![]() |
Farkındalık Ve Yenilenme |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Farkındalık Ve Yenilenme?Eğer bazı şeyleri / mânâları çok çok çok iyi anlayabilirsek, mesele bizim için çözülür ![]() ![]() Yine ve yeni bir Merkür rötarı döneminde, yukarıda yer verdiğim görüşleri aşağıda da devam ettirerek, tam da bu rötar dönemi esprisine paralel bir fayda hasıl edeceği düşüncesindeyim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yıllar, belli bir zümre için ilim yolunda, tahkîk ve bunu yaşamda tahakkuk ettirebilme gayreti ile geçip giderken, bu süreç içerisinde, ilim ehlinin, kendisini takip / tetkik edenleri ile, internet üzerinde soru-cevap usulü ile yaptığı bir sohbete, alıntı yaparak, dikkât çekmek istiyorum ![]() SORU : ? Muhyiddin-i A?rabi diyor ki: ?Allah? ismi O?nun Zât?ının değil, Sıfat ve Cemi Esmâ?nın adıdır?? Bu cümleyi biraz açar mısınız? ÜSTAD -"ALLAH" kelimesi bir isimdir ve bir varlığa işaret etmektedir sadece ![]() ![]() ![]() "ALLAH İsminin İşaret Ettiği Varlığın? özelliklerine, yani sıfat ve özelliklerine de yine çeşitli isimlerle işaret edilmektedir ![]() ![]() ![]() Bizler, gene onun dilediği özelliklerle ve KENDİSİNİ düşünebilecek bir kapasite ve özellikle yaratıldığımız için de bu yönden KULLUK yapmaktayız ![]() ![]() ![]() Gerçek kulluğumuz budur! ![]() ![]() ![]() ?İbadet? adı altında yapılan çalışmalar ise, ?Kulluk? kapsamında değil , yeme-içmenin insana yararı gibi değerlendirilmek zorundadır ![]() ![]() ![]() Bu çalışmalar, yani, zikir, namaz, oruç; bilinçli yapılmak sûretiyle beyni geliştireceği için, kendini Var eden?le arandaki perdeleri kaldırır ![]() ![]() ![]() Denizdeki bir bardak suyun, kendini kızdırarak camı çatlatıp-kırıp denizle bütünleşmesi misâlinde olduğu gibi! ![]() ![]() ![]() Yani, ana konu, sen bardaktaki su olarak; denizle bütünleşmeni engelleyen camı yani beşeri değer yargıları ve şartlanmalarını kırarak, "ALLAH" ahlâkıyla ahlâklanırsın ki; böylelikle denizle bütünleşmenin yolu açılır ![]() ![]() ![]() Musa Aleyhisselâm?a, -SEN, ?B?ENİ göremezsin- denmesinin sebebi, bardaktakini denizden ayıran cama işarettir ![]() ![]() ![]() Kendini, şeffaflığından dolayı fark edemedikleri cam sananlar!!! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Denizin bereketinden mahrûm kalmış bir halde geçip giderler bu Dünya?dan ![]() ![]() ![]() Su her ne kadar deniz suyu ise de, bardak onu sınırladığı için, cam kayıtları içinde yaşayıp kendi varlığını da; Teklik bilgisini almış olduğu için, deniz sanıp öylece avunarak ebedi yaşamlarına geçerler! ![]() ![]() ![]() Anlatabildim mi? ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yani, anlayabildik mi ? ?KENDİNİ TANI? kitabından bir alıntı daha yapacağım Üstad?ın ; ?Bu terkib dediğimiz şey nedir? Ve nasıl oluşuyor? ![]() ![]() ![]() Bunu eğer teknik olarak izah etmek gerekirse, özetle şöyle anlatacağız ![]() ![]() ![]() Bir cam ele alalım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şimdi, burada dikkât edilecek husus şu: Gelen, ışıktır ve renksiz`dir ![]() ![]() Renk, gelen ışığa değil, o camın halitasına aittir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak, burada şunu gözden kaçırmamak lazım ![]() ![]() ![]() O camın terkibinde, yapısında mevcut olan renk de gene ışınların meydana getirdiği renktir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizim varlığımız, bu varlığın dışında oluşup da buraya gelmiş bir varlık değildir! ![]() ![]() ![]() ![]() Dolayısıyla, bizim varlığımız, O`ndaki mânâların, belli bir formül altındaki halli hamuru olduğu için, buna " terkib = bileşim "diyoruz! ![]() ![]() ![]() İşte, bu bileşimimizde mevcut olan mânâlar, genetik kartımızdaki yazılı veriler, özellikler, beynimizin sürecinde, çeşitli takım yıldızlardan gelen kozmik ışınımların beynimizde oluşturduğu açılımlarla ortaya çıkmıştır! ![]() Böylece oluşan beynimiz, yani terkipsel yapımız, daha sonra çeşitli takım yıldızlardan gelen ışınların yönlendirmesiyle belli kararlar, duygular, düşünceler oluşturur ![]() Bu nokta, kişi ile İlâhi yapı arasındaki farkın fark edilmesi noktasıdır ![]() ![]() ![]() İlâhi yapıda renksiz ve sınırsız olan mânâlar, terkibi yapıda ortaya çıktığı zaman, "yaradılış" denen mânâları meydana getirir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu konu, İlâhiyat konusunun, en ince noktalarından birisidir ![]() ![]() ![]() Yani, senin ne yönünle yaradılmış olman; ne yönünle de Allah`ın varlığı ile kâim bir varlık olman; Ulûhiyet mertebelerinin özelliklerinin halografik sistem üzere "sen"de var olma noktası ![]() ![]() Bileşimi meydana getiren o mânâların, orijinal varlığa ait olması; sende mevcut olan bu terkibi meydana getiren mânâlarının orijinalinin de sende olmasını gerektirir, özü, cevheri itibariyle ![]() ![]() ![]() Zira, varoluş dıştan içe değil; içten dışadır! ![]() Bu terkib var olmadan evvel , senin izafi-göresel, birimsel varlığın da mevcut değildi ![]() ![]() ![]() "Allah var idi ve O`nunla beraber başka bir varlık yok idi! ![]() ![]() ![]() Ve senin, terkîbî yapının derinliğine girersek, özüne girersek, zaten orada terkip mânâlar kaybolacağı için, öz kalacağı için, şu mânâ çıkar : "An içre sadece Allah vardır ve O`nun dışında hiç bir varlık yoktur! ![]() "Yani, Allah var idi ve O`nunla beraber hiçbir şey yok idi; el`an da öyledir" açıklamasını, boyutsal derinliklere inme olmadan anlayabilmek mümkün değildir! ![]() ![]() Şimdi buradaki alıntılarda, ? ALLAH ? isminin geçtiği yerlerde, ? ALLAH ? denilen varlığı ötede düşünmeyince, ortaya nasıl bir olay çıkar ? Mesela, ?Bizim varlığımız, bu varlığın dışında oluşup da buraya gelmiş bir varlık değildir! Allah`ın ilmî varlığı bünyesinde bir varlıktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Diğer taraftan, enfüsî anlamda veya afaki manada olsun, varlık/insan, Allah?ın Esmasından oluşmuştur demek doğru değildir ![]() ![]() Bir alıntıya daha yer vereceğim Üstad Seyyid Ahmed Hulusi?nin 1967 yılında yazmış olduğu TECELLİYAT isimli kitabından : ?Bazıları şu sözü söyler; «vücudun öyle bir günahtır ki, onunla hiç bir günah kıyas edilemez! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Belli bazı görüşleri, bugün yeni dile getiriliyormuş zannedip, YENİYİ algılayabileceğini, yenilenilebileceğini düşünmek ham hayal ![]() ![]() Sevgi, saygı ve tefekkürle kalınız ![]() Savaş Eren Alıntıdır ![]() Kaynak: Tıklayınız |
![]() |
![]() |
|