Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
etkileşim, islâm, tarihi, yahudilik

İslam Ve Yahudilik Tarihi Etkileşim

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İslam Ve Yahudilik Tarihi Etkileşim




Tarihi etkileşim
Endülüs'de Hamursuz Bayramı'nın (Pesah) hikayesini okuyan kantor, 14 yüzyıl Barselona Hagadah'ı






Endülüs'ten 12 yüzyıla ait el yazması Kur'an


Yahudiler Müslümanların hakimiyeti altındaki ülkeler içinde sıklıkla yaşamışlardır On dört yüzyıllık İslam tarihi boyunca birçok ulusal sınır değiştiğinden, Kahire'deki Yahudi cemaati gibi tek bir cemaat farklı dönemlerde çok farklı ülkelerin sınırları içinde kalmış olabilmektedir
İslam devleti Arap Yarımadası'nın dışına yayıldıkça, çok sayıda Yahudi de Müslüman yönetimi altına girdi İslam hukukunun Yahudilerin kendi yasaları ile yargılanması ve sinagogların korunmasını emretmesinden ötürü, Yahudilerin durumunda genel bir iyileşme yaşanırken, kimileri ise Müslümanların kontrolündeki ülkelerde Yahudi ve Hıristiyanların ikinci sınıf vatandaş statüsüne işaret etmektedir
Orta Çağ
İber Yarımadası'nda, Müslüman yönetimi altındaki Yahudiler matematik, astronomi, felsefe, kimya ve filoloji alanlarında önemli ilerlemeler sağlayabilmişlerdir[12] Bu çağ kimileri tarafından İber Yarımadası'ndaki Yahudi kültürünün Altın Çağı olarak da adlandırılır[13]
Geleneksel olarak, Müslüman topraklarında (Hıristiyanlar ile birlikte) zımmi statüsünde olan Yahudilerin kendi dinlerini yaşamalarına ve kendi iç işlerini yönetmelerine, bir takım koşullara uymaları şartıyla, izin veriliyordu[14] Müslümanlara Cizye (her özgür gayrı müslim erkekten alınan şer'i vergi) ödemek zorundaydılar[14] İslami yönetim altında, zımmiler daha düşük bir statüdeydiler ***** taşımalarının ya da Müslümanların da dahil olduğu davalarda şahitlik etmelerinin yasak olması gibi çok sayıda sosyal ve hukuki kısıtlamaya tabiydiler[15] Söz konusu kısıtlamaların çoğu oldukça sembolikti En haysiyet kırıcı olanı ise, aslında Kur'an'da da hadislerde de yeri olmadığı halde Orta Çağ'ın başlarında Bağdat'da ortaya çıkan ve düzensiz şekilde uygulanan ayırt edici kıyafet uygulamasıydı[16] Yahudiler nadiren öldürülmüş veya sürgün edilmiş ya da din değiştirmeye zorlanmış ve çoğunlukla ikamet ve meslek seçimlerinde serbest bırakılmışlardır[17] Yahudilere karşı gerçekleştirilen önemli katliamların başında, 12 yüzyılda Endülüs'teki Muvahhid hanedanı hükümdarlarının gerçekleştirdiği öldürme veya din değiştirmeye zorlama olayları gelmektedir[18] İkamet seçimlerinin Yahudilerin elinden alındığı durumlara verilebilecek en önemli örneklerden biri ise, Fas'ta 15 yüzyılda başlayan, özellikle de 19 yüzyılın başlarından itibaren Yahudilerin duvarlarla çevrili mahallelerde (mellahlar) toparlanması uygulaması gelir[19] Din değiştirme olaylarının birçoğu ise gönüllü olmuş ve çeşitli sebeplere dayanmıştır Ne var ki, 12 yüzyılda, Kuzey Afrika ve Endülüs'teki Muvahhid hanedanının yanı sıra, İran'da da Yahudilerin din değiştirmeye zorlandığı kimi olaylar yaşanmıştır[20]
Orta Çağ'da Volga boyunda kurulan Hazar devleti Yahudiliğe geçerken, ona tabi olan Volga Bulgaristan'ı ise İslama geçmiştir
Yahudilerin İslama geçişi
Geçmişte, Yahudilerin gruplar halinde ya da tek tek İslama geçtiği görülmüştür
Yahudilikten İslama geçen grupların bir bölümü Müslüman olarak kalırken Yahudi mirasları ile bağlantılarını ve bu mirasa olan ilgilerini de korumuşlardır Bu gruplar arasında, Askia Muhammed'in Timbuktu'da başa geçmesinden sonra Yahudilerin ya İslama geçmeleri ya da topraklarını terk etmelerini emretmesi üzerine 1492 yılında din değiştiren Timbuktulu anusim[21] (Yahudi hukukunda Yahudilikten çıkmaya zorlananlara verilen ad) ya da Daggataun ve İslama geçmesi için baskı gören, kimi zaman da buna zorlanan Buhara'daki Yahudi cemaati Chala'nın bir kısmı da vardır[22]
İran'da, 16 ve 17 yüzyıllarda hüküm süren Safevi hanedanı döneminde, Yahudiler alenen İslama geçtiklerini beyan etmeye zorlanmış, bu kişilere, Yeni Müslüman anlamına gelen, Cedid el-İslam adı verilmiştir 1661 yılında, bu zorunlu din değiştirmeleri iptal eden bir ferman çıkarılmış ve Yahudiler tekrar dinlerini açık bir şekilde uygulamaya tekrar başlamıştır Benzer şekilde, 1839'da İran'ın Meşhed şehrinde kendilerine yönelik katliamları durdurmak için şehirdeki Yahudiler toplu olarak İslama geçmişlerdir Tekrar kendi inançlarını alenen uygulamaya başlamadan önce, yüzyıldan uzun bir süre boyunca da Yahudiliği gizlice uygulamışlardır Yirmi birinci yüzyılın başı itibariyle, bunların 10000'i İsrail'de, 4000'i New York'ta, 1000 kadarı da başka yerlerde yaşıyordu[23]
Türkiye'de kendini mesih ilan eden Sabetay Sevi, kendisine İslama geçmek ile idam arasında bir seçim sunulana kadar hapsedilmiş, 1666 yılında da İslama geçmiştir Takipçilerinin bir bölümünün de onu izlemesi ile, Dönme olarak bilinen grup ortaya çıkmıştır Dönmeler, dışarıdan Müslüman gözükmekle birlikte, Sevi'nin Mesih olduğu inancını korumuş, kimileri ise, Tanrı'nın Sevi'de vücut bulduğuna inanmıştır Dönmeler, birçok açıdan Yahudiliklerini gizlice sürdürmüş, kimi Yahudi geleneklerine uymuş, dualarını İbranice ve Aramice etmiş, Yahudi bayramlarını kutlamış ve oruçlarını tutmuştur
Günümüz
Bugün tüm Müslüman ülkeler arasında en büyük Yahudi cemaati İran'da bulunurken bu ülkeyi Özbekistan ve Türkiye takip etmektedir İran'da devlet tarafından bir dini azınlık grubu olarak tanınan Yahudi cemaatine, tıpkı Zerdüştiler gibi, İran parlamentosunda bir sandalye tahsis edilmiştir 2000 yılında, İran'da halen 30000 ila 35000 Yahudi olduğu tahmin edilirken, kimi kaynaklara göre bu sayı 20000 ila 25000 arasındadır[24][24]
Günümüzde, Arap-İsrail anlaşmazlığı Müslümanlar ile Yahudiler arasındaki ilişkilere yön veren temel konu haline gelmiştir İsrail Devleti, Filistin'deki Britanya Mandası'nın sona ermesinden bir gün önce, 14 Mayıs 1948 tarihinde bağımsızlığını ilan etti[25] Kısa süre sonra, aralarında Mısır, Suriye, Ürdün, Lübnan ve Irak'ın bulunduğu 5 Arap devletinin İsrail'e saldırması ile 1948 Arap-İsrail Savaşı patlak verdi[25] Yaklaşık bir yıl süren savaşın ardından ateşkes ilan edilerek, Yeşil Hat adı verilen geçici sınırlar belirlendi Ürdün, daha sonra Batı Şeria olarak bilinen bölgeyi ilhak ederken, Mısır da Gazze Şeridi'nin kontrolünü ele aldı İsrail 11 Mayıs 1949 tarihinde Birleşmiş Milletler üyeliğine kabul edildi[26] Çatışmalarda, Birleşmiş Milletler'in tahminlerine göre 711000 Arap İsrail'den kaçtı 1948'de, "Tam da Filistin'de bir Yahudi devleti kurma teşebbüsünün ta kendisi yüzünden ortaya çıkan Arap mezalimi sonucunda" Yahudiler de Arap topraklarından kitleler halinde ayrıldılar[27]
Yirminci yüzyılın başından bu yana Yahudilerin İslama geçişi genel olarak gönüllü olarak gerçekleşmiş, İslamı seçen Yahudilerin sayısı ise düşük olmuştur Bunlar arasında en kayda değer olanları şunlardır:

Muhammad Asad (eski adı Leopold Weiss), 1926 yılında İslama geçen Galiçyalı Yahudi
Leila Mourad (eski adı Leelee Murdakhai), 1940'larda İslama geçen Mısırlı Yahudi
Lev Nussimbaum, 1922'de İslama geçen Azerbaycan Yahudisi

Altı milyon İsrail vatandaşından her yıl ortalama 35'i İslama geçerken, bunların büyük bölümünü Müslüman erkeklerle evlenen Yahudi ve Hıristiyan kadınlar oluşturmaktadır[28]

Daha fazla bilgi: Dünya Üzerindeki Yahudiler ve Arap Asıllı İsrail Vatandaşları

İslam Yahudileri: İslam ülkelerinde doğup yetişen Yahudi toplulukları bazen bu isimle anılırlar Bu toplulukların çoğu 1948'den sonra yaşadıkları ülkelerden kovulmuşlardır Neredeyse bir milyon yahudi Arap ve müslüman ülkelerden zorla kovulmuştur (Türkiye bu duruma istisnadır) Bunların büyük çoğunluğu İsrail'e yerleşmiş bir kısmı da Fransa ve ABD gibi batı ülkelerine göç etmişlerdir Halen İslam Yahudilerinin bu ülkelerde kültürel kimliklerini korumaktadırlar Şalom Gazetesi yazarlarından Haymi Behar bu konuda kaleme aldığı "Ben bir İslam Yahudisiyim" başlıklı yazıda bu kültürel zengilikleri anlatır http://wwwsalomcomtr/news/detail/7771-Islamla-kopru-kurmakaspx

Kaynak : Wikipedia

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.