Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dünyamızı, dünyası, istemin, yaşamsal, ömürgeleştirirken

''Sistemin Dünyası'', ''Yaşamsal Dünya''mızı ''Sömürgeleştirirken''...

Eski 08-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

''Sistemin Dünyası'', ''Yaşamsal Dünya''mızı ''Sömürgeleştirirken''...






''Sistemin dünyası'', ''yaşamsal dünya''mızı ''sömürgeleştirirken''

Beş kelimeye altı bölü iki = tam üç tırnak atmışım ha!

Habermas diye bi adam var ya; dünyanın çoğu bilmez kimdir

Gerçi bilmese de olur Dünyanın çoğu yaşamına ve geleceğine ''sistem dünyası''nın önüne koydukları ile bakmıyor mı zaten? Ve insanoğlu da ''yaşamsal dünya'' nın bizzat kendisi olaraktan kendince mi yaşıyor hayatını; yoksa egemenlerin ona verdiklerince mi?

''Sistem dünyası'' ne demek acaba? Egemenlerin egemen olmayan halka dayattıkları mı; bu olabilir mi ''sistem dünyası'' denilen şey? Mümkünat payı yüksek bunun Değil mi? Çok yüksek hem de

Ya da insanoğlunun ''yaşamsal dünyası'' nedir aslında?

''Yaşamsal dünya'' ise kendimizin olduğunu sandığımız ama aslında egemen olanların bize yaşattıkları, yaşatmak zorunda bıraktıkları dünya olabilir mi? Biz aslında kendi istediğimiz gibi düşünüp, kendi değer yargılarımızla ve hislerimizle yaşadığımızı/davrandığımızı sanarken aslında dışardan bize egemenlerin dayattıkları ve beynimize bin bir yolla şırıngaladıkları değerlere, hislere, kurallara ve yasalara göre mi yaşıyoruz hayatı? Bu denli ''subjektif'' yani Bunu da olabilitesi son derece yüksek Çok yüksek hem de

Habermas' ın derin teorilerini son derece basit bir kılığa büründürerek ''biz aslında kendimiz gibi değil, egemen olanların bize dayattıkları(!) ile düşünüyor, hissediyor ve davranıyoruz'' diye kendimize sorabilir miyiz mesela?

Mesela, ''bizim yaşamımız egemenler tarafından kolonize/ sömürge edilmiştir'' diye bir düşünce geliştirebilir miyiz?

Anlaşılmadı değil mi?

Çünkü o kadar eminiz ki kendimizden, '' benlik'' denen şey her ne ise, onu kendimizin geliştirdiğini sanırız Ha ana, baba, okul, çevre falan Bunların benliğimize etkisini de biliriz de, netice itibarıyle benliğimizin aslında kendi benliğimiz olduğuna adımız gibi inanırız

Mesela bir düşünce geliştirelim: Daha bilince dahi ermemişken kimselerin olmadığı bir mekanda tek başındayız Bırakalım medya, iktidar ve dünya güçleri gibi kavramları, ana-babanın ne olduğunun, dünyaya nasıl geldiğimizin bile farkında değiliz farzedelim Şu an ki yaşımıza sahip olduğumuz düşünceleri, hisleri, değer yargılarını ve davranışları geliştirebilir miyiz doğa içinde tek başımıza iken?

Ya da diyelim o insanoğlunun ilk devirlerindeyiz Ezenlerin ve ezilenlerin, yönetenler ile yönetilenlerin olmadığı, adına ''ilkel komünal'' denilen toplumdayız Bir kabileyiz yani! Ezenden veya ezilenden; ya da yönetenden veya yönetilenden yana; onlara uygun düşünceler, hisler ve davranışlar geliştirebilir miyiz? Yoktur ki onlar, onlara uygun bir benlik geliştirebilelim Normal olarak doğada tek başımıza iken sahip olduğumuz tüm düşünce, his, değer yargıları ve davranışlar, bencillikten, kendini devam ettirmekten taşıp, hem bir yandan kendini devam ettirirken hem de diğer yandan içinde olduğumuz o kollektif yapının/toplumun/kabilenin devamına yönelik olacaktır Değil mi?

Ya peki tekliği, kabile kollektivizmini geride bırakıp, ezenlerin ve ezilenlerin; yönetenler ile yönetilenlerin mevcut olduğu bir toplumda daha önce olduğu gibi düşünmemiz, hissetmemiz ve davranmamız ne kadar mümkündür? Değildir elbet! Değildir; çünkü egemen olanlar o egemenliklerini bizim üzerimizden sürdürmenin yol ve yöntemlerini de bulmuş, insanı hem birey, hem de toplumsal olarak bir şekilde ''yedeklerine'' almışlardır Ve sınıflararası mücadelenin belki de en önemli boyutudur bu!

Ve biz bugün sınıflara bölünmüş, ''ezen-ezilen'', ''yöneten-yönetilen'' olarak tasnif edilmiş bir toplumda gerçekten kendimiz olabilir miyiz? Kendi fikirlerimizi, hislerimizi ve davranışlarımızı egemen olanın her gün 24 saat bize pompaladıkları alanlar dışında kendi özgür irademizle kurabilir miyiz?

Ya da egemenler, üretim araçları üzerindeki mülkiyetlerinin devamı için bizi kendilerine uygun bir şekilde ''besliyor'', eğitiyor ve kendilerine yedekliyor olabilir mi?

Biz bu günün dünyasında gerçekten ne kadar kendimiz olabiliriz?

Habermas' ın kastettiği gibi onlar ''sömürge valileri'' ve bizim benliklerimiz onların çıkarlarına göre şekillendirilmiş ''sömürgeler/koloniler'' olabilir mi?

Biz biz miyiz; farklılıklarımıza rağmen; yoksa onların istediği şekilde düşünen, hisseden ve davranan benliksizler miyiz?


Çok soru işareti koymuşum; farkındayım Maksatta ki gaye, gayede ki amaç, amaçta ki erek de zaten buydu ya


UltraRed

Mart 2012

Alıntı Yaparak Cevapla

''Sistemin Dünyası'', ''Yaşamsal Dünya''mızı ''Sömürgeleştirirken''...

Eski 08-23-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

''Sistemin Dünyası'', ''Yaşamsal Dünya''mızı ''Sömürgeleştirirken''...




Bu yazıyı okuyan herkes kendi gayesine, maksadına, ereğine yol alacak eminim ki

İlk başlarken yazının ağırlığını hemen farkediyor ve "ufff anlayamıyorum" diyorsun ama okudukça, herbir cümlenin içinde başka başka anlamlar bulup, cümlelerin içinden apayrı bakış açıları geliştiriyorsun

Ben ne kadar kendim olabildim bilemiyorum ama mümkün oldukça kendi egemenliğimde okudum

Diğer okuyanların da, tarafsız bir gözle kendilerini sorgulamalarını tavsiye ederim


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.