08-21-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Siyasi Tarihinde Demokrat Parti (1946-1960)
Cumhuriyet yönetiminin ilk yirmiüç yıllık döneminde iki defa çok partili demokrasiye geçiş denemesi yapılmış ancak bunlar sürekli olamamıştır Tek parti yönetiminin çoğulcu demokrasiye karşıt olmayan tutumu, siyasal bir muhalefetin zaman zaman ortaya çıkmasında etkili olmuştur Ata türk türkiyesi´nin en büyük amacı çağdaş ve demokratik bir yönetimin kurulmasıydı türkiye İkinci Dünya Savaşı´ndan sonra Batılı demokratik yönetimlerin yanında yer alarak bu amacını kanıtlamıştır türkiye´nin çok partili sisteme geçmesinde, bu tercihinin yanı sıra, kendi toplumsal, ekonomik ve siyasal nedenleri de etkili olmuştur Dış nedenler arasında ise, Sovyet tehdidinin rol oynadığı söylenebilir Savaş sonuna doğru ortaya çıkan ve Toprak Kanunu sırasında şekillenen mühalefet, "Dörtlü Takrir" diye bilinen belge ile önemli bir adım atmıştır Cumhurbaşkanı İnönü ve CHP ileri gelenleri de bu muhalefeti adeta bir parti kurmaya mecbur bırakmışlardır demokrat parti 7 Ocak 1946´da; Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan tarafından kurulmuştur parti programında liberal düşüncenin derin izleri dikkati çeker partinin kısa sürede güçlenmesinde; türkiye´de daha çok özgürlük yanlısı olan aydınların, ticaret kesimi, toprak sahipleri, eşraf, işçiler ve daha önceki otoriter yönetime tepki duyanların katkıları fazladır parti 1946 seçimlerinde 64 milletvekilliği kazanabilmiştir 1950 genel seçimlerine kadar başarılı bir muhalefet yapan ve iyi örgütlenen demokratlar, siyaseti çok geniş bir toplumsal tabana taşıyarak, büyük halk kitlelerinin desteğini sağlamışlardır Bu arada kendi iç sorunlrını da en az kayıplarla çözmeyi başarmışlardır Iktidarın kendilerine karşı gösterdiği uzlaşmacı tutum da, partinin güçlenmesinde etkili olmuştur parti, Hürriyet Misakı ve Milli Teminat Misakı gibi belgelerde öngördüğü hedeflere bu uzlaşma ortamında varabilmiştir 1950 yılında yapılan genel seçimlerde, çoğunluk sisteminin de etkisiyle, DP Büyük bir zafer kazanmış ve iktidarı ele geçirmiştir DP´nin 1950-1954 yılları arasında izlediği ekonomik, siyasi ve toplumsal anlamdaki popülist politikalar, halkı memnun etmiştir Bu dönemde özel girişime önemli destekler verilmiş, tarım kesimi, küçük esnaf, işçiler gibi toplumun büyük bölümünü oluşturan nüfusunun gelir düzeyi yükseltilmiştir Ayrıca bu dönemde yapılan bazı düzenlemelerle basın özgürlüğü gibi konularda olumlu gelişmeler sağlanmıştır Arapça ezan yasağının kaldırılması, okullara zorunlu din derslerinin konulması gibi konularda da yapılan düzenlemeler, daha önceki iktidara tepki duyan kesimleri mutlu etmiştir Bu dönemde kalkınma hızının % 13´leri bulması, DP´ye olan desteği arttırmıştır 1954 seçimlerinde bu gelişmelerin bir sonucu olarak demokratlar 503 milletvekilli kazanmayı başarmışlardır Bu dönemden sonra ekonomik alanda başlayan sorunlar giderek artmış, bunu eleştiren, basın, Üniversite ve muhalefete sınırlamalar getiren yasal düzenlemelere gidilmiştir Millet partisi´nin kapatılması, Halkevlerinin çalışmalarına son verilmesi ve CHP´nin mallarına el konulması gibi olaylar dönemin çarpıcı örneklerindendir Bu dönemde yüksek enflasyon, mal darlığı, karaborsa, özel kesime büyük kısıtlamalar getiren Milli Korunma Kanunu gibi sorunların yarattığı sıkıntılar DP´ye verilen desteği azaltmaya başlamış, bu durum 1957 seçimlerinde belirginlik kazanmıştır Bu seçimlerde DP´nin milletvekili sayısı 424´e düşerken; ana muhalefet partisi CHP ise, milletvekili sayısını 31´den 178´e çıkarmıştır Bu gelişmeler DP´de istenen ve beklenen olumlu gelişmeleri sağlayamamıştır Basın ve üniversite üzerindeki baskılar arttırılmış, işçilere grev hakkı verilmemiş, yüksek enflasyon önlenememiş, muhalefet rahat çalışma olanaklarından yoksun bırakılmıştır Bu gelişmeler DP içinde de tepkilere yol açmış, partiyi daha önce destekleyen aydın ve liberal grupların desteğini çekmelerine neden olmuştur Bu gelişme DP´nin programındaki çizgisinden uzaklaşmasına yol açmıştır türkiye´de siyasal muhalefet TBMM içinde ve dışında engellenmiştir DP liderlerinin izledikleri uzlaşmazlık toplumsal kesimleri çok rahatsız etmeye başlamıştır Son olarak ise, Tahkikat Komisyonlarının kurulması ile bu rahatsızlık adeta bir siyasal çatışmaya dönüşmüştür İçine düşülen uzlaşmazlık ortamından çıkılamaması, bir süreden beri gelişmeleri yakından izleye hatta siyasal iktidarın uygulamalarını onaylamayan ve bu iktidardan kurtulmak gerektiğine inanan genç subayların örgütlenmelerine yol açmıştır Bu örgütler, 27 Mayıs 1960 tarihinde siyasal iktidara el koyarak DP yönetimine son vermişlerdir
|
|
|