Galatasaray |
08-21-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
GalatasarayKuruluşGalatasaray Spor Kulübü GS Logosu1905 yılında, Ali Sami Yen önderliğinde Galatasaray Lisesi'nde Türkiye'nin ilk futbol takımı olarak kurulmuştur Kurucuları: Ali Sami Yen, Asım Tevfik Sonumut, Emin Bülent Serdaroğlu, Celal İbrahim, Bekir Sıtkı Bircan, Reşat Şirvanizade, Refik Cevdet Kalpakçıoğlu, Abidin Daver Galatasaray Spor Kulübü, Türk Spor Tarihi'ndeki öncü olma özelliğini hiç kuşkusuz içinden doğduğu ve gene öncü bir kurum olan Galatasaray Lisesi'nden (Mektebi Sultani) almıştır Okul ile kulüp arasındaki koparılmaz bağ, yadsınamayacak bir gerçeklik ve övünç kaynağıdır Devlet adamı yetiştirmek amacıyla Devlet adamı yetiştirmek amacıyla Sultan İkinci Beyazıt tarafından 1482'de kurulan mektep, adını kurulduğu bölgeden alır ve "Galata Sarayı" olarak anılmaya başlar Okul modern konumuna 1 Eylül 1868'de Sultan Abdülaziz döneminde kavuşur Okul'un yeniden yapılanmasıyla birlikte, Türkiye'de de gerçek anlamıyla ilk sportif çalışmalar başlamış olur ve okulda Beden Eğitimi dersi jimnastikçi 'Monsieur Curel' tarafından eğitim programına konur Bu atılımlar gerçekten bir devrim niteliği Sultan İkinci Beyazıt tarafından 1482'de kurulan mektep, adını kurulduğu bölgeden alır ve "Galata Sarayı" olarak anılmaya başlar Okul modern konumuna 1 Eylül 1868'de Sultan Abdülaziz döneminde kavuşur Okul' un yeniden yapılanmasıyla birlikte, Türkiye'de de gerçek anlamıyla ilk sportif çalışmalar başlamış olur ve okulda Beden Eğitimi dersi jimnastikçi 'Monsieur Curel' tarafından eğitim programına konur Bu atılımlar gerçekten bir devrim niteliği taşımaktadırlar Curel, modern aletler eşliğinde çalıştırdığı öğrencileri sportif açıdan geliştirirken, onlar için Kağıthane'de bir idman Bayramı düzenler Yıl 1870'tir Bu etkinlikte başarı gösteren sporcular değişik ödül ve madalyalar kazanır ve yarışmaların sonunda öğrencilere "kuzulu pilav" verilir Bu da, sonraki yıllarda bir başka geleneğin başlangıcını oluşturur Curel'den sonra görevi devralan yabancı spor hocaları (M Moiroux, Signor Martinetti, Stangali gibi), jimnastik ve atletizmin yanı sıra, değişik branşlara da eğilerek (yüzme, kürek, aletli jimnastik), bir ilki daha başlatmış olurlar Bu çalışmaların ürünü çok geçmeden alınmaya başlanır ve adı Türk Spor Tarihi'ne altın harflerle yazılan Faik Üstünidman'ın yanı sıra, Binbaşı Mazhar Kazancı, Abdurrahman ve Ahmet Robenson kardeşler GSL'nde görev alıp, izcilik, tenis, hokey gibi spor dallarının öğrenciler arasında yaygınlaşmasını sağlarlar Özellikle Üstünidman'ın ön ayak olmasıyla, öğrenciler futbolla tanışırlar Ama oynanan futbol, bir kör dövüşünden farklı olmayan ve kural tanımayan bir koşuşturmayı andırmaktadır Ama futbol GSL' nin Tören Kapısı'ndan adımını atmış ve tam bir salgına dönüşmüştür 1901 yılında İstanbul'da yaşayan iki İngiliz, James Lafontaine ve Horace Armitage, Rum ve İngiliz oyunculardan oluşan Kadıköy Futbol Kulübü'nü kurmuşlar ama 1903'te takımdaki İngilizler bir anlaşmazlık sonucu ayrılarak Moda Kulübü'nü oluşturmuşlardır 1904 yılında ise bu kulüpler, Imogen, Elpis, Strugglers takımlarıyla anlaşarak, İstanbul Futbol Birliği'ni hayata geçirmişler ve bugünkü Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın yerinde bulunan "Union Club-İttihat Spor" sahasında düzenli karşılaşmalar yapmaya başlamışlardır Görüldüğü gibi bu takımlar yabancı ya da azınlık takımlarıdır Türk olmayan ekiplerin gerçekleştirdikleri bu ilk futbol karşılaşmaları, GSL öğrencilerini hem ilgilendirir hem de çok üzer Artık onların amacı, kendi futbol kulüplerini kurmak, ölesiye sevdikleri bu oyunun kurallarını "hatmetmek" ve yabancılarla boy ölçüşmektirTürk olmayan takımları yenmekGalatasaray Spor Kulübü'nün kurucusu Ali Sami Yen, "Ellinci Yıl" kitabında kuruluş öyküsünü şöyle anlatır: "1 Teşrin 1905'te mektebin beşinci sınıfında edebiyat muallimimiz merhum Mehmet Ata beyin dersi esnasında birkaç arkadaş baş başa vererek Galatasaray'da bir futbol kulübü kurmaya karar verdik İlk müteşebbisler oyuna ve mücadeleye meyyal arkadaşlardan Asım Tevfik Sonumut, Reşat Şirvani, Cevdet Kalpakçıoğlu, Abidin Daver, Kamilgibi gençlerdi Mektepde tahsilde bulunan Bulgar ve Sırp talebesinden çevik ve kuvvetli olanlar da bize iltihak etmişlerdi Asım'ı muhasebeciliğe, Cevdet'i ikinci reisliğe seçmiş, kendim de Reis olmuştum Asım her hafta arkadaşlardan birer kuruş toplamakda mahir olduğu için kendisini muhasebeci yapmıştık Ben Reisliği topu yağlayıp şişirmekle almıştım Topumuza evladım gibi bakardım Zaten varımız yoğumuz da toptu Mektebe gelirken, domuz sokağından geçer, domuz yağı alırdım Topu onunla yağlar, şişirirdim; yamasını yeni pabucumdan kesmiştim Bunu gören arkadaşlar, bana hepimizden fazla paye vermişlerdi Yani o zaman Reisliğe ve diğer vazifelere payeyi, en çok çalışan kazanırdı Cevdet de ikinci Reisliği formaları yıkadığı için almıştı "Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek" Kulübün adının Gloria (Zafer) ya da Audace (Cesaret) konulması yolunda görüşler ortaya atılmışsa da, sonuçta Galatasaray olmasında anlaşmaya varılmıştır Araştırmacı Cem Atabeyoğlu, Galatasaray adının, bu takımın yaptığı ilk maçta Rum ekibini 2-0 yenerken, seyircilerin onlardan "Galata Sarayı efendileri"diye söz etmelerinden doğduğunu yazar Bunun üzerine kurucular da ismi benimserler ve "Adımız Galata Sarayı olsun" derlerSultan İkinci Bayezid sekizinci Osmanlı padişahı Fatih Sultan Mehmedin iki oğlundan büyüğüdür 1447 yılında doğdu Küçük yaştan itibaren tam bir ihtimamla yetiştirilen şehzade Bayezid, devrin en kıymetli alimleri elinde tahsil gördü Yedi yaşındayken, Hadım Ali Paşa nezaretinde Amasya valisi oldu 1473 Otlukbeli Savaşına sağ kol kumandanı olarak katıldı Babası Fatih, 3 Mayıs 1481 tarihinde sefere giderken Gebzede vefat edince, 20 Mayıs 1481de tahta çıktı |
|