Enderün |
08-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
EnderünTopkapı Sarayı'ndaki Enderun Kütüphanesi Enderün Mektebi, (Osmanlı Türkçesi: اÙ?درÙ?Ù? Ù?کتب) II Murat zamanında kurulup, zamanla çeşitli değişikliklere uğramakla beraber Osmanlı Devleti'nin son zamanlarına kadar (1908) varlığını sürdüren bir saray okuludur Hıristiyan ailelerden devşirilen çocukların zek ve gösterişlileri saraya alınarak özel bir şekilde yetiştirilirlerdi Fatih Sultan Mehmet döneminde geliştirilmiştir Enderün mektebine alınan çocuklara, Kur'an-ı Kerim, tefsir, hadis, kelam gibi dini dersler, edebiyat, inşa (şiir), dil bilgisi, Arapça, Farsça gibi dil ve edebiyat dersleri ve matematik, coğrafya, mantık gibi müsbet ilimler dersleri okutulurdu Bir taraftan da Osmanlı saray geleneği ve görgüsüyle, protokol kaideleri ve bürokratik işler öğretilirdi Bunların yanında çeşitli sanat kollarında beceriler kazandırıldığı gibi sportif faaliyetlere de yer verilirdi İç oğlanı denilen Enderün talebesi ortak bir kültürü özümseyerek, saray ve padişah hizmetlerinin yürütülmesini sağlarlar, böylece Osmanlı Devleti'nin sarayda, yönetimde, ordu ve bürokraside ihtiyaç duyulan kadrolarının bir kısmı bu şekilde yetiştirilmiş olurdu Sarayda kademe kademe yükselerek sancakbeyi rütbesiyle taşrada görev alırlardı Osmanlı Devleti, kendinden önceki Türk devletlerine göre daha merkeziyetçi bir yapıya sahiptir Bu sebepten dolayı kendi kurumlarından yetişmeyen kimselere görev vermemiştir Bu durum, bazı çevreler tarafından Türkleri dışlamak şeklinde yorumlanmıştır Osmanlı bürokrasisi sadece devşirmelerden ibaret değildir Divan ve taşra teşkilatında da yükselme olup buralar genelde Türklerin hakim oldukları kurumlardır Esasen Kanun Devrinden itibaren Türk çocukları da Enderün Mektebi'ne alınmıştır Osmanlı devrinde Türkçenin devlet dili olarak hakim olmasının bir başka sebebi de Enderün Mektebi'dir Enderün, saray içinde bir okuldur Sarayda, orduda ve hükümet işlerinde çalışacak memurları ve hizmetlileri yetiştirmek bu okulun görevi idi Fatih tarafından açıldığı bilinen bu okula, acemi oğlanlar arasından öğrenci seçilirdi Enderunda eğitim dört konu üzerinde toplanmıştı: Beden Eğitimi : Uygulamalı saray işleri Eğitimi : Yeteneklerine uygun bir sanat Eğitimi : Teorik olarak islam bilgiler Eğitimi : Enderündan sadrazamlar, kaptan paşalar, yeniçeri ağaları, eyalet valileri, sancak beyleri, daha başka hizmetler için ünlü kişiler, ayrıca şairler, edipler, ressamlar, mimarlar, müzikçiler, tarihçiler ve daha bunlar gibi medresenin yetiştirmediği bilginler de yetişmiştir Askerlik, siyaset ve teknik konuların ağırlıklı olarak okutulduğu Enderün okulunun temel özelliği, saray içinde bulunması ve bütün derslerin Türkçe okutulmasıdır Fatih Kanunnamesi ve Enderün mektebinin durumu da gösteriyor ki, Osmanlı devrinde Türkçe'ye devlet dili olarak gereken önem verilmiştir Enderün mektebinden eğitim ve öğretim sultan II Mahmud devrine kadar sistemli bir şekilde devam etti 18 yüzyılın sonlarında devşirme sisteminin bozulmasıyla darbe yiyen okul, 1826'da Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasından sonra Asakr-i Mansüre-i Muhammediyye ordusu için yetiştirilmesi gereken küçük ve büyük rütbeli subayların büyük bir kısmının Enderün mektebinden seçilmesi ile sarsıldı Daha sonra batı metodları ile harp okullarının açılması ve bunların gitgide çoğalmasıyla mektebin önemi iyice azaldı Modern eğitimin gittikçe yerleşip yayılması karşısında, Enderün mektebi de modern eğitimin ilkelerini uygulamaya başladı Ancak şehirde Türk ve ecnebi olmak üzere çeşitli genel kültür kurumlarının ve meslek okullarının açılması, özellikle Enderün mektebinden çıkanların, Tanzimat'tan önceki devirde olduğu gibi, devlet görevlerine tayinlerdeki üstün durumlarını kaybetmeleri, halk arasında özellikle devlet ileri gelenleri katındaki değerini sarstığından bu eğitim yuvası kalkınamadı ve 1908 İkinci Meşrutiyetin lanını takip eden günlerde tamamen kapatıldı Kaynak : Wikipedia |
|