|  | Metal Hidrür |  | 
|  08-21-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Metal HidrürMetal hidrür bazı alaşımlar hidrojenle Alm  Wasserstoff (m), Fr  Hydrogene (m), İng  Hydrogen  Sembolü H olan renksiz, kokusuz, tatsız ve tabîatta oldukca bol bulunan kimyâsal bir element  reaksiyona girip hidrojen absorbe ederken ısı açığa çıkmaktadır  Basınç düşürülüp sistem ısıtıldığında istenilen miktarda hidrojen açığa çıkmaktadır  Son yıllarda yakıt depolarından başka tekrar doldurulabilir  Kimyasal tepkime piller, ısıtma ve soğutma sistemlerinde de metal hidrür teknolojisinin kullanımı önem kazanmıştır  Metal hidrürler önemli ölçüde hidrojen absorbe etmektedirler  Örneğin bir metal hidrür depo aynı hacimli bir sıkıştırılmış hidrojen deposuna göre 100 kat daha fazla hidrojen depolayabilmektedir  Bu alaşımlar genellikle kendi başına hidrojen absorbe eden bir A metal ile (La,Ti,Zr,Mg,Ca gibi nadir toprak elementleri) ve hidrojen absorbe edemeyen B metali (Fe,Ni,Mn,Co)â??linden oluşmaktadır  En çok kullanılan hidrür sistemleri Fe-Ti , La-Ni ve Mg hidrürleridir  Metal hidrür oluşumu aşağıdaki reaksiyon modeli ile ifade edilebilir  M+ (x/2)H2 â? MHx Metal hidrürlerin kütlece enerji yoğunlukları 1-2,9 MJ/kg ve hacimsel enerji yoğunlukları 0,4 5,2 MJ/l arasında değişmektedir  Metal hidrür sistemleri , basınca dayanıklı bir tank, parçacık filtresi ve sıkıca yerleştirilmiş metal alaşımından ve soğutma ve ısıtma düzeneklerinden oluşmaktadır  Mg-Hidrür sistemleri en fazla hidrojen depolama kapasitesine sahiptir  Fakat hidrojenin geri kazanılması için gereken sıcaklık çok yüksektir  Bu durum Mg-Hidrür sistemlerinin araçlarda kullanımını zorlaştırmaktadır  Diğer taraftan Ti-hidrür sistemleri özellikle düşük desorpsiyon sıcaklığı ile dikkati çekmektedir   Hidrojen ve bu metal alaşımları arasındaki kimyasal reaksiyon genellikle çok hızlı olmakla beraber önemli bir şekilde sıcaklığın bir fonksiyonudur  Hızlı bir dolum için reaksiyon sonucu oluşan ısının sistemden uzaklaştırılması gerekir  Fakat genellikle metal hidrürlerin ısı iletim katsayılarının çok düşük olması dolum zamanını önemli ölçüde etkilemektedir  Metal hidrür sistemlerinin doldurma/ boşaltma zamanının hızlandırılması bu malzemelerin düşük ısı iletim katsayıları nedeniyle ancak iyi bir ısıl dizayn ile mümkündür  Özellikle dolum sırasında açığa çıkan reaksiyon ısısı sonucu sıcaklığın yükselmesi hidrür oluşumunu önemli ölçüde yavaşlatmaktadır  Bu durumda iyi bir dizayn ile reaksiyon ısısının ortamdan uzaklaştırılması gerekmektedir  Diğer taraftan hidrür oluşumu soğutulan bölgelerde önemli ölçüde hızlı fakat özellikle soğutulamayan bölgelerde hidrür oluşum hızı yavaş gerçekleşmektedir  Metal hidrür depolar genellikle 30-55 Bar basıncında hidrojenle doldurulmaktadır  Doldurma zamanı, istenilen dolum miktarına, kullanılan hidrür yatak cinsine bağlıdır  Normal şartlar altında hidrür yatakların dolum zamanının çok hızlı olmasına rağmen örneğin hidrojen absorbe kapasitesi çok yüksek olan Pil, bilim ve teknolojide kimyasal enerjinin depolanabilmesi ve elektriksel bir forma dönüştürülebilmesi için kullanılan bir aygıttır  Piller, bir veya daha fazla elektrokimyasal hücre, yakıt hücreleri veya akış hücreleri gibi, elektrokimyasal aygıtlardan oluşur  magnezyum hidrürlerinin dolum zamanı kimyasal reaksiyon hızının düşüklüğünden dolayı uzun sürmektedir  Metal hidrürlerde hidrojen depolanma işlemi birçok aşamadan oluşan ve birçok parametrenin etkin olduğu Doğada serbest halde bulunmayan, yerkabuğunda sekizinci çoklukta olan gümüş beyazlığında, çok parlak bir metal  kompleks bir prosestir  Metal alaşımı yüzeyi hidrojen moleküllerini parçalayabilmeli ve kolayca hareket etmesine izin verilmelidir  Hidrojenin parçalanma miktarı metalin cinsine, yüzey yapısına ve metalin saflığına bağlıdır  Hidrürler absorbsiyon/desorbsiyon sıcaklığına göre yüksek ve düşük sıcaklık hidrürleri olmak üzere iki gruba ayrılır  Düşük sıcaklık hibridlerinde, hidrojen kovalent bağ ile bağlanmakta ve metal hidrür yüksek molekül ağırlıklı malzemeden oluşmaktadır  Yüksek sıcaklık hidrürlerinde ise hidrojen iyonik bağ yapmakta ve metal hidrür düşük molekül ağırlıklı malzemeden oluşmaktadır  Yüksek sıcaklık hidrürlerinin hidrojen depolama kapasitesi daha fazladır  Yüksek sıcaklık hidrürlerinde desorpsiyon sıcaklığı 150-300 °C arasında değişmektedir  Bu sıcaklık düşük sıcaklık hidrürlerinde 20-90°C arasında değişmektedir  Absorbsiyon basıncı 30-55 bar arasında değişmekte iken desorpsiyon için 0,7-10 bar basınç yeterli olmaktadır  Desorpsiyon için deponun ısıtılması gerekmektedir  Düşük sıcaklık hidrürlerinde 20-30°C ılk su desorpsiyon için yeterlidir  Hidrür oluşumu P-C-T diyagramlarıyla açıklanabilir  Bu diyagramda basınç verilen bir  sıcaklıkta oluşan reaksiyona giren hidrojen konsantrasyonu (C) metal oranına göre çizilmiştir  Bu diyagramda düşük basınçta katı solusyonu oluşumu başlamaktadır  Diyagramdaki düz bölge fazın (katı-solusyonu)  metal hidrür fazına dönüşümün sabit basınçta gerçekleştiği görülmektedir  Hidrojen basıncı arttıkça -fazının ve dolayısıyla hidrojen konsantrasyonu artmakta dır  Grafik 2 deP-C-T diyagramından görüldüğü gibi sabit sıcaklık eğrisinin desorbsiyon sırasında absorbsiyon prosesinde takip ettiği yolu takip etmemektedir  Bu olaya histeris denir  Histerisin nedeni dolum sırasında oluşan gerilmelerin plastik deformasyonla atılmasıyla izah edilebilir  Histeris olayı yüksek sıcaklıklarda azalmakta ve örneğin Mg-H sistemlerinde 450 K`den sonra hiç görülmemektedir Hidrür oluşumu metalin birkaç bölgesinde aynı anda meydana gelir  Hidrür oluşumu için başlangıç bölgeleri boşluklar, dislokasyonlar ve tane sınırlarıdır  Hidrür oluşumunun hızlı olabilmesi için alaşımın yüzey alanı maksimize etmek için küçük granüller halinde olması gerekir  Hidrür oluşumunun sonucunda alaşım parçacıklarının hacimleri bir miktar artar  Dolayısıyla alaşımı koruyan depoya bu değişimleri göz önüne alarak dizayn etmek gerekmektedir  Hidrür oluşumu sırasındaki bu hacim artışı alaşım parçacıklarının parçalanmalara dolayısıyla hidrür reaksiyonları için daha geniş bir yüzey alanı oluşmasına neden olmaktadır  Metal hidrür teknolojisinde kimyasal reaksiyonun hızını ve miktarını arttırmak ve yeni malzemeler bulmak üzere dünya üzerinde birçok araştırmalar yapılmaktadır, gelecekteki araçlarda hangi malzemenin kullanılacağına henüz karar verilememiştir  Fakat Ti emdirilmiş NaAlH4 şu anda gelecek vaat etmektedir  Bu malzeme 250 °C`de %4,5 oranında hidrojen depolayabilmektedir  Sıcaklık, bir cismin sıcaklığının ya da soğukluğunun bir ölçüsüdür  Bir sistemin ortalama moleküler kinetik enerjisinin bir ölçüsüdür  Gazlar için kinetik enerji, mutlak sıcaklık dereceleriyle orantılıdır  Titanyum alaşımda kimyasal reaksiyonu hızlandırmaktadır  Fakat bu tip elementlerin ilave edildiği alaşımdan oluşan metal-hidrür deponun 35 defa doldurma boşaltma sonunda hidrojen depolama kapasitesinin %4,5`den %3,1`e indiği gözlenmiştir  Kimyada sembolü Ti olan sert, parlak ve gümüşümsü bir metal  1790 yılında İngiliz Villiam Gregor tarafından titanın oksidi keşfedildi  1795 yılında Alman kimyâcısı Martin H  Klaprotlı başka bir maddeden Gregorun keşfettiği maddeyi buldu ve bu oksidin metaline titan ismini verdi  Na içerikli alaşımların düşük sıcaklıkta reaksiyon hızını arttırmak için içerisine bir miktar katalitik eleman katılabilir, ayrıca bu malzemelerin doldur/boşalt ömrünü arttırıcı araştırmalar yapılmalıdır  Düşük hidrojen absorbe kapasitesi göstermelerine rağmen Ti Fe ve Mn Ti tabanlı içerikli araçlarda kullanım için en iyi alternatif olarak gözükmektedir  Bu makale, online kullanıcı topluluğu tarafından oluşturulan ve düzenlenen özgür ansiklopedi projesi Wikipedia'nın Türkçe versiyonu Vikipedi'deki Metal hidrür maddesinden kopyalanmıştır  Bu makale, GNU Özgür Belgeleme Lisansı ilkeleri kapsamında özgürce kullanılabilir  Sodyum sembolü Na olan ve yer kabuğunda, çokluk bakımından altıncı sırada bulunan metalik bir element  Sodyum, denizlerde çözünmüş hâlde bulunan elementler içinde miktar olarak ikinci sırayı alır  Sembolü Lâtince "natrium" veya "soda metali" kelimesinden alınmıştır  | 
|   | 
|  | 
|  |