|  | New York'ta Türk Sineması Paneli |  | 
|  08-15-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   New York'ta Türk Sineması Paneli* ABDnin New York kentinde, Türk Sineması konulu panel düzenlendi   New Yorkta, Televizyon ve Sinema Yapımcıları Birliği (TESİYAB) tarafından düzenlenen 3 günlük Türk Filmleri Festivalinin kapanış programı olarak düzenlenen panelde, festival için kentte bulunan oyuncular Şener Şen, Hülya Koçyiğit ve Özgü Namal, yapımcılar Mine ve Ömer Vargı, yönetmen Çağan Irmak, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül, Amerikalı film yapımcısı Barry Brown ve film dağıtımcısı Marc Lipsky konuştu   New York Türk Filmleri Festivalinin kurucusu ve direktörü olan yönetmen Mevlüt Akkayanın yönettiği panelde, Türk sinemasının geçmişten bugüne yaşadığı gelişme ve ABD pazarına girebilmesi konuları ele alındı   Festivalin, Amerikalı film yapımcıları ile işbirliği imkanlarını araştırmak için Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle düzenlendiğini anlatan Mine Vargı, yapımcı olarak, hayallerinin, festivallerde yer almak dışında, ABDdeki dağıtım ağına girebilmek olduğunu söyledi  Başkanı olduğu TESİYAB olarak ise, endüstrinin Türk filmlerine ilgisini görmek amacıyla bu festivali düzenlediklerini belirtti   Türk sinemasının geçirdiği değişimle ilgili olarak konuşan Şener Şen, Türk sinemasının yetmişli yıllarda Hollywood ve Bollywood gibi çok üretken, ancak kendi içinde dönen bir işleyiş olduğunu, sektör haline gelemediğini son yıllarda da yapılan film sayısının yılda 40-50 filme düşmesi sebebiyle Türkiyede bir film sektörü olduğundan bahsetmenin doğru olmayacağını söyledi   Teknolojik gelişme ile filmlerdeki kalitenin arttığını ifade eden Şen, 'ancak hem dünya hem de Türk sinemasının tek sorunu, senaryo, ruh, yaratıcılık eksikliğidir' diye konuştu   Hülya Koçyiğit ise, 'çok film yaptığımız yıllarda halimizden çok memnunduk  Kısıtlı teknoloji ile çalışıyorduk ama halkın ilgisi çoktu  Az parayla büyük işler yapmaya çalışıyorduk, ama sadece kendimiz seyrediyorduk  O yıllarda kimse sinemayı bilerek yapmıyordu, şimdi ise eğitimli gençlerimiz var  Şimdi hikayelerimizi dünyaya anlatmak istiyoruz  ' dedi   Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül, Bakanlık olarak dünya sinemasının yapımcılarını Türkiyede film çekmeye teşvik etmeyi ve Türkiyede büyük stüdyolar kurulmasını sağlamayı hedeflediklerini anlattı  Gül, bir eğlence sektörü olduğu kadar ülkeler arasında etkileşim, iletişim ve tanıtım aracı olan sinemayı hem film hem de festivaller bazında desteklemeye devam edeceklerini söyledi   Özgü Namal ise, kendi jenerasyonu içinde, çok güzel projelerde yer almasının kendisi için büyük şans olduğunu belirtti  'gizli kalmış bir ülke olan Türkiyeyi ve gizli kalmış bir sinema olan Türk sinemasını uluslararası festivallerde tanıtmayı amaçlıyoruz  Hollywood filmlerinde oynamak gibi bir hedefimiz yok, kendi yapımcı, yönetmen ve oyuncularımızla adımızı dünyaya duyurmak amacındayız' dedi   Çağan Irmak, Türk sinemasının en büyük problemini, 'ana dalga (main stream) sinema kanadının çok az oluşu' olarak gördüğünü dile getirdi  Türkiyede ya son derece kişisel ya da tamamen ticari filmler yapıldığına dikkat çeken Irmak, halkla buluşan filmlerin sayısının az olmasının Türk sinemasına çok şey kaybettirdiğinin altını çizdi  Irmak, 'film kalpten geldiği zaman, sizin duygularınızı anlattığı zaman dünyada başka bir desteğe gerek kalmadan sesini duyurur' diye konuştu   Kaynak: intersinema  com | 
|   | 
|  | 
|  |