![]() |
Deyimlere Sözlügü ( L ) |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Deyimlere Sözlügü ( L )Laçka olmak: 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lafa boğmak: Birinin söz söylemesine fırsat vermeyip meseleyi gereksiz ve boş sözlerle anlaşılmaz kılmak, gürültüye getirip uzatmak ![]() Laf (söz) altında kalmamak: Bir münakaşa sırasında söylenen her dokunaklı söze karşılık vermek, söz altında ezilmemek ![]() Laf (söz) aramızda: “Söyleyeceğim sözleri başka biri duymasın, bilmesin, konuştuklarımız aramızda kalsın” anlamında kullanılır ![]() ![]() Laf atmak: 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lafa tutmak: Birini konuşarak, gereksiz meseleler anlatarak işinden alıkoymak ![]() ![]() Laf ebesi: Söyleyecek sözü bol olan, her söze karışan, herkese söz yetiştiren, çok konuşan ![]() Laf etmek: 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lafı (sözü) ağzına tıkamak: Birinin sözünü bitirmesine fırsat vermemek, onu susmak zorunda bırakmak, konuşmasını önlemek ![]() ![]() Lafı (sözü) ağzında gevelemek: Söylemek istediğini açık olarak bir türlü söyleyememek, şundan bundan bahsetmek ![]() ![]() Lafı ağzında kalmak: Söyleyeceğini söylemeye zaman bulamamak, konuşmasını bitirememek ![]() Lafı (sözü) çevirmek: Konuşmasının sakıncalı bir biçim aldığını fark edince söze başka biryön vermek, başka konuya geçmek ![]() ![]() Lafını (sözünü) etmek: Bir şey üzerinde konuşmak ![]() Lafını (sözünü) bilmek: Tutarlı ve mantıklı konuşmak, sakıncalı olmayan ve birini kırmayan sözler söylemek, saygılı ve yerinde konuşmak ![]() ![]() Laf işitmek: Birisi tarafından paylanmak, azarlanmak,”Çabuk ol, senin yüzünden laf işiteceğiz öğretmenden ![]() Laf olsun diye: Rastgele, belli bir amaç gütmeden ![]() ![]() Laf (söz) taşımak: Aralarını açmak maksadıyla birinin bir kimse hakkında söylediği hoş olmayan sözlerini o kimseye ulaştırmak, söz getirip götürmek ![]() ![]() Laf (söz) yetiştirmek: Bir söze karşılık vermekte gecikmemek, durmadan konuşmak ![]() Laf (söz) yok: “Kusursuz, eksiksiz, eleştirilecek bir yanı dahi yok” anlamında kullanılır ![]() ![]() Lâhavle çekmek: Sıkıntıyı, öfkeyi gidermek, sabır telkin etmek için “Lâhavle” ile başlayan duayıokumak ![]() ![]() Lamı cimi yok: “Hiçbir bahane, itiraz, mazeret, duraksama, karşı gelme yok” anlamında kullanılır ![]() Lastikli söz: Değişik mânâlara gelen söz ![]() Leb demeden leblebiyi anlamak: Daha sözün başında ne demek istediğini anlamak, anlayışlı ve kavrayışlı olmak ![]() Leke sürmek: Suç yüklemek, birinin onurunu sarsacak biçimde iftirada bulunmak ![]() ![]() Leşini çıkarmak: Çok feci dövmek ![]() ![]() Leşini sermek: Öldürmek ![]() Leyleğin yuvadan attığı yavru: Yakınlarından ilgi görmeyen, çevresinin uzaklaştırdığı kimse ![]() Lokma ağzında büyümek: Herhangi bir sebepten, acı ya da üzüntüden dolayı lokmasını yutamamak, yiyememek ![]() ![]() Lokmasını saymak: Birinin ne kadar yediğine bakmak, çok yiyeceğinden korkmak ![]() Lök gibi oturmak: Bir yere bütün ağırlığıyla çökmek, oturup kalmak ![]() ![]() Lügat paralamak: Anlaşılmaz, süslü, parlak, ağdalı, konuşma dilinde geçmeyen kelimelerle konuşmak ![]() ![]() Lüpe konmak: Değerli bir şeyi bedavadan, emek sarf etmeden ele geçirmek ![]() |
![]() |
![]() |
|