişti   Kılıçarslan olmamış olsaydı, belki bugün Anadolu?da bir Türk hakimiyeti yerine bir Latin devleti mevcut bulunacaktı  Anadolu kıtası; 26 Ağustos 1071 yılında Alpaslan?ın Bizanslılarla yaptığı Malazgirt Meydan Savaşı ile fethedilmişti  Bu fetih üzerine Horasan ellerinde bulunan birçok Oğuz Türkmen oymakları, Anadolu?nun çeşitli yerlerine yerleşmişlerdi   Anadolu?nun kuzey bölgesinde Oğuzların Bozok kabileleri, güney bölgesinde de Üçok kabileleri yurt tutmuştu  Büyük kütleler ise Orta Anadolu?yu doldurmuştu  Bunların çoğu Kınık kabileleri idi  İlk etapta Anadolu?ya bir milyon Türkmen gelmişti  Bunların bir kısmı hayvan sürülerine sahip olduklarından Yörük kaldılar  Bir kısmı da toprağa yerleşerek çiftçi oldular  Ancak, Anadolu?nun Marmara kıyıları henüz Bizanslıların elinde bulunuyordu  Marmara havzasının fetihlerine Kutulmuş oğlu Süleyman ile kardeşi Mansur gönderilmişti   Bu iki kardeş, Anadolu?nun fetih olunmamış kısımlarını Türk topraklarına katarak Anadolu Selçuklu Sultanlığı devletini kurdular  Fakat bu iki kardeş birbiriyle uğraşmaya başladılar  Bunun üzerine büyük Selçuklu Hakanı Melikşah, Mansur?un üzerine Porsuk Bey ve kuvvetlerini gönderdi  1077 tarihinde Mansur mağlup edilerek öldürüldü  Melik Şah, Anadolu?nun idaresini Sultan unvanıyla Kutulmuş oğlu Süleyman?a bıraktı  İşte, bu şekilde Anadolu Selçuklu Sultanlığını kuran Aslan?ın torunu Kutulmuş oğlu Süleyman oldu  Anadolu?da bu devlet 1077 yılında kuruldu  Anadolu Selçuklularından on yedi hükümdar gelmişti   Kutulmuşoğlu, Konya şehrini merkez yaparak Bizanslılarla savaşlara girişti  İznik şehrini fethettikten sonra burayı merkez yaptı  Bir müddet sonra Antakya?yı da fethetti  O zaman Melikşah?ın kardeşi Tutuş ile harbe girişerek yenildi  Bu olay onu olumsuz olarak çok etkiledi ve sonunda intihar etti   Kutulmuşoğlu Süleyman?ın ölümü ile Anadolu?da karışıklıklar baş gösterdi  Beyler her tarafta bağımsızlıklarını ilan ettiler  Süleyman?ın oğlu Kılıçarslan, Büyük Selçuklu İmparatoru tarafından hapse atılmıştı   Anadolu?nun karışıklığını ancak Kılıçarslan düzene koyabilirdi  Dört yıl sonra Kılıçarslan, Melikşah tarafından Konya?ya gönderildi  Kılıçarslan babası zamanından kalan büyük kumandanları başına topladı  İznik şehrini tekrar zaptederek burayı kendisine merkez yaptı  Bundan sonra bağımsızlık hevesinde bulunan bütün beyleri ortadan kaldırdı  Bu suretle babasının elde ettiği bütün toprakları tekrar ele geçirdi  Bir donanma yaparak Çanakkale Boğazı önlerindeki adaları birer birer fethetti   Kılıçarslan çok yiğit, aynı zamanda pek cesur bir hükümdardı  Anadolu?nun birliğini kurmaya muvaffak oldu  Bu sebeple şöhret ve namı her tarafa yayıldı  Kılıçarslan?ın en büyük amacı Bizanslıların elinden İstanbul?u almaktı  Bu amacına ulaşmak için Marmara kıyılarında bir tersane kurup çok sayıda harp gemileri yaptırdı  Türklerin bu hazırlığını gören Bizanslılar telaşa düştüler   O zamanlar Bizans tahtında Yedinci Mihal Dükas bulunuyordu  Türklerin kara ve deniz kuvvetleriyle başa çıkamayacağını anlayınca, Roma?da oturan Papa Yedinci Greguvar?a elçiler gönderdi  Papaya, batı devletlerinin yardımına muhtaç olduğunu bildirdi  Eğer bu yardım gelmezse, İstanbul Türklerin eline geçecek ve Doğu Roma İmparatorluğu tarihe karışacaktı  Papa, Ortodoksların Katolik kilisesine müracaatını kendi menfaatine uygun buldu  İleride bu iki kilisenin birleşeceğini düşündü  Bu sebeple Batı Avrupa devletlerinden 40,000 kişilik bir ordu toplanılarak İstanbul?a gönderilmesi için çok çalıştı  Fakat muvaffak olamadı  Bizans?ı korku sardığı sıralarda, Kılıçarslan durmadan donanma yaptırıyor; bir an öne İstanbul?u Türk topraklarına katmayı arzu ediyordu  O devirde Avrupa?da dinî taassup çok şiddetli idi  Papazların halk üzerinde büyük tesirleri vardı  Bütün papazlar, Hazret-i İsa?nın doğduğu mukaddes Kudüs şehrini İslamların elinden kurtarmak için halkı haçlı seferine teşvik ediyorlardı  Bilhassa Fransa?da kurulmuş olan Kloni tarikatının halk üzerinde etkisi büyüktü   1095 tarihinde Fransa?nın Klermon şehrinde Papa İkinci Urban, ruhanî bir meclis topladı  Bu meclise on dört başpiskopos, iki yüz elli piskopos, dört yüzden fazla papaz katıldı  Ayrıca birçok da şövalye bulundu  Bu ruhanî meclis, Kudüs?ün İslamlardan alınmasına karar verdi  Bu işe ön ayak olan Piyer Lermit adında bir papazdı  Buna Yoksul Gotye adında bir şövalye de katıldı  Bunların teşvikiyle Avrupa?da büyük bir haçlı ordusu hazırlandı  Bu sel Anadolu?ya akmak üzere idi  Bu seli Kılıçarslan nasıl durdurabilecekti? Haçlı ordusunun sayısı altı yüz bin kişi idi  Haçlı ordusu muhtelif Hıristiyan milletlerinden kurulmuş olup, içinde ihtiyarlar, gençler ve kadınlar da bulunuyordu  Hepsi göğüslerine birer kırmızı Haç takmışlardı  Bu haçlı ordusunun önünde eski Cermen efsanelerinde mukaddes sayılan bir Keçi ile bir de Kaz bulunuyordu  Bu insan seli Batı Avrupa?dan yaya olarak Bizans?a geldi  Bizans imparatoru bu kalabalıktan ürkerek bunların hepsini Anadolu yakasına geçirtti   Kılıçarslan, Anadolu?ya çıkan bu korkunç afet karşısında soğukkanlılığını muhafaza etti  Neye mal olursa olsun, bu müstevli kuvvetlere karşı Türkün öz yurdu olan Anadolu?yu müdafaa etmeğe ant içti  Kılıçarslan, bu büyük kuvvetlere karşı bir gerilla harbi yapmaya karar verdi  Türk kuvvetlerini muhtelif çetelere ayırdı  Şehirlerde bulunan halkı dağlara ve yaylalara çıkarttı   Ambarlarda ne kadar zahire varsa yaktı ve suları da zehirletti  Selçuk askerleri baskın halinde grup grup haçlıların üzerine atılarak ilk çıkan kafileyi bir anda imha etti  Fakat arkadan daha büyük kuvvetler Anadolu?ya çıktılar  Kılıçarslan o büyük kuvvetleri de Eskişehir ovasında yıprattı  Bundan sonra kuvvetleriyle Çorum?a çekildi  Bu durum karşısında bütün Anadolu Türkleri top yekün silaha sarıldı  Saadetini yıkanlarla kanlı mücadelelere girişti  Bu tarihte eşine az rastlanır bir vatan müdafaası idi  Askerî kıtalar her tarafta bir şimşek gibi çakıyorlar; düşmanın yurt tutmasına imkan bırakmıyorlardı  Anadolu şehir ve kasabalarında büyük bir yangın vardı   Bu kıyametin içine girenler de şaşırıp kaldılar  Bunlar nasıl bir millet! Vatanlarını canla başla ne şekilde müdafaa ettiklerini görüp öğrendiler  Nihayet haçlılar kırıla kırıla bir geçit bularak Kudüs?e gidip bir Latin Krallığı kurdular  Fakat güzel Anadolu?da yerleşemediler  Çünkü buranın bekçileri yüksek vatansever ve kahraman Türklerdi  Kumandanları da Kılıçarslan gibi cesur bir yiğitti   Türkler bu şekilde Anadolu için kan döktüler  Bu sebeple Anadolu toprakları Türkün kanıyla yoğrulmuş bir ana vatandır  Kılıçarslan?ın haçlılara karşı kazandığı zaferler onun adını Türk tarihinde ebediyen yaşatmaya kafi gelmiştir  Onun hayatı büyük destandır  Tarih onun (Ebulgazi) unvanını vermişti   Sekiz buçuk ay süren bu kanlı mücadeleden sonra Birinci Kılıçarslan Konya Sarayına yerleşti  Bir sabah sarayından çıkıp bir meydanda toplanmış binlerce esirin arasından geçerken bir ses yükseldi   -Bizler ne olacağız? Kılıçarslan sesin geldiği tarafa baktı  Bu sözü söyleyen genç ve güzel bir esir kızdı  Ona: -Kimsin, ne istiyorsun? Diye sordu   Esir kız: - Savaşta esir düşen Efon Ejyid?in kız kardeşi İzabella?yım  Bir an önce vatanıma dönmek istiyorum! Dedi   Kılıçarslan şöyle mukabele etti: -Biz Türkler, yurdumuzda oturanlara çıkıp gidin! demeyiz, ve yurdumda din ve adetiniz üzere hür yaşayabilirsiniz  Fakat arzu ettiğiniz gün de yurdunuza dönebilirsiniz  Ben vatan hasretini takdir edenlerdenim     Hiç beklemediği şekilde bir cevapla karşılaşan dilber Fransız kız, hem hayrette kaldı, hem de çok sevindi  Kılçarslan, yiğit olduğu kadar da yakışıklı bir Türk delikanlısı idi: bu esire Kılıçarslan?ın yüzüne dikkatli bakarak: -Sizi nerede ziyaret edip minnet ve şükranlarımı bildirebilirim? Diye sordu   -Her saat, nerede bulunursam! Meydana toplanmış olan bütün esirler Türk Hakanının bu yüksek kalpliliğine hayran kaldılar  Teşekkür makamında hepsi birden boyun kestiler  Kılıçarslan bütün esirlere harçlık verilmesini emretti  Eğlence yerlerine gitmelerine de izin verdi  Bir müddet sonra da bu haçlı ordusunun esirleri grup grup memleketlerine iade edildiler  Bu kanlı mücadeleden muzaffer çıkan Kılıçarslan sarayında eşi Sevindik Hatun ve çocukları Şehinşah ve Mesut adlı iki oğlu ve Aydın adındaki kızı ile mesut ve tatlı günler yaşadı   Fakat Kılıçarslan, Suriye?de yaptığı bir savaştan dönerken 1106 tarihinde Fırat Nehrine düşerek boğuldu   | 
|   | 
|  | 
|  |