Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hermeszümrüt, tablet

Hermes-Zümrüt Tablet

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hermes-Zümrüt Tablet




Okültizm konusunda hiçbir şey bilmiyordumBu site sayesinde ilgim arttıOkuyunca çok ilgimi çekti paylaşmak istedimBilgim olmadığı için (yanlış bilgi vermemek adına) kendi yorumu mu yazamıyorum ne yazık ki ! Tamamen alıntı------------




Zümrüt Tablet Metinin Tarihi

---------------------------------------------

Hermetik yazılar içinde en önemlisi kuşkusuz Zümrüt tablettir Orta Çağlardan bu yana bu metin bir çok okültistin dikkatini çekmiş, farklı yorumları yapılmıştır


Metinden ilk olarak Albertus Magnus, De Mineralibus adlı eserinde bahseder Buna göre Hermes?in mezarı İskender tarafından bulunmuş olup tabletler burada açığa çıkmıştır


En yaygın söylence, bu tabletlerin, Hermes?in lahitinin olduğu yerde, ellerinin arasında bulunmuş olduğudur Burada sembolik bir ifade kullanıldığı da varsayılabilir Tabletlerin Zümrüt olması önce bu taşın Hermes? e ait bir taş olduğunu akla getirmektedir, ancak zümrüt yeşil rengi ile ekini sembolize ettiği gibi, okült gelenekte bilgelik sembolü olarak da kullanılmıştır Bu tabletlerin içeriğinin hermetik bilgelik olduğu düşünülürse bu yazıların zümrüt tablet üzerine yazılmış olmasının anlamı daha iyi gözükür Zümrüt Hıristiyanlık?da da inancı sembolize etmiştir


Hermetik yazıların bir çoğu Helenleşmiş Mısır?a aittir Bu yazıların da orijinal Yunanca metninin varolduğu varsayılmış, ancak bugüne kadar eksiksiz metin bulunamamıştır Sadece yirmiye yakın Arapça versiyona rastlanmıştır


Zümrüt tablet hakkında elimizde olan ilk versiyon Tyan?lı Apollonios?a aittir (Apollonios Arapça metinlerde Balinus olarak geçer) İsa?dan sonra birinci yüzyılda yaşamış olan Apollonios Yeni-Pitagorasçı filozoflar arasında önemli bir yer tutmakla birlikte, döneminde okült bilgisi ile de tanınmıştır Ayrıca büyü ve simya üzerine kitapları vardır


Apollonios?a atfedilen en önemli kitaplarından biri de ?Yaradılış?ın Sır Kitabı?dır (Kitab-ı Sırrı Al-Halika) Bu kitapta Zümrüt Tablet metninin bir versiyonu bulunmaktadır Bu kitabın Sagiyus isimli bir din adamı tarafından Altıncı yüzyılda Arapça?ya çevrildiği söylenir, ancak orijinal Yunanca metin bulunamamıştır


Kitabın giriş kısmı oldukça ilginçtir Bu kısmın bir bölümünde bu yazıları nasıl bulduğunu Balinus kendi ağzından anlatır :


« Yaşadığım yerde tahta bir sütunun üzerine dikilmiş bir heykel vardı Sütun üzerinde şu yazılar okunuyordu : ?Ben kendisine ilim verilmiş olan Hermes?im; eserim önce herkese açıktı, ancak daha sonra, benim kadar bilge biri tarafından yeniden bulunsun diye, sanatımı sakladım? Heykelin göğsünde ise eski dilde yazılmış şu yazılar vardı : ?Eğer birisi varlıkların yaratılışının sırlarını merak ediyorsa ayaklarımın altına baksın?


Herkes bu heykeli görmeye gelirdi ve ayaklarına bakıp bir şey bulamazlardı Ben ise , küçük , zavallı bir çocuktum


Fakat büyüyünce, kuvvetlenince , göğsünün üzerindeki yazıyı okudum ve anlamını kavradım Ve hemen sütunun altını kazmaya başladım Toprağın altında içine güneş ışığı girmeyen karanlık bir geçit buldum Burada bir meşale de yakmaya çalışmak da boşunaydı , çünkü sürekli esen rüzgar buna izin vermiyordu


Karanlık yüzünden keşfettiğim yere giremiyordum, ve rüzgarın gücü ışığın yanmasına izin vermiyordu


Tedirgin bir uykuya daldığımda yüzü bana benzeyen bir ihtiyar karşımda belirdi ve bana seslendi : ?Kalk Balinus ve yeraltına gir; bu yol seni yaratılışın sırrına götürecek ve Doğa?nın nasıl oluştuğunu göreceksin?


?Karanlık hiçbir şeye izin vermiyor ve ışık rüzgara dayanmıyor? diye yanıtladım


O zaman bana dedi ki : ?Balinus , ışığını şeffaf bir kabın içine koy, böylece rüzgardan korunmuş olacaktır Ve seni karanlıkta aydınlatacaktır ?


Bu sözler benim ruhumu neşe ile doldurdu ve isteğime ulaşacağımı hissettim Ona seslendim : ? Siz kimsiniz? , bu büyük iyilik için kime minnettarım??


? Ben senin yaratıcınım , mükemmel olan! ?


O anda neşe içinde uyandım , onun bana söylediği gibi ışığı şeffaf bir kabın içine koydum ve yeraltına girdim


Orada altın bir tahtın üzerinde oturan yaşlı bir adam gördüm Elinde zümrüt bir tablet tutuyordu ve tabletin üzerinde ?Doğa?nın varoluşu buradadır? diye yazıyordu Önünde duran kitapta ise ?Bütün varolanların yaradılış sırrı ve her şeyin nedenlerinin bilimi buradadır? diye yazıyordu


Bu kitabı korkusuzca aldım ve buradan çıktım Bu Bütün Varolanların Yaradılış Sırrı kitabında yazan her şeyi öğrendim ; Doğa?nın nasıl varolduğunu anladım ve her şeyin nedenlerinin bilgisine eriştim İlimim beni meşhur etti Tılsım ve olağanüstü şeylerin bilgilerini öğrendim ; dört elementin birleşmelerini, çekimlerini, itimlerini tanıdım »





Zümrüt Tablet Tercümesi:

-------------------------------------------

Hermes Trimegistis?in Simya üzerine Zümrüt Tableti


Hermes?in cesedinin bulunduğu karanlık mağarada , ellerinin arasında bulunmuş , Zümrüt tablet üzerine yazılı sırları :


Hiç yalan olmadan doğrudur , kesindir ve çok gerçektir


Aşağıda olan yukarıda olan gibidir, yukarıda olan da aşağıda olan gibidir , ve birlikte tek bir şeyin mucizesini gerçekleştirirler


Ve bütün her şey bir olandan geldiğinden , bir olanın düşüncesinden gelmiştir Böylece her şey bu tek olandan uyum sağlayarak çıktı


Güneş onun babasıdır, Ay annesidir Rüzgar onu karnında taşımıştır, Toprak beslemiştir


Dünyanın bütün gücünün babası budur Onun gücü eğer toprağa dönerse her şeye yeter


Toprağı ateşten ayıracaksın, sübtil olanı kalın olandan ; bu büyük bir maharetle olmalı


Topraktan gökyüzüne çıkacak ve yeniden toprağa inecek , ve yukarıda ve aşağıda olanın gücünü alacak Bununla bütün dünyanın zaferi senin olacak ; bunun için bütün karanlık senden uzaklaşacak


Bu bütün kuvvetlerin en kuvvetlisi ; çünkü her sübtil şeyi yenecek, her katı şeyin içine girecek


Dünya da böyle yaratıldı


Hayranlık verici biçimler bundan çıktı , bunların ortamı buradadır


Bu yüzden bana Üç Kere Büyük Hermes denir , çünkü bütün dünyanın felsefesinin üç bölümü de bana aittir Güneş?in yaptıkları hakkındaki söylediklerim böylece bitiyor ve tamamlanıyor





Açıklama

-----------------------------------

«Hiç yalan olmadan doğrudur , kesindir ve çok gerçektir»


Metin öncelikle söylenenlerin doğru olduğunun ve yalancı bilimlerle ilişkisinin olmadığının söylenmesi ile başlar Bu bir anlamda kendini doğrulamaktır Burada ?çok gerçektir? ifadesi de anlamı kuvvetlendirmekte, belki de eski nitelemeler düşünüldüğünde Güneş?e atıfta bulunulmaktadır Güneş ve onun sembolize ettikleri ?en gerçek? olarak kabul edilmektedir


«Aşağıda olan yukarıda olan gibidir, yukarıda olan da aşağıda olan gibidir , ve birlikte tek bir şeyin mucizesini gerçekleştirirler »


Daha sonra ise Yukarıda olan ile aşağıdaki olanın birliği vurgulanarak dönemin en önemli ezoterik yasası ifade edilmektedir Bu aynı zamanda astrolojiye de temel teşkil etmektedir Buna göre macrocosmos ile microcosmos arasındaki bağlantı kesindir ve ikisine de hükmeden Tanrısal yasalardır Bu tanrı?nın bir mucizesinin görüntüsüdür


Bu ifadenin bir başka yorumu da aslında burada filozof taşından söz edildiği şeklindedir Bu taş yukarı ile aşağısı arasında , başka bir deyişle insan ile tanrısal özü arasında bir ilişkiyi belirmektedir Bu ise her şeyin bir olmasından, başka bir deyişle insanın tanrıdan çıkması mucizesinden olanaklı olmaktadır Öyle ise bu yoruma göre aslında Simyanın ana amacı olan Filozof taşı ortaya konmuş olmaktadır


«Ve bütün her şey bir olandan geldiğinden , bir olanın düşüncesinden gelmiştir Böylece her şey bu tek olandan uyum sağlayarak çıktı »


Burada ise her şeyin Tanrı?dan ya da Tanrısal tözden geldiği bir kere vurgulanarak yaradılış ifade edilmiştir Bu ifadelerdeki anahtar sözcükler meditatio ve adaptatio?dur Meditatio derin düşünmeyi ifade eder ancak buradaki anlamıyla , bir eylemi ifade etmekte ve Tanrı iradesini belirtmektedir Adaptatio ise daha anlamlıdır Adaptatio , adaptasyon, uyarlama anlamına geldiği için, tek olandan uyum içinde çıkmak , zaten bu tek olanın içinde her şeyi barındırdığını ve uyarlanarak varolan her şeyde bulunabileceğini göstermektedir


Simya yorumunda ise tek olanın materia prima olduğu ve bir takım işlemlerden sonra başka şeylere dönüşebildiği söylenmektedir


«Güneş onun babasıdır, Ay annesidir Rüzgar onu karnında taşımıştır, Toprak beslemiştir»


Bu ifade daha da semboliktir Güneş ve Ay birleşmesi Simyada kutsal birleşmeyi sembolize ettiği gibi Güneş ateşi, Ay da suyu sembolize eder Böylece dört element düşüncesi burada yerini bulmuş olur Güneşin baba olması ise tanrısal yaratıcı gücü belirtmektedir


«Dünyanın bütün gücünün babası budur Onun gücü eğer toprağa dönerse her şeye yeter »


Buradaki ifade de telesma sözcüğü farklı anlamları ifade edebilmektedir Bazı yorumlarda irade/güç anlamına gelmekte , bazı yorumlarda da mükemmelliği göstermektedir Her iki anlamda da tanrısal töze atıfta bulunduğu açıktır Tanrısallığının farkına varmış insan toprağa dönerse , yani maddede her şeye gücü yetebilecek durumda olur


«Toprağı ateşten ayıracaksın, sübtil olanı kalın olandan ; bu büyük bir maharetle olmalı Topraktan gökyüzüne çıkacak ve yeniden toprağa inecek , ve yukarıda ve aşağıda olanın gücünü alacak Bununla bütün dünyanın zaferi senin olacak ; bunun için bütün karanlık senden uzaklaşacak»


Burada ezoterik düşüncenin temel prensipleri açıkça ortaya konmuştur Yukarıda da açıkladığımız gibi, Tanrısallığının farkına varmış insanın madde üzerinde kontrolü olanaklı olabilir Ancak bunun için sübtil olan kalın olandan ayrılmalı , yani ruh maddeye olan esaretinden kurtulmalıdır Bu ancak kendi nefsimizden kurtulacağımız inisiyasyon ile olanaklı olmaktadır Maharet buradadır Tanrısal tözünün farkına varan gökyüzüne çıkmış olur , ancak yine maddi aleme dönerek , maddeye hükmederek , yaşamına devam etmeli ve bu dünyada alacaklarını almalıdır Artık bundan sonraki hayatta , bu aşama bir kere geçildikten sonra karanlıklar uzak olur


Bu düşünceyi Nicolas Valois şöyle ifade etmektedir : ?Solvite corpora et coagulate spiritum ? Türkçe ifadesiyle, bedeni çöz, ruhu pıhtılaştır , anlamına gelen bu ifade de ruhun bedenin esaretinden kurtularak evrimleşeceğini belirtmektedir


Ancak bütün düşüncelerde varolan ruhun bedenin esaretinden kurtulduktan sonra madde yokmuş gibi yaşamak değil, kişinin bunun farkına vararak günlük yaşantısına devam etmesi esastır


Metin, bundan sonra yaradılışın da bu şekilde olduğunu ve her varolanda Tanrısal tözün varolduğunu söyleyerek son bulur





KAYNAKÇA

-----------------

HERMES TRISMEGISTE , La Table d?Emaurade , Les Belles Lettres, Paris, 1995


EVOLA Julius , The Hermetic Tradition , Inner Traditions International , Vermont, 1994


FONTANA David, The Secret Language of Symbols , Pavilion Books , London , 1993


GÜRSU Faik, Esoterik Astroloji, Güzel Sanatlar Matbaası AŞ , İstanbul,1992


KLOSSOWSKI DE ROLA Stanislas , Alchemy , The Secret Art , Thames and Hudson, London,1992


RACHET Guy , Hermès Trismégiste , Le Grand Texte Initiatique de la Traditon Occidentale , Editions Sand, Paris, 1996

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.