Sina Ve Filistin Cephesi 1918 |
08-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Sina Ve Filistin Cephesi 19181918 Kudüs Muharebesi sırasında İtilaf kuvvetlerine teslim olan üzere Osmanlı Kudüs Belediye Başkanı Hüseyin Efendi (Hussein Salim al-Husseini), Kraliyet Kara Kuvvetleri 60 London Tümeni'nin London Alayı 19 Tabur 2 Bölüğe bağlı çavuş Sedwick ve Hurcomb ile görüştü, 9 Aralık 1917 sabah saat 8:00) Kudüs yakınında Zeytin Dağı ve Scopus Dağı yamaçlarında Avustralya süvari birliklerinin kampı (1918) Diğer taraftan General Allenby hazırlıklarını tamamladıktan sonra 1918 yılının Şubat'ından itibaren Filistin cephesinde tekrar faaliyete geçti Böylelikle Lut gölünün kuzeyindeki Jericho'yu 21 Şubat 1918'de ele geçirdi Bundan sonra ise, İngiliz cephesinin sağ yanı Şeria nehri vadisine dayanmış oluyordu Bu durum, Hicaz'daki Osmanlı kuvvetlerinin tek ulaşım yolu olan Hicaz demiryolu için tehlikeliydi Gerçekten Emir Faysal komutasındaki Arap kuvvetleri Akabe körfezinden kuzeye doğru ilerleyerek, adı geçen demiryolunu ele geçirmek için çalışıyordu Bundan dolayı, Allenby esas faaliyetini batıya yani Amman istikametine çevirip, Arap kuvvetleriyle birleşmeyi düşünüyordu Osmanlı komutanlığı bu tehlikeli durumun farkına varmış ve sert bir savunma yapmaya karar vermişti Bu sırada, Kudüs yenilgisinden dört ay sonra, 25 Şubat 1918'de Falkenhein'ın görevine son verilerek, Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığına Liman von Sanders atanmıştı Bu göreve atanırken Liman von Sanders'in Enver Paşa'dan bazı istekleri olmuştu Bu istekler; Irak'ta bulunan 6 Ordu'nun Yıldırım Orduları Grubu emrinden çıkarılması, ayrıca Kurmay Başkanı Kazım Bey ile 5Ordu Karargahındaki bazı Osmanlı subaylarını da yanında götürmek istediğini bildirmiş ve bu istekler de Enver Paşa tarafından kabul edilmiştir Alman İmparatoru'ndan henüz muvafakat cevabı gelmediği için Liman von Sanders Filistin'e hareketini birkaç gün geciktirmişti Daha sonra durumun Sanders'e telgrafla bildirileceği haberi üzerine 24 Şubat akşamı İstanbul'dan ayrılarak, cepheye ancak 1 Mart günü ulaşabilmiştir Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığına yeni atanan Sanders, birliklerini teftiş ederek, kendine göre yeni düzenlemeler yapar 7 Ordu karargahını Nablus'tan Amman'a nakledilmesine karşı çıkarak, tekrar karargahını Nablus'a almak ister ve 7 Ordu komutanı Fevzi Paşa ile karargahını da Nablus'a geri çağırır 3 Kolordu Komutanı Albay İsmet Bey'in karargahını da giderek, onunla da görüşür ve durumun hiç de iç açıcı olmadığını anlar Öte yandan hazırlıklarını tamamlayan Allenby, 8-12 Mart 1918 tarihlerinde Osmanlı cephesini yararak kuzeyde Nablus'a yürümek istediyse de, beklemediği kadar sert bir mukavemetle teşebbüsten vazgeçti Bundan sonra ise Amman'a doğru gitmek isteyen Allenby, 21 Mart'ta Şeria nehrini geçerek, 26 Mart'ta ise Amman yakınında bulunan El-Salt'ı zaptetti Bir haffta süren çetin muharebelere rağmen Amman'daki Osmanlı savunmasını kıramayınca, 1 Nisan'da çekilip tekrar Şeria nehrine geldi Bunların yanı sıra Emir Faysal birlikleri Nisan sonunda ancak 2000 Osmanlı asker tarafından savunulan, güneyde Hicaz demiryolu üzerindeki Maan'a saldırmış, fakat geri püskürtülmüştü Bunun üzerine Allenby, 30 Nisan'da Amman'a karşı ikinci bir harekete geçmek istedi El-Salt ve Tel-İmrin civarında yapılan dört günlük muharebelerde İngilizler ikinci defa geri püskürtülerek, tekrar Şeria nehrine çekildiler Allenby'nin bu iki başarısızlığından da İngiliz kayıtlarında hiç bahsedilmemiştir Nisan (1918) ayındaki yenilgiler üzerine İngilizler, Mayıs ayından sonra Filistin cephesinde faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmışlardı İngiliz kuvvetlerinin 160000 civarında, Osmanlı kuvvetlerinin ise 40000 civarında olmasına rağmen Allenby gayet kuvvetli bir savunma karşısında kalmıştı Bundan dolayı tekrar hazırlanmak gereği duydu Diğer bir konu ise havaların ısınmasıydı Ayrıca Almanya batı cephesinde taarruza başlamıştı Batı cephesini takviye etmek üzere İngilizler, Filistin cephesindeki birliklerin bir kısımını bu cepheye kaydırmışlardı Diğer taraftan Nisan ayı içerisinde Yıldırım Orduları İngilizlere karşı taarruza da geçmiş, fakat bu taarruzdan beklenilen bir netice alınamamıştı Zaten Araplar cephe gerisinde İngilizlerin lehine çalışıyorlar, demiryolu köprülerini İngilizlerin verdikleri vasıtalarla tahrip ediyorlardı Bir süre sonra, Sultan Mehmet Reşat ölmüş ve yerine kardeşi Vahidüddin padişah olmuştu (5 Temmuz 1918) Padişah Vahidüddin, MKemal Paşa'yı İstanbul'a çağırmış ve memlekete dönen MKemal Paşa ikinci defa olarak 7 Ordu Komutanlığına tayin edilmişti Daha çok bilgi için: Megiddo Muharebesi (1918) Megiddo Muharebesi (1918) Bundan sonra General Allenby, 30000 kişi olarak düşündüğü Osmanlı kuvvetlerini yenmek maksadıyla, bu defa 460000 kişilik bir kuvvet hazırlayarak, Yafa'nın kuzeyinde ve kıyı bölgesinden saldırıya karar vererek, kuvvetlerinin dörte üçünü burada toplamıştı Bu hazırlıkları sezen ve İngilizlerin 19 Eylül sabahı saldırıya geçeceğini tahmin eden 7 Ordu komutanı M Kemal, durumdan Sanders'i haberdar ettiği halde, ciddiye alınmamıştı Böylece sadece kendi birliklerini hazır bir duruma getirmişti 18 Eylül akşamı MKemal, gerekli önlemleri almış olduklarından emin olmak için, emrindeki iki Kolorduya komuta eden arkadaşları İsmet ve Ali Fuat'la telefonlaştı Daha telefonu henüz kapatmıştı ki, İngiliz topçu bombardımanının ilk sesini duydu Böylece İngilizler 19 Eylül 1918 günü büyük bir taarruza başlamışlardı Osmanlı kuvvetleri bu saldırıya karşı zaman zaman çetin bir direnme göstermelerine rağmen, çekilmeye başladılar Bu saldırılara MKemal Paşa' nın 7 Ordusu dayanırken, 8 Ordu cephesi ise yarılmıştı Bunun üzerine de 7 ve 4 Ordular çekilmeye başladılar Bu çekilme sırasında bile MKemal at sırtında düşmanla teması kesmeyerek, en son eratının yanında ve içinde bulunarak, ordusunu güzel bir düzen içerisinde geri çekmişti Diğer yandan isyancı Arapların, Osmanlı ordusunu vurmaları buraların çok çabuk çökmesine sebep olmuştu Arap yarımadasında, Araplardan sadece İmam Yahya'nın yönetimindeki Yemen, Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı kalmıştı İşte bu asilerden Emir Faysal kuvvetleri de güneyden ilerlemekteydi Bundan sonra 25 Eylül'de Amman düşmüş ve 30 Eylül'de İngiliz kuvvetleri Şam yakınlarına kadar gelmişlerdi Fakat aynı gün Şam'ı savunacak komutanın ayrılıp gitmesi ve askerlerinin dağılması nedeniyle Şam elden çıkmıştı Ayrıca Fransız ve İngiliz kuvvetleri denizden de donanma yardımı alarak, 8 Ekim'de Beyrut'a girdiler Bundan sonra Yıldırım Ordularının Halep'te toplanması kararlaştırılmıştı Bu çekilme esnasında 7 Ordu da komutanının güçlü şahsiyetinin, sevk ve idaresi altında düzenli bir şekilde, düşmanı karşılayarak, şiddetli taarruzların önünde ezilmeden ve tertibatını bozmadan çekilmekteydi MKemal, İngiliz baskısından dolayı değil, 7 Ordunun sağ kanadını koruyan 8 Ordu kalmadığı için çekilmekteydi Kuşatılmaktan kaçınmak gerekiyordu Böylece MKemal'in doğusundaki 4 Ordu da kuzeye doğru geri çekilmeye başlamışt Bu çekilmenin yanı sıra MKemal, Halep'te düşmanla ve asi Araplarla yaptığı son muharebeyi de kazanmış ve düşmanın ilerlemesi 26 Ekim 1918'de sınırımızda tamamıyla durdurulmuştu Bu sırada MKemal Paşa Suriye'yi savunmanın gereksizliğini derhal anlamıştı Ona göre asıl savunulması gereken Anadolu idi Bu sebeple emrindeki orduyu Halep'in 5 km kuzeyine çekerek, Toros geçitlerini savunma hazırlığına başladığı bir sırada 30 Ekim 1918 tarihinde İtilaf Devletleri'yle Mondros Mütarekesi imzalandı Kaynak : Wikipedia |
|