08-23-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Şemsi Arel
Şemsi Arel - Ressam
İlk bilgilerini 1911-1914 yılları arasında Paris'te babası Mehmet Ruhi Arel'den alan Şemsi Arel, ilk resim çalışmalarım Ankara Halkevi'nde sergiledi 1924' te İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'ne girerek, İbrahim Çallı'nın öğrencisi oldu, İki yıl sonra Devlet Orta Öğretim Resim Öğretmenliği sınavını kazandı; 1930'da da Akâdemi'yi ikincilikle bitirdi Alişar'daki arkeoloji kazısında beş ay süreyle ressam olarak çalıştı 1935'te ressam Maide Arel'le evlenerek Erzincan Askeri Lisesi'nde resim öğretmenliğine atandı Aynı görevle bir süre Konya'da da bulundu ve 1944' te Konya'da bir kişisel sergi düzenledi Ankara Harp Okulu'nda resim dersi verdikten sonra Paris'e giderek Andre Lhote'un yanında ve Fernand Leger ile Jean Metzinger atölyelerinde çalıştı; çeşitti müze ve galerilerde incelemeler yaptı; Paris' teki Bağımsızlar sergisine iki yapıtla katıldı 1951'de İstanbul'da bir kişisel sergi açan sanatçı, 1957'de Edinburgh Festivali nedeniyle düzenlenen uluslararası sergiye katıldı 1955-1959 yıllan arasında Cemal Tollu ve Cevat Dereli'yle birlikte İstanbul'da Askerî Müze'deki eski tabloların onarımı işinde çalıştı T B M M için yurt tabloları yapmak göreviyle Hatay'a gönderildi 1959 da eşi Maide Arel’le Paris’te Foyerdes Artistes’de ortak bir sergi düzenledi 1962 de Venedik’te düzenlenenikiyıldabir sergisine, Viyana'daki Çağdaş Türk Sanatı Sergisi'ne, 1964'te Lugano ve Tahran bölgesel sergilerine katıldı
YENİLENME VE DEĞİŞKENLİK
Şemsi Arel çağdaşlarının tersine, öğrencisi olduğu İbrahim Çallı'nın doğrultusuna bağlı izlenimci bir yola girmemiş, daha çok Paris'te etkilendiği Andre Lhote, Fernand Leger ve Jean Metzinger gibi sanatçıların yarı soyut, yarı kübist yaklaşımından esinlenmiştir Bu yönüyle Türkiye'de erken dönem yenilikçi eğilimlerin bir temsilcisi olarak görülür
Figürü, hacimsel değerler ve büyük biçim parçalarıyla ele aldığı ilk resimlerinde, kübist ve konstrüktivist bir yalınlığa yönelmiş, sonradan figürü daha soyutlayıcı planlara kaydırmış, zaman zaman da yalnızca soyut biçim araştırmalarıyla dikkati çekmiştir Bütün bu özellikler nedeniyle, Şemsi Arel'in resmi, belli bir saplantının izlenimi olmaktan çok, zaman içinde kendini yenileyen ve hareketliliği değişkenlikte gören bir anlayışın ürünü sayılabilir Soyut düzenlemelerinde Türk hat sanatını modern bir görüşle ele aldığı gibi, geometrik soyut bir anlayışa yöneldiği de gözlenir
|
|
|