| Üç Maymunun Kökeni... | 
|  | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 | Üç Maymunun Kökeni...Biri gözlerini, biri kulaklarını, diğeri de ağzını elleriyle kapamış üç maymun figürü ile her yerde karşılaşıyoruz  'Üç maymunu oynamak' deyimi kişinin olaylara karışmak istememesi anlamında kullanılıyor  Japon kökenli bu figürdeki maymunların isimleri, Mizaru, Kikazaru ve Iwazaru, Japonca'da sırasıyla (şeytanı) görmemek, işitmemek ve konuşmamak anlamına geliyor  Aslında bu isimlerde Japonca'daki bir kelime oyunu vardır  Japonca 'saru' hem maymun anlamına gelen bir isim hem de arkasından geldiği kelimeye olumsuz anlam veren bir ek  Farklı anlamlarına rağmen aynı şekilde telaffuz ediliyorlar ve bir kelime ile birleştiklerinde 'sasu', 'zasu'ya dönüşüyor  Yani Mizaru hem gören maymun hem de görmemek anlamına geliyor  Üç maymunun kökeni hakkında çeşitli hikayeler var ama ilk olarak on yedinci yüzyılda Japonya'da, Nikku'da, ülkedeki iç savaşı bitirmekle ünlü soğun (baş kumandan) Tokugawa'nın anısına 1636 yılında yapılan anıtın ön tarafındaki ağaç oyma figürler arasında yer aldıkları kesin  Bu anıtta üç maymunun görevi ise kutsal ahırlara muhafızlık etmek  Aslında maymunun Japon kültürü içinde özel yeri vardır  Yıldız burçlarından birinin simgesi maymundur  'Maymunlar günü' diye adlandırılan günde tapınaklarda dualar edilir  Her ne kadar görmeyen, duymayan, konuşmayan maymunlar ilk defa Japonya'da şekillendiyseler de felsefesinin sekizinci yüzyılda Hindistan'da ortaya çıktığı, Budist rahipler vasıtasıyla önce Çin'e sonra da Japonya'ya geçtiği sanılıyor  Hindistan'daki kökeni ise 'görmezsek, işitmezsek, konuşmazsak, şeytan da bize dokunmaz, işimize karışmaz' şeklinde özetlenebilecek Vadjra düşüncesine dayanıyor  Vadjra aslında üç gözü ve birçok eli olan mavi yüzlü, dehşetli ve korkunç bir Tanrı  Elleri ile sürekli gözlerini, kulaklarını ve ağzını kapatıyor  Böylece insanlara kötülüklere bulaşmama mesajı veriyor  Üç maymun figürünü bu kadar ünlü yapan da zaten yazı ile zor anlatılacak bir mesajı etkileyici, göz alıcı ve akılda kalıcı bir biçimde insanlara doğrudan iletmesidir  Japonya, Nikku'da üç maymun figürünün bulunduğu yeri gezdiren rehberler ise tapınaklardaki rahiplerin bir başka hikayeleri olduğunu söylüyorlar  Doğrusu bu hikaye üç maymun figürüne daha iyi uyuyor  Çok eski zamanlarda bir dağın bir yamacında iyi ve akıllı bir maymun kral, diğer yamacında da şeytan yaşarmış  Kralın çok yaşlı ama çok da akıllı üç danışman maymunu varmış  İnançlarına göre öbür yamaçta yaşayan şeytanı gören ve sesini duyanlar sonsuza kadar lanetlenip taş kesilir, maymun krallığı da felakete uğrarmış  Bu üç danışman maymun bir gün kralları için tepede nadide çiçekler ararlarken çalıların arasında bir hışırtı duymuşlar  Merakla çalıları aralayıp baktıklarında şeytanla yüz yüze gelmişler  Şeytan çirkin sesiyle çığlıklar atmaya başlamış  Maymunlardan birincisi görmemek için gözlerini kapamış ama şeytanın sesini duymuş  İkincisi kulaklarını kapamış ama o da şeytanı görmüş  Üçüncüsü ise hiçbir şey yapamamış, şeytanı hem görmüş hem de sesini işitmiş, bu ölümcül sırdan kimseye bahsetmemek için hemen ağzını kapamış  Kalplerinin taşlaşacağını bilerek ormanda dalları yere değen bir söğüt ağacının altına gizlenmişler  Orada korkudan titreyerek saatlerce hareketsiz kalmışlar  Gece yarısı bu sırrı kimseye söylemeyeceklerine, krallarını ve halklarını tehlikeye atmamak için ellerini kapattıkları yerlerden çekmeyeceklerine dair birbirlerine söz vermişler  O günden sonra insanlar ne zaman gözlerini, kulaklarını ve ağzını kapatmış üç maymun görseler anlamışlar ki onlar şeytanı görmüş ve duymuşlardır ama toplumun çıkarları uğruna bunu bir sır olarak saklamaktadırlar  Alıntı | 
|   | 
|  |