Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
1938, atatürkün, çinde, kasım, ölümü12

Çin'de Atatürk'ün Ölümü-12 Kasım 1938

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Çin'de Atatürk'ün Ölümü-12 Kasım 1938




Aşağıdaki yazı, Shanghai'da basılan Shen Bao isimli gazetede Atatürk'ün vefatı üzerine yazılmıştır:

"Yeni Türkiye'nin kurucusu Kemal önceki sabah vefat etmiştir Yaşamı boyunca elde ettiği ve bütün dünya tarafından bilinen başarılarını burada tekrar etmeye gerek yoktur Burada anlatmak istediğimiz konu, O'nun, 1Dünya Savaşı sonrasında gerçekleştirdiği direniş savaşının ardından yeni bir devlet kurmasıdır Bu noktada, bizi yüreklendiren ve ders çıkartmamız gereken birçok husus bulunmaktadır O'nun verdiği savaşın başarı ile sonuçlanması, bizim Japon Savaşı'nda mutlaka galip gelmemize dair güvenimizi artırmaktadır Çünkü, biliyoruz ki, Türkiye İmparatorluğu 1Dünya Savaşı'ndan sonra dağılarak paramparça olmuş, dış emperyalistlerin etkili tacizine maruz kalmıştır Zamanın emperyalistleri galip olmanın verdiği kibir ile Türkiye'yi esir almışlardır Aynı zamanda İstanbul'daki aciz hükümet de kesilmeye hazır kuzu gibi çaresiz durumda idi Sevr Anlaşması'nın imzalanmasından hemen önce bu emperyalistler Türkiye'den neler alabileceklerinin, hangi bölgeleri ele geçirebileceklerinin hesabı içindeydiler ve bu toprakları Türkiye'den nasıl koparabileceklerini ve bunu gerçekleştirdikten sonra bu toprakları nasıl kullanacaklarını planlıyorlardı Sevr Anlaşması imzalandıktan sonra hemen hemen bütün Türkiye'yi böldüler Suriye, Filistin, Mezopotamya, Ermenistan hatta İzmir bile Türk toprağı olmaktan çıktı Türkiye'nin başkenti İstanbul bile ancak kağıt üzerinde bağımsızlığını koruyabildi Üstelik Marmara Denizi'nin yönetimini dahi emperyalistlerle paylaşmak zorunda bırakıldı Kıyıdaki küçük adaların bırakılması ise hiç söz edilmeyecek kadar önemsiz bir konu oldu"

"Devlete son veren böyle bir anlaşma, şüphesiz Kemal liderliğindeki Ankara'daki devrim hükümetinin protestosuyla karşılaştı Ancak, dönemin emperyalistleri yeni kurulan Ankara hükümetini hiçe sayıyorlardı Onlar ancak asi olabilirdi Emperyalistler, Ankara hükümetini çok kolaylıkla yok edebileceklerini düşünerek seviniyorlardı Kemal ise, kuvvete başvurmadığı takdirde, Türkiye'nin bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü tekrar sağlayamayacağını çok iyi biliyordu Bunun üzerine, askeri açıdan milli bir ordu oluşturdu, aynı zamanda diplomatik bakımdan da kendisine müttefik bulma gayretine girişti Kemal, o zamanki uluslararası ortamı inceledi ve devrimini yeni gerçekleştiren, Türkiye'den toprak talebi olmayan ve üstelik Türkiye'ye yardım edebilecek Sovyetler'in, Türkiye'nin müttefiki olabileceğini fark etti Ayrıca Türkiye ile Sovyetler Komşu idi Askeri bakımdan diğer ülkelere nazaran daha avantajlı idi Bunun üzerine, 1921 yılının Mart ayında, Sovyetler ile Türkiye arasında Dostluk Anlaşması imzalandı Bu anlaşma hükümleri arasında, Sovyetler'in Türkiye'ye eşit muamele etmesinin yanı sıra, Türkiye ile dostça ilişkiler kurması, askeri ekipman ve ihtiyaçlarını gizli olarak Türk devrim ordusuna sağlaması hususları da bulunmaktaydı Aynı zamanda bazı Sovyet askeri uzmanlarının Türkiye'ye gönderilerek askeri danışmanlık yapması da öngörülmekteydi Bu hükümler daha sonra Yunan Savaşı sırasında Türkiye'nin Yunanistan'ı yenerek ülke topraklarını tekrar alması ve Lozan Anlaşması'nın imzalanmasındaki en önemli etkeni oluşturmuştur Bu nokta bizim dikkat etmemiz gereken bir husustur"

"Askeri örgütlenme açısından bakılacak olursa, Kemal daha önce Anadolu'da dağınık olarak kalan orduyu yeniden organize ederek eğitti ve savaş yeteneğini yükseltti Bu Türk Milli Ordusu'nun başlangıcı olup ordu zamanla gelişmiştir İşte Yunanistan'a karşı galibiyet elde eden ordunun esas temeli bu ordudur"

Kemal'in, Yunanistan'ı savaşta yenmesinin son derece zor bir süreç olduğunu ve aynı zamanda biz Çinlileri de cesaretlendiren ve güvenini artıran bir başarı olduğunu biliyoruz Türk ordusu, Yunanistan ile savaşa başladığında birbiri ardına yenik düşmüş ve birçok önemli şehrini düşmana terk etmiştir Aynı zamanda Türkiye'nin de bizim gibi deniz kuvvetlerine sahip olmayışı, kıyı bölgelerindeki çarpışmalarda askeri açıdan son derece dezavantajlı duruma düşmesine yol açmıştır Bu nedenle, Türkiye'nin Yunanistan ile savaşta tek avantajı düşmanı iç bölgelere çekerek kara savaşı yapmasıdır Uzun süreli karada yapılan direniş savaşını takiben Yunan ordusunun yorgun düştüğünü gören Kemal,bütün gücüyle püskürme harekatına girişmiş ve ülke topraklarının büyük bölümünü geri alabilmiştir"

"1922 yılı Eylül ayına gelindiğinde Yunanistan'ın, Türkiye'deki tek askeri varlığı olan İzmir de Türk ordusunca geri alınmıştır Bu nedenle, bizim (Çinlilerin) Japonlara karşı direnişimizin kararlılıkla değişmeden sürdürülmesine inancımız artmaktadır Geçici olarak bir şehrin veya bölgenin düşmanın eline geçmesi hiç önemli değildir Bizim (Çinlilerin) direnişimiz tıpkı Türkiye gibi olacak ve düşmanı kovacağız Şimdi Kemal'i anmamız, aslında bu düşünce ve inancımızı kuvvetlendirmek ve Türkiye'yi kendimize örnek almamız halinde ancak anlamlı bir hareket olacaktır"

alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.