|  | Ketçap Neden Zor Çıkar |  | 
|  08-17-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Ketçap Neden Zor ÇıkarGünümüzde ketçap tamamen domatesten yapılmış bir sos olarak tanınır  Halbuki ketçap, asırlar boyu yemeğe tat veren ve iştah açan, değişik yiyeceklerden hazırlanmış bir sos olarak bilindi  İlk olarak milattan önce 300 yıllarında Romalılar tarafından hazırlanan ezme veya püre halindeki bu sos, yağ, sirke, biber ve kurutulmuş küçük balıklardan hazırlanıyor, balık ve tavuk yemeklerine lezzetlerini arttırmak için konuluyordu  Her ne kadar Romalıların ezmeleri kayda geçen en eski sos olarak bilinse de ketçabın atası sayılamazlar  Çin'de 1690 yılında yine balık ve tavuk yemekleri için, tuzlu suda salamurası yapılmış balık ve baharatlardan oluşan bir sos kullanılıyordu  Bu sosun adı 'ketsiap' idi ve ünü zamanla Malezya'ya yayıldı  Orada adı 'kechap' olarak azıcık değişti  1700'lü yılların başlarında İngiliz kaşif ve denizcileri bu çok sevdikleri sosu anavatanlarına getirdiler  Ne var ki bu karışık sosun içinde ne olduğunu çözemeyen İngiliz aşçılar onu kendi kafalarına göre mantar, ceviz, salatalık karışımı ile hazırladılar  Bu karışımı 'ketch-up' olarak telaffuz eden İngilizler onu o kadar çok sevdiler ki, 1748 yılında devrin en önemli yemek kitabında bile yer aldı  İyi güzel de, domates ketçabın içine ne zaman girdi? 1790 yılında girdi ve daha Önce olamazdı çünkü o tarihe kadar, Amerika kıtasından getirildiğinden beri domatesin zehirli olduğu sanılıyordu  Domates o zamanlara kadar saksılarda pencereleri süslüyordu  Gerçi domates, bazı cinsleri zehirli olan 'solanum ailesindendir ama o bitkilerin de sadece yapraklan zehirlidir  1876 yılında, hem iyi bir aşçı hem de başarılı bir işadamı olan Hanry Heinz Amerika'da ilk ketçap fabrikasını kurdu  'Heinz ketçapları'nın içinde bulunanlar ve şişesinin şekli günümüze kadar, yüz yıldan fazla bir sürede hemen hiç değişmeden geldi  Bu süre içinde de insanlar ketçap şişeleriyle boğuşup durdular  Şişeyi sallayarak, dibine vurarak, çatalı şişenin ağzına tıklayarak, bıçağı daracık ağzından içeri sokmaya çalışarak, geliştirdikleri birçok ilginç metotlarla ketçabı şişesinden çıkarmaya çalıştılar  Ketçabın içinde şeker, sirke, nişasta, tuz ve bazı aromatik kimyasal maddeler vardır ama aslında ketçap koyu bir domates suyudur  İçinde baharat ve acı maddelerin yok denecek kadar az olmasından dolayı yiyeceklerin üstüne bol bol dökülür  Bir şeyin üzerine dökülecek sıvı için ise en iyi kap şekli dar ağızlı bir şişedir  Ketçabın kardeşi hardal için ise durum farklıdır  Hardalın tadı yakıcıdır, bir yiyeceğin üstüne bol miktarda sürülemez, dolayısıyla bıçağın ucu ile alınabileceği geniş ağızlı bir cam kap onun için daha uygundur  Bu nedenlerle yıllar boyu ketçap şişeleri ince uzun ve dar ağızlı, hardal şişeleri de kısa ve geniş ağızlı imal edilmişlerdir  Heinz, ketçabını piyasaya sürmeden önce diğer bütün soslar geniş ağızlı kaplarda satılıyorlardı  Heinz'in ketçabı başlangıçta daha sulu ve akıcı idi  Bu nedenle de dar ağızlı ve sekiz köşeli şişeleri kullandı  Zamanla müşteri isteği doğrultusunda ketçabının kıvamını koyulttu ama aynı müşteri alıştığı ve elde tutması kolay olan şişenin dizaynının değişmesini istemedi  Heinz mecburen ketçabını dar ağızlı şişelerle satmaya devam etti  Ketçap deyince Heinz markası ve onun sekizgen şişeleri akla geldiğinden, diğer üreticiler de ürünlerini bu tip şişelerde salmaya başladılar  Koyu kıvamlı ketçabı dar ağızlı şişeden çıkarmaya çabalayanların verdikleri amansız mücadele, 1983 yılında, yine Heinz firmasının ürettiği plastik şişelerle son buldu  Artık ketçap, şişenin ortası sıkılarak kolayca şişesinden çıkarılabiliyordu  Ayaküstü, sandviç, hamburger ve benzeri yiyecekler satan yerlerde ketçap da  hardal da birbirine benzer kaplarda sunulurlar  Musluklarına basarak yiyeceklerin üstüne istenildiği kadar konulabilir  Burada amaç herkesin aynı kabı veya şişeyi kullanmamasıdır  Tabii bu kaplardaki ketçabın da, hardalın da fazla koyu olmadıkları dikkatinizi çekmiştir   | 
|   | 
|  | 
|  |