08-21-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kronoloji - Nazım Hikmet
1902 : 15 Ocak'ta Selânik'te dünyaya gelir
1913 : "Feryad-ı Vatan" başlığını taşıyan ilk şiirini yazar Galatasaray Sultanisi'nde ortaokula başlar
1914 : Ekonomik nedenlerle Nişantaşı Sultanisi'ne geçer
1917 : Bahriye Mektebine girer
1917 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler
1918 : İlk kez bir şiiri yayınlanır Yeni Mecmua'da yayınlanan bu ilk şiiri "Hâlâ Servilerde Ağlıyorlar mı" başlığını taşır
1920 : Bahriye'yi bitirmesine birkaç ay kala sağlık nedeniyle ayrılmak zoruna kalır İstanbul işgal altındadır Arkadaşı Vâ-lâ Nurettin ile birlikte gizlice Anadolu'ya geçer Ankara Hükümeti tarafından Bolu'ya öğretmen olarak atanır
1921 : Azerbaycan üzerinden Moskova'ya gider Devrimin ilk yıllarına tanık olur Ekonomi politik öğrenim görür Sanat çalışmalarına katılır
1924 : Moskova'da yayınlanan ilk şiir kitabı "28 Kânunisani" sahnelenir 12 Mart günü Pravda'da bu gösteri övgüyle yer alır Türkiye'ye döner ve Aydınlık Dergisi'nde çalışmaya başlar
1925 : Ankara İstiklâl Mahkemesi'nde gizli örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle yokluğunda yargılanarak "on beş yıl küreğe konulma cezası" verilir Bu durum onun ülkeden ayrılmasına yol açar Moskova'ya gider
1926 : Viyana'ya geçerek ileride suçlanmasına konu olarak "parti" toplantısına katılır Türk Ceza Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle, "küreğe konulma" cezası ortadan kalkar
1927 : Katılmış olduğu "Viyana Konferansı" nedeniyle İstanbul Ceza Mahkemesi'nde yokluğunda yargılanır Üç ay hapis cezası verilir
1928 : Yurda dönmek üzere Moskova'daki Büyükelçiliğe başvurur Pasaport almak istemektedir Ancak kendisine yanıt verilmez bunun üzerine gizlice sınırı geçerse de Hopa'da yakalanır İstanbul üzerinden Ankara'ya götürülür Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'nde, daha önce yokluğunda yapılan yargılamalar yinelenir Üç ay hapis cezası verilir Cezaevinde geçirdiği süre gözönüne alınarak serbest bırakılır
1929 : Resimli Ay Dergisi'nde çalışır İlk şiir kitabı "835 Satır" yayınlanır Bunu diğerleri izler
1930 : "Sesini Kaybeden Şehir" başlıklı şiir için dava açılır Yargıtayca aklanır
1931 : "1+1=1", "835 Satır", "Jokond ile Si-Ya-U" ile bir kez daha "Sesini Kaybeden Şehir" ve "Varan 2" adlı kitapları hakkında dava açılır Hepsinden aklanır
1932 : "Kafatası" oyunu İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahneye konur
1933 : "Gece Gelen Telgraf" şiirinden dolayı yargılanır Altı ay üç gün hapis cezası verilir Babası bir kaza sonrası ölür Onun ölümü üzerine "Hiciv Vadisinde Bir Tecrübei Kalemiye" başlıklı şiiri yazar Şiirde babasının patronu Süreyya Paşa'ya ******* ettiği gerekçesiyle hakkında dava açılır Bir yıl hapis, 200 lira para cezasına çarptırılır Bu sıralarda "gizli örgüt" kurduğu savıyla Bursa Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan ayrı bir davada idamı istenir Dört yıl ağır hapisle cezalandırılır
1934 : Cumhuriyetin 10 Yılı nedeniyle çıkarılan af yasasından yararlanır Serbest bırakılır
1936 : Gizli örgüt kurmak ve yönetmek savıyla yargılanır ve aklanır
1937 : "Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedrettin Destanı" yayınlanır
1938 : Askeri öğrencileri isyana teşvik suçlamasıyla da "Donanma" davaları açılır Toplam 28 yıl 4 ay ağır hapisle cezalandırılır
1941 : Bursa'da "Memleketimde İnsan Manzaraları" nı yazmaya başlar
1943 : Cezaevi arkadaşı Orhan Kemal tahliye olur Balaban'ın resim çalışmalarına yardımcı olur, yetişmesini sağlar
1944 : Karaciğer ve kalp rahatsızlıkları başlar
1949 : Basında haksız mahkumiyetine ilişkin yazılar artmaya başlar Ahmet Emin Yalman, Vatan Gazetesi'nde "Tevfik Fikret ve Nâzım Hikmet" başlığını taşıyan bir yazı yayımlayarak dikkatleri Nâzım'ın haksız mahkumiyeti çeker
1950 : Yurt içinde ve dışında çeşitli kuruluşlarca "Nazım'a Özgürlük Kampanyaları" açılır Meclis'in gündeminde bulunan Af Kanunu'nu çıkarmadan tatile girmesi üzerine, Nazım, 8 Nisan'da açlık grevine başlar Aynı gün, Bursa'dan İstanbul'a Paşakapısı Cezaevi'ne götürülür 23 Nisan'da grevini avukatlarının isteği üzerine geçici olarak durdurur Ağır hastadır, doktorlar üç ay bir hastanede tedavi görmesi gerektiğini belirtirler Ancak durumunda hiçbir değişiklik olmayınca 2 Mayıs'ta yeniden greve başlar Açlık grevi kamuoyunda büyük yankı uyandırır İmza kampanyaları başlatılır "Nâzım Hikmet adlı bir dergi çıkarılır 9 Mayıs'ta annesi Celile Hanım 10 mayıs'ta şair Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rıfat açlık grevine başlarlar 14 Mayıs seçimleri sonucunda ortaya çıkan yeni durum üzerine, 19 Mayıs'ta greve ara verir Çıkarılan Genel Af Kanunu'yla serbest bırakılır 22 Kasım'da Dünya Barış Konseyi tarafından Pablo Picasso, Paul Robeson, Wanda Jakubowska ve Pablo Neruda'yla birlikte "Uluslararası Barış Ödülü"nü almaya hak kazandığı açıklanır Kendisinin katılamadığı törende ödülünü Neruda alacaktır
1951 : Oğlu Memed dünyaya gelir Askere çağrılır, 49 yaşındadır ve hastadır Üstelik askeri okulda öğrenci olarak geçirdiği sürelerin yasa gereği askerliğe sayılması gerekmektedir Yaşamına yönelik tehditler üzerine ülkeden ayrılır 15 Ağustos günü resmi gazetede, Bakanlar Kurulu kararıyla "yurttaşlıktan çıkarıldığı" duyurulur Dünya Barış Konseyi'nin bir yıl önce kendisine verdiği "Uluslararası Barış Ödülünü" Prag'da düzenlenen bir törenle alır
1952 : Çine'e gider Ancak hastalanınca gezisini yarım bırakmak zorunda kalır Enfaktüs geçirmiştir Dört ay yatar Bundan sonraki yaşamı artık doktor gözetiminde geçecektir
1953 : Uluslar arası toplantılara katılmayı sürdürür "Bir Aşk Masalı" oyunu Moskova'da sahnelenir Bunu diğer oyunlarının sahnelenmesi izler
1958 : Paris'e gider Aralarında Aragon ve Picasso'nun da bulunduğu çok sayıda yazar ve sanatçıyla görüşür
1962 : Sovyet Yazarlar Birliği tarafından 60 yaş günü kutlanır Yazarlar Evi'nde düzenlenen gecenin ertesinde Politeknik Müzesi'nde, okuyucuları için ikinci bir toplantı gerçekleştirilir Gecenin yöneticiliğini İlya Ehrenburg yapar
1963 : Afrika'ya, Tanganika'ya gider "Cenaze Merasimim" başlıklı şiirini kaleme alır (Nisan) 3 Haziran sabahı evinde ölür
|
|
|