|  | Gökcisimlerinin Adları |  | 
|  08-20-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Gökcisimlerinin AdlarıEski çağlardan bu yana insanlar, gökyüzüne bakmış, onun güzelliği ve ulaşılmazlığına ilgi duymuşlar  Eski Yunanlılar ilk yıldız atlaslarını oluşturmuş, gökcisimlerine çeşitli adlar vermişler  O zamanlardan günümüze değin pek çok yıldız atlası oluşturulmuş  Bugün biz de modern bir yıldız kataloğuna ya da gökyüzü haritasına baktığımızda, değişik adlandırmalarla karşılaşırız  Bunlar biraz karmaşık görünseler de temelleri aslında daha önce kurulan adlandırma sistemlerine dayanır  Bir yıldız kataloğuna ya da gökyüzü haritasına baktığımızda, pek çok adlandırmayla karşılaşırız  Takımyıldızlara verilen adlar, genellikle Eski Yunanlılar'ın verdikleri adlardır  Eski Yunanlılar, gökyüzünü belli bölümlere ayırmış, ilk yıldız kataloglarını oluşturmuşlar; her takımyıldıza ayrı bir ad vermişler  Bu ilk yıldız atlasları 48 takımyıldızdan oluşmaktaydı  Bugünkü gökyüzü atlaslarıysa çeşitli biçimlerde ve büyüklükte 88 takımyıldız içeriyor  Bu takımyıldızların adları, birtakım canlı varlıklardan, günlük hayatta kullanılan araç ve gereçten ya da mitolojiden gelmektedir  Bugün, modern gökbilimde kullanılan takımyıldız adları çoğunlukla Latince'dir  Yıldızların parlak olanlarına verilen adlar genellikle Arapça'dan gelmedir  1982 yılında hazırlanmış olan Yale Parlak Yıldız Kataloğu'nda 835 yıldızın adı yer almış  Tüm bu adları ezberlemek olanaksız olmakla birlikte, çıplak gözle görebildiğimiz yıldızların sayısı 4000'i aşmaktadır  Günümüzde ise çok gelişmiş teleskoplar sayesinde, gözlenebilen gökcisimlerinin sayısı milyonlarla ifade ediliyor  Günümüze değin hazırlanan çeşitli yıldız kataloglarında farklı adlandırmalara gidilmiştir  1600'lerin başlarında, Johann Bayer adlı bir gökbilimci, hazırladığı Uranometria adlı yıldız atlasında, yıldızları tanımlamak için Yunan alfabesindeki harfleri yıldızın bulunduğu takımyıldızın başına getirdi  Örneğin, Cygnus (Kuğu) Takımyıldızı'nın en parlak yıldızını Alfa Cygni, ikinci parlak yıldızını Beta Cygni olarak adlandırdı  Yunan alfabesindeki 24 harfin bazı takımyıldızlardaki tüm parlak yıldızları adlandırmakta yetersiz kaldığı durumlarda, birbirine yakın konumda yer alan yıldızları adlandırırken, aynı harf, yanına bir sayı eklenerek kullanılıyordu  ?1 Orionis, ?2 Orionis gibi    1712 yılında, İngiliz gökbilimci John Falmsteed, takımyıldızlardaki yıldızları batıdan doğuya doğru, sağ açıklık yönünde numaralandırdı  Bu yöntem, harita üzerinde bir yıldızı bulurken büyük kolaylık sağladı  Falmsteed kataloğundan bir örnek verecek olursak, 80 Virginis (Virgo=Başak), 79 Virginis'in hemen doğusunda, 81 Virginis'in hemen batısında yer alır  Falmsteed bu biçimde 2682 yıldızı numaralandırdı  Günümüzdeki modern yıldız haritalarında, parlak yıldızların hem Bayer harfleri, hem de Falmsteed numaraları verilir  19  yüzyılda, gittikçe daha büyük teleskopların yapılmaya başlanması ve gözlenebilen gökcisimlerinin sayısının yüz binleri bulması sonucu, artık bu yıldız katalogları ihtiyacı karşılamıyordu  1859 yılında, Bonn Üniversitesinde bir gökbilimci olan F  W  A  Argelander, gökyüzünü dik açıklık yönünde her biri bir derece genişliğinde olan ve boylu boyunca sağ açıklık yönünde uzanan ince bantlara böldü  Her bandın içinde kalan yıldızları, içinde bulundukları takımyıldızların ne olduğuna bakmadan, sağ açıklıklarına göre numaralandırdı  Örneğin, gökyüzünün en parlak yıldızlarında Vega, bu katalogda BD +38°3238 olarak adlandırılmıştır  (BD, Bonner Durchmusterung sözcüklerinin baş harflerinde oluşur ve 'Bonn Araşıtırma' anlamına gelmektedir  ) Buna göre Vega, +38 ve +39 dik açıklıklar arasında, 0h sağ açıklıktan sonra, 3238  yıldızdır  BD kataloğunun aslı 324 188 yıldız içerir ve gökkürenin yarısından biraz fazlasını (-2° dik açıklığa kadar) kapsar  Daha sonra, bu katalog genişletilerek, tüm gökküreyi kapsayan ve toplam 1 071 800 yıldız içeren bir katalog oluşturulmuştur  Bugün en çok kullanılan yıldız kataloğu ise Annie J  Cannon'un 1911 - 1915 tarihleri arasında hazırladığ ı Henry Draper (HD) yıldız kataloğudur  Yıldızların sağ açıklıklarına göre sıralandığı bu katalog, 225 000 yıldız içeriyor ve her birinin tayf türü veriliyor  Bugüne kadar hazırlanmış en kapsamlı katalog ise, Hubble Uzay Teleskopu için oluşturulan Hubble Space Telescope Guide Star Catalog'dur (HST GSC)  Bu katalog 19 milyona yakın gökcismini içeriyor  Bunların yaklaşık 15 milyonunu yıldızlar, geriye kalanın çoğunluğunu da gökadalar oluşturuyor  Bu katalogda GSC 1234 1132 olarak adlandırılan bir gökcismi, gökyüzündeki 9537 küçük bölgenin 1234'üncüsünde yer alan 1132'inci gökcismidir  Değişen yıldızların adlandırması ise tümüyle kendine özgü bir sistemle oluşturulmuş  Bu sistem, Argelander tarafından kurulmuş  Argelander'in sistemine göre, bir takımyıldızda keşfedilen ilk değişen yıldız, içinde bulunduğu takımyıldızın başına R harfi getirilerek adlandırılmış  İkinci keşfedilene S, üçüncüye T getirilir ve bu Z'ye kadar devam eder  Z'den sonra RR, RS,     , RZ, SR, SS,     SZ,     , ZZ, AA, AB,     , AZ, BB,     , BZ,     , QZ'ye kadar gider  Bazı takımyıldızlarda bu 334 tanımlama yetersiz kalmaktadır  Bu durumda, QZ'den sonra adlandırma basitçe V335, V336,     olarak devam eder  Biraz karmaşık da olsa, değişen yıldızları adlandırmakta kullanılan yöntem bu  Yıldızların adlandırmalarına ve yıldız kataloglarına kısaca değindikten sonra, gelelim yıldız kümeleri, bulutsular ve gökadaların adlandırmalarına  Bu gökcisimleri için hazırlanmış birçok katalog olmasına karşın, özellikle amatör gökbilimciler tarafından en çok kullanılanları Messier Kataloğu ve NGC'dir (New General Catalogue)  Charles Messier, 1700'lü yıllarda yaşamış bir Fransız gökbilimcidir  Bir kuyrukluyıldız avcısı olan Messier, öteki gökcisimlerini, yani yıldız kümeleri, gökadaları ve bulutsuları, kuyrukluyıldızlarla karıştırmamak için bir katalog hazırladı  Messier Kataloğu olarak bilinen bu katalog, 110 gökcisminden oluşuyor  Bu katalog, çoğunluğu kuzey yarıkürede yer alan bulutsu, yıldız kümesi ve gökada gibi çeşitli, en parlak gökcisimleri yer alıyor  Aslında, Charles Messier'in amacı, bu yıldız kümeleri, bulutsular ve gökadaları gözlemek değil, kuyrukluyıldızlarla karıştırmamak amacıyla onların yerlerini belirlemekti  Çünkü, bu gökcisimleri, özellikle de küçük teleskoplarla bakıldığında kuyrukluyıldıza benzetilebilir  Messier, 15 kuyrukluyıldız keşfine imza attı; ancak, bunların çoğu bugün anımsanmıyor  Messier Kataloğu, yaklaşık iki yüzyıl önce hazırlanmış olmasına karşın, içerdiği gökcisimleri, amatör (bazen de profesyonel) gökbilimcilerin en çok gözledikleri gökcisimleridir  Messier kataloğundaki gökcisimlerinin sırası, sağ açıklık sırasına bağlı değildir  Messier onları, keşif sırasına göre numaralandırmıştır ve numaranın önüne bir 'M' harfi koymuştur  Örneğin, Andromeda Gökadası Messier Kataloğu'nda M31 olarak adlandırılmıştır  En ünlü Messier cisimleri arasında, Ülker Açık Yıldız Kümesi M45, Herkül'deki küresel Küme M13, Orion Bulutsusu M42 vardır  Uygun gözlem koşullarında, Messier Kataloğundaki gökcisimlerinin çoğu, 7x50'lik bir dürbünle gözlenebilmektedir  70-80 mm çaplı bir teleskoplaysa, bu gökcisimlerinin hepsi görülebilir  Sadece yıldız kümeleri, bulutsular ve gökadalar için hazırlanmış kataloglar arasında, Messier kataloğundan çok daha kapsamlı olanı, Danimarkalı gökbilimci John Dreyer tarafından hazırlanan NGC'dir  Adında 'New' yani 'Yeni' sözcüğü bulunmasına karşın, bu katalog 110 yıl önce hazırlanmıştır  NGC'deki gökcisimleri, sağ açıklıklarına göre sıralanmışlardır  Başlangıçta 7840 gökcismi içeren katalog, daha sonra yine Dreyer tarafından yeniden düzenlenerek Index Catalogues (IC) adını aldı  IC ile 13 226 gökcismi kataloglandı  NGC kataloğu, günümüzde de yeni düzenlemeleriyle kullanılmaktadır  Özellikle de amatör gökbilimciler, Messier Kataloğu çok az gökcismi içerdiğinden, bu katalogdan sonra, NGC'yi kullanırlar  7x50'lik bir dürbünle, NGC'de yer alan gökcisimlerinin parlak olanlarını görmek mümkün  200 mm çaplı bir teleskopla bu katalogda yer alan gökcisimlerinin tümü görülebilir  Alp Akoğlu | 
|   | 
|  | 
|  |