08-23-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Albrecht Dürer
Albrecht Dürer - Ressam
Alman ressamı ve gravürcüsü (Nürnberg, 1471-Nürnberg, 1528) Nürnberg'e göç etmiş Macar asıllı bir kuyumcunun oğlu olan Albrecht Dürer, genç yaşta ressam-gravürcü Wolgemut'un atölyesinde çırak olarak çalıştı ve bir yandan gravür sanatının bütün inceliklerini öğrenirken, bir yandan da ilk resim denemelerine girişti 1495'te İtalya'ya bir yolculuk yaparak, Mantegna'nın bakır üstüne gravürlerini inceledi ve etkisinde kalarak, mitolojiden alınma çeşitli konuları canlandıran gravürler yaptı 1498'de Apokalips'i canlandıran tahta üstüne gravür dizisine başladı (bu dizileri isa'nın Çilesi ve Meryem'in Yaşamıadlı, gene tahta üstüne gravür dizileri izledi) Bu arada Kendi Portresi, YaşlıBabasının Portresi, İsa'nın Haç'tan İndirilmesi, İsa'nın Doğumu gibi son derece başarılı tablolar gerçekleştirdi 1506'da İtalya'ya yaptığı ikinci yolculuktan sonra, tablolarında daha açık renklere yer vermeye başlayarak, Bellini'nin doğrultusunu benimsedi: Meryem Teşbihi Bayramı; Teslise Tapma;vb 7
İsa'nın Doğumu adlı tablosunu sunmuş olduğu imparator Maximilian' in ısmarladığı tahta üstüne anıtsal gravürler dizisini (Zafer Alayı) gerçekleştiren sanatçı, 1514'te annesinin ölümünden hemen sonra, Rönesans dünyasının düşlerini ve kaygılarını çarpıcı bir biçimde dile getirdiği Melankoli adlı estampı ile Şövalye, ölüm ve Şeytanadlı estampını gerçekleştirdi Maximilian'ın döneminde bağlanan ödeneğin Karl V döneminde de kesilmemesi sayesinde, 1520'de Hollanda'ya bir yolculuk yaptı ve Quentin Matsys'ten etkilenerek, İmhoff'un Portresi, Büyük Şapkalı Adam, Nürnberg'li Belediye Danışmanları, Dört Havariadlı tablolarında, derin bir düşüncenin buyruğundaki İtalyan idealizmi ile Flaman gerçekçiliğinin güçlü niteliklerini ustalıkla bağdaştırmayı başardı
Kesinliğe ve ayrıntının gerçekliğine son derece önem veren bir desenci, büyük bir çözümleme ustası, hümanizmamn başlıca özelliklerini kendinde toplamış bir kişi olan Dürer, Alman sanatının son derece önemli temsilcilerinden biridir Düşüncesindeki zenginlik, çizgilerindeki güçlülük ve kesinlik, renklerindeki canlılık ve şiddetle kendini kabul ettirerek, ünü ülkesinin sınırlarını aşmış, dönemindeki İtalyan ve Flaman okullarını bağdaştırmayı başarmıştır
Resim ve gravür alanındaki çalışmalarının yanı sıra, bir Günce'si ve üç inceleme kitabı vardır: Pergel ve Cetvelle İlgili Bilgiler (1525); Kentlerin, Şatoların ve Ovaların Tahkimi Üstüne Birkaç Ders (1527); İnsan Boyutlarıyla İlgili Dört Kitap (1528)
|
|
|