Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye > Marmara Bölgesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
balıkesir, gezgin, gözüyle

Gezgin Gözüyle Balıkesir

Eski 08-14-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gezgin Gözüyle Balıkesir





Balikesir ili, Ankara ve İstanbul'u İzmir'e bağlayan karayolu üzerinde bir transit merkezi durumundadır Bursa-Ankara-İstanbul, İzmir ve Çanakkale illerine düzgün asfalt yollarla bağlıdır Ayrıca İstanbul üzerinden feribot ve deniz otobüsü ile ulaşılabildiği gibi, Körfez Havaalanı ve Balıkesir Havaalanının hizmete girmesiyle İstanbul havayolu bağlantısı da bulunmaktadır Marmara ve Ege Denizi' ne kıyıları olması nedeniyle, zengin bir potansiyele sahiptir Ege kıyılarında ( Alibey Adası, Sarımsaklı) - Burhaniye (Ören) - Edremit ( Akçay, Altınoluk ), Marmara kıyılarında ise Gönen (Denizkent)" Bandırma, Erdek ve Marmara (Avşa, Türkeli) turizme hareketlilik kazandıran yörelerdir Ayrıca, kaplıcalar, Kuşcenneti Milli Parkı, Kaz Dağları ve Kapıdağ bölgesi turizmine çeşitlilik kazandırmaktadır

KAPLICALAR:Balıkesir ili termal kaynak bakımından dünyanın radyoaktivite oranı en yüksek şifalı sularına sahiptir Edremit Körfezi'nin kuzeyinde bulunan Kaz Dağları tabiat güzellikleri, tarihi güzellikleri, tarihi değeri, manzara seyri, fauna-flora zenginliği ve bol su kaynakları ile büyük bir değere sahiptir Kaz Dağları'nda, Balıkesir merkezine uzaklığı 125 km uzunluğu 30 km olan Şahinderesi Kanyonu Jeep Safari veya Off-road için uygun mekanlardır Ayrıca uluslararası alanda popüler hale gelen ve ülkemizde de giderek ilgi görmeye başlayan Yamaç Paraşütü'nün burada yapılma imkanı vardır Kapıdağ (Erdek), Alaçam Yaylası (Dursunbey), Hisartepe (Bigadiç), Hanlar Yaylası (Edremit), Madra Dağı (İvrindi), Sındırgı Kertil ve Sıdan Yaylaları dağcılık ve trekking parkurlarıdır




PAMUKÇU KAPLICALARI: Balıkesir'e 18 km İzmir karayoluna ise 3 km uzaklıktadır Kimyasal değerlendirmelere göre su sülfat klorürlü bir nitelik taşımaktadır Kışın 50-55'C olan su sıcaklığı yaz aylarında artmaktadır Cilt hastalıklarına, içildiğinde mide rahatsızlıklarına, romatizmal hastalıklara, kadın hastalıklarına, üst solunum yollarının kateral rahatsızlıklarına iyi gelmektedir Pamukçu kaplıcalarında 60 odalı bir tesis bulunmakta ve Pamukçu Belediye Başkanlığı tarafından işletilmektedir

BALPAŞ TERMAL TESİSLERİ: Balıkesir'e 10 km uzaklıkta, İzmir karayoluna 500 m uzaklıktadır İnşaatı devam etmekte olan tesis, 3 yıldızlı Turizm Yatırımı Belgesi' ne sahip olup 193 yatak kapasitelidir İnşaatı tamamlandığında otelin banyolarında termal su ve özel havalandırma sistemi, Kür merkezinde ise özel banyoları, fizik tedavi birimleri, sualtı masajları, Türk hamamı, jimnastik salonu, çamur kürü, doktor ve hemşire odaları ile laboratuarları bulunacaktır Su, Pamukçu Kaplıca suyu özelliklerini taşıdığından aynı hastalıkların tedavisinde kullanılabilecektir

GÖNEN KAPLICALARI: Gönen ilçesindeki kaplıcanın çok eski bir tarihi vardır Kaplıca Mısırlılar, Romalılar ve Bizanslılar zamanında işletilmiştir Yörede yapılan kazılarda çıkarılan termalizmle ilgili tarihi eserler Gönen Açık Hava Müzesi'nde bulunmaktadır Doğa kaplıca sularına 275 metre derinlikte kaptaj yapmış, atmosfer sularından ayırmıştır Bu nedenle kaplıca suyu dünyada çok az rastlanır bir biçimde saf, temiz ve özelliklerini yitirmeden kalmıştır Suyun sıcaklığı 73oC olup, hem banyo hem de içilmek suretiyle yararlanılmaktadır Su buharının solunması müzmin üst ve alt solunum yolları iltihaplarının, mineralli suyun içilmesi, mide ve 12 parmak ülseri, hazımsızlık, safra kesesi tembelliği, kalın bağırsak spazmlarının; banyo uygulamaları her çeşit romatizma, kireçlenme, ruhsal sıkıntılara bağlı ağrı ve huzursuzlukların, kadın hastalıklarının tedavisinde, karın ameliyatları veya ortopedik ameliyat sonrası nekahat dönemlerinde yararlı olmaktadır Kaplıca 12 ay açık olup vasıflı konaklama imkanına sahiptir

GÖNEN DAĞ ILICASI (EKŞİDERE GENÇLİK İÇMESİ): Ekşidere Gençlik İçmesi Gönen ilçesine 13 km uzaklıktaki dağ ılıcasının 100 m İlerisindedir Gençlik suyu sülfat klorürlü, sodyum kalsiyum ve oligometeliktir Suyun içinde en fazla radyoaktif olması gençlik suyu denmesine sebep olmuştur Ilıcada banyo yapılmakla beraber içme suyu olarak da kullanılmaktadır Dağ ılıcası 220 yatak kapasitelidir

EDREMİT-GÜRE KAPLICASI: Edremit ilçesine bağlı Güre Beldesi sınırları içerisindedir Kaplıca mahallinin denizden yüksekliği 3 m olup denizden uzaklığı 300 m civarındadır Edremit' e 12 km, Akçay' a ise 3 km uzaklıktaki kaplıca sağlık ve dinlenme yeridirKaplıcanın orijinal bölümlerinde ilkçağ Roma hamamı özelliklerini taşıdığı görülmektedir Suyun sıcaklığı 64 'C olup, romatizma, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları, guatr, kireçlenme, sedef, böbrek taşı ve kumları ile karaciğer hastalıklarına iyi gelmektedir Afrodit Termal Tesisleri 85 yatak kapasiteli olup kara ve hava yolu ile ulaşım sağlanmaktadır

EDREMİT- DERMAN KAPLICASI: Edremit ilçesine 35 km uzaklıkta olan kaplıca tesisinde 21 adet küvetli odada banyo imkânı mevcuttur Kaplıca suyu çeşitli kadın hastalıklarına, romatizmaya ve içilmek suretiyle böbrek taşı rahatsızlıklarına iyi gelmektedir

BALYA - ILICA KAPLICASI : Balıkesir Bandırma yolunun 13 km' sinden Şamlı'ya ayrılan yola 22 km uzaklıktadır Yörede bulunan Turizm Bakanlığından Turizm İşletme Belgeli Turistik Şifa Otel 120 yatak kapasiteli olup kaplıca suyu romatizma, siyatik, kireçlenme ve bazı cilt hastalıklarına iyi gelmektedir



BİGADİÇ- HİSARKÖY KAPLICASI :

SINDIRGI- HİSARALAN KAPLICASI : Kaplıca Sındırgı ilçesine 20 km, Sındırgı -Simav asfaltına 500 m uzaklıktadır Su sodyumbikarbonatlı maden suyudur Kaynaktan 104 'C ile çıkmaktadır Romatizma, nevroloji, nevrit ve kadın hastalıklarına iyi gelmektedir Hisaralan kaplıcası ile çevresindeki pansiyonlarda konaklama imkanı bulunmaktadır

SINDIRGI-EMENDERE KAPLICASI: Sındırgı ilçesine 8 km uzaklıktaki Ilıca Köyü'ndedir Suyun sıcaklığı 36oC'dir 916 eman radyoaktivite tespit edilmiştir Gut hastalarına, böbrek taşlarına, cilt ve mide hastalıklarına iyi gelmektedir Kaplıcada banyo imkanı mevcuttur

SUSURLUK-KEPEKLER KAPLICASI: Susurluk-Bandırma asfaltı üzerinde, Susurluk ilçesine 20 km uzaklıkta Ilıca Boğazı köyündedir Kaplıcadan su ve çamur banyosu olarak yararlanılmaktadır 55'C sıcaklığında hafif kükürt kokulu tabii lezzetli bir sudur Banyo tedavisi, romatizma, kireçlenme, nevralji, nevrit, polinevrit, felçler ve kadın hastalıklarına, çamur tedavisi ise bütün romatizma çeşitlerine çocuk felci ve kırık çıkıktan sonraki hareketsizliklerde, kadın hastalıklarında tavsiye edilmektedir Sezon olarak kabul edilen Haziran-Temmuz ve Ağustos aylarında Kepekler Kaplıcası'nda konaklama ve banyo imkânı bulunmaktadır

SUSURLUK-ACI MADENSUYU: Susurluk ilçesine 10 km mesafede Dereköy hudutları içindedir Su, 18 'C sıcaklığında olup içilmek suretiyle mide, bağırsak hastalıklarına ve hazımsızlığa iyi gelmektedir

DAĞ TURİZMİ: Edremit Körfezi'nin kuzeyinde bulunan Kaz Dağları tabiat güzellikleri, tarihi güzellikleri, tarihi değeri, manzara seyri, fauna-flora zenginliği ve bol su kaynakları ile büyük bir değere sahiptir Kaz Dağları'nda, Balıkesir merkezine uzaklığı 125 km uzunluğu 30 km olan Şahinderesi Kanyonu Jeep Safari veya Off-road için uygun mekanlardır Ayrıca uluslararası alanda popüler hale gelen ve ülkemizde de giderek ilgi görmeye başlayan Yamaç Paraşütü'nün burada yapılma imkanı vardır Kapıdağ (Erdek), Alaçam Yaylası (Dursunbey), Hisartepe (Bigadiç), Hanlar Yaylası (Edremit), Madra Dağı (İvrindi), Sındırgı Kertil ve Sıdan Yaylaları dağcılık ve trekking parkurlarıdır

AV TURİZMİ: Kazdağları ve Alaçam Bölgesi'nde kara, Ege ve Marmara kıyılarında balıkçılık, Manyas Gölü'nde tatlı su avcılığı yapılır Ayvalık: Deniz ürünlerinden mercan, çipura, karagöz, barbun, sardalye, papaline, kalamar, supya, ıstakoz, midye, karadiken, kıllı midye türü, Türkiye'de sadece Ayvalık'taki Çamlık ve Kumru Köyü'nde üretilmektedir Bunun yanında kara avcılığı olarak; yaban domuzu, karatavuk, bıldırcın, tavşan, tahtalı çulluk, ördek, kaz avı yapılır Edremit: Özellikle Kazdağları ve Şahinderesi Mevkii avcıların dikkatini çeken yerlerdir Bıldırcın, kınalı keklik, yaban ördeği, yaban kazı, domuz, tilki, tavşan, çakal, ayı, geyik avı yapılır Altınoluk, ılıca ve Akçay yöresinde balıkçılık yapılır Erdek: Kapıdağ Yarımadası'nda yaban domuzu avlanabilir Cevizli deresi Alabalık üretme alanı olarak tefrik edilmiştir Burhaniye: Kınalı keklik, bıldırcın, tavşan avı ile il çeye 42 km mesafedeki Gökçedağ düzü avcılar için en uygun mekanlardır Havran: Çınarlıhan sularında alabalık yetiştiriciliği yapılmaktadır Sındırgı: Ilçe kara ve su avcılığı bakımından zengin bir potansiyele sahiptir Dağlardaki tavşan, tilki, keklik, domuz avı Çaygören Barajı'nda sazan ve ördek avcılığı yapılır



PLAJLAR: Değirmen Boğazı: Balıkesir'e 10 km uzaklıkta olup, Balıkesir-Bursa karayolu üzerinde orman içinde bir piknik ve dinlenme yeridir Çamlık: Şehrin kenarında şehre hakim bir tepedir Çam ağaçlarıyla kaplıdır Kuvai-Milliye Müzesi: Anafartalar Caddesi'ndedir

AYVALIK İLÇESİ : Saatli Camii: İlçe merkezinde İsmetpaşa Mahallesi'nde yerli Rumlar tarafından kilise olarak yapılmış, 1928'den sonra camiye dönüştürülmüştür Taksiyarhis Kilisesi: İlçe merkezindedir İsa Peygamberin doğumundan ölümüne kadar geçen hayatını tasvir eden balık derisi üzerine yağlı boya ile yapılmış tablolar, ikonalar ve tavan süslemeleri130 yıllık geçmişe sahiptir

AYA NİKOLA KİLİSESİ: Alibey Adası'ndadır Tevrat ve İncil'den alınan dini konuların işlendiği fresklerle süslenmiştir Ayrıca; Alibey Camii, Çınarlı Camii, Yeni Cami, Biberli Cami, Hamidiye Cami ve ilçe merkezindeki eski evler görülmeye değerdir

ÇAMLIK: Şehrin hemen kenarında şehre hakim bir tepedir Çamlarla kaplı tepede kır gazinoları bulunmaktadır

ŞEYTAN SOFRASI: Çam ormanları ile kaplı, Ayvalık Adaları'na hakim yüksek bir tepedir Özellikle güneşin batışı izlenmeye değerdir Bir lokantası bulunmaktadır

ALİBEY ADASI: İlçeye 8 km uzaklıkta Doğası ve tarihi mekanlarıyla ünlü olan adada deniz ürünleriyle hizmet veren lokantalar bulunmaktadır Tımarhane Adası: Sarımsaklı Yarımadası'nın ucundaki adada eski bir psikoterapi merkezi bulunmaktaydı

BALYA İLÇESİ: Müstecap Çamlığı ilçeye 7 km mesafede mesire yeridir

BANDIRMA İLÇESİ: MÖ 8-10 asırlarında Kyzik ile aynı anda kurulmuştur İlçede Haydar Çavuş Camii, Ulu Cami, Kültür Merkezi gibi tarihi yapılar bulunmaktadır Kuşcenneti Milli Parkı: Kuşcenneti Milli Parkı, Kuş Gölü'nün Kuzeydoğu kıyılarında bir yarımada şeklinde olup, Bandırma -Balıkesir karayolunun 15km'sinde güneye sapan 3 km'lik bir yolla ulaşılır 1938 yılında İÜ Fen Fakültesi Zooloji Enstitüsü Direktörü Prof Dr Curt Kosswing tarafından keşfedilmiş, 1952 yılında İU Hidrobiyoloji Enstitüsü'nün bir İstasyonu rada kurulmuştur Sonra daha etkin korumayı sağlamak amacıyla 1959 yılında Orman Genel Müdürlüğü'ne bağlanmış ve Milli Park statüsüne kavuşmuştur 66 kuş türü her yıl parkta kuluçka, 21 tür de bazen kuluçka topluluğuna katılmaktadır Milli Park'ta yeni bir müze ve hizmet binası yapılmıştır Tanıtım vitrinleri vardır Gözetleme kulesi ziyaretçilere hizmet ermektedir Milli park içerisinde geceleme tesisi bulunmaktadır Ayrıca Kuşcenneti'ne 1 km uzaklıktaki Sığırcıatik Köyü'nde mütevazi bir pansiyon bulunmaktadır Diğer taraftan Güney Marmara'nın en büyük limanı olan Bandırma Kuşcenneti'ne sadece 18 km'dir Bunun yanı sıra 1976 tarihinde Avrupa Konseyi'nce A sınıfı Avrupa Diploması verilmiş ve sonraları bu iki kez yenilenmiştir Bandırma ilçesinde mesire yeri olarak Musakça Köyü, Çakıl Köyü, Erikli Köyü ve Çamlık (Edincik), Hürriyet Parkı, Atatürk Parkı gezilebilir



BİGADİÇ İLÇESİ: Çağış, İzmir karayolu üzerinde dinlenme yeridir

BURHANİYE İLÇESİ: İlçe orman içerisinde denize hakim manzaraları olan yerlere sahiptir İlçeye 3 km uzaklıktaki Ayaklı mevkii ve Seklik Çamlığı kaynak suları ve çam ormanlarıyla piknik ve gezinti yapmak için ideal yerler arasındadır

ERDEK İLÇESİ: Kapıdağ Yarımadası ile Anadolu'nun birleştiği yere kurulmuş olan Kyzikos antik çağın en eski ve en önemli şehir devletlerindendir MÖ 7 yy'da kurulduğu sanılmaktadır MÖ 333 yılında Makedonya egemenliğine girince büyük İskender, adayı iki köprü ile bağladı Köprülerden birinin başına bir kale yaptırdı Sonraları bu kale halk arasında Belkıs olarak günümüze kadar ulaştı Kyzikos'a Erdek üzerinden 9 km'deki Aşağı Yapıcı ve Hamamlı köyleri üzerinden gidilir Kentin güneybatısında Roma döneminde Dünyanın Yedi Harikası'ndan biri olarak kabul edilen Hadrianus Mabedi kalıntıları bulunmaktadır

GÖNEN İLÇESİ: Gönen Mozaik Müzesi: Gönen Termal Tesisleri yanındadır Üstü örtülü alandaki müzede, taban mozaiği ile çevresinde derlenmiş olan Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait taş eserleri bulunmaktadır Gönen'in mesire yerleri; şehire 21 km mesafedeki Yeşil değirmen ile 7 km mesafedeki Dereköy, 8 km mesafedeki Armutlu'dur Bu yerler doğal manzaralar yönünden olduğu kadar Dereköy mağaraları ile de ünlüdür

MARMARA İLÇESİ: Marmara Adası; Türkeli, Ekinlik, Paşalimanı Adaları'ndan oluşur İlçeye ulaşım denizyolu ile sağlanmaktadır Saraylar Köyü Açık Hava Müzesi: Bizans döneminden kalan eserlerin bulunduğu müze, Marmara'ya 25 km uzaklıktadır Agios Georgis Meryamana Manastırı: Avşa Köyü'nün 15 km güneybatısında Manastır Mevkii'ndedir



DURSUNBEY İLÇESİ: Mesire yerleri olarak; Suçıktı, Hıdırlık ve Gölcük'ün civar bölgeleri ile Refaiye, Civan Bölgesi, Adaören ve Beyel Deresi çam ağaçları içinde güzel yerlerdir Alaçam: İlçenin güneyinde 33 km uzaklıkta Alaçam Dağları üzerinde ormanların çevrelediği bir piknik yeridir Yayla Bölgesi: Geyik, karaca üretme ve yetiştirme istasyonu bulunan bir dinlenme yeridir

HAVRAN İLÇESİ: Inönü Köyü sınırları içindeki Anboğazı mevkii, mağaraları ile ünlüdür İlçeye 18 km uzaklıktaki Havran-Yenice yolu üzerinde, Çınarlıhan mesire yeri ile Kumluca mevkiindeki şelaleler görülmeye değer yerlerdir

İVRİNDİ İLÇESİ: Madra Dağı, Kvcaçay ve Dadalar Çayı mesire yerleridir

MANYAS İLÇESİ: İlçeye 40 km uzaklıktaki Soğuksu civarında eski kiliseler bulunmaktadır

SINDIRGI İLÇESİ: Kertil Sındırgı'ya 8 km uzaklıkta Sındırgı-İzmir karayolu üzerinde çam ağaçları ve su kaynakları bulunan mesire yeridir

Hisarköy Termal Tesisleri Bigadiç ilçesinin 18 km doğusunda yemyeşil bir doğa içinde bulunmakta olup 48 yatak kapasitelidir Kaynak sularının sıcaklığı 50-95 'C arasında değişiklik göstermektedir Kaplıca suyu romatizma, kireçlenme, siyatik, egzanıa, kadın hastalıkları ve böbrek hastalıkları başta olmak üzere bir çok rahatsızlıklar üzerinde olumlu etkiler yaratmaktadır

Bir Gezginin Gözünden Balıkesir

Kazdaği’nın eteğinde ki köylerden biri de Kavurmacılar köyü’dürEfsanenin kahramanı „Sarıkız“ Senem’inde ailesi ile birlikte yüzyıllar önce burada yaşadığı ileri sürülmektedirSarıkız’ın babası Molla Ahmet,köyün ileri gelenlerinden,varlıklı ailelerinden sayılırGeçimlerini tarım ve hayvancılıkla sağlarlarDavarlarla ilgilenmek için ,bir de Osman isminde çobanları vardırMolla Ahmet Senem’i Çul Mehmet’in oğlu Ahmet’e kızının rızası olmadan nişanlar, nişanlamasına da Senem çoban Osman’a sevdalıdırBir birlerini delicesine sevmektedirlerBunların sevdası köylüler için uzun kış gecelerinin dedi kodusu olmuşturZamanla bu sevdayı küçümseyen bazı köylüler nasıl olur da bir çoban parçasi köyün en güzel kızı na sevdalanır diyerekten dedi koduların dozunu artırırlarSenem’in namusu köylülerden sorulur olmuşturHer tarafta senem’le Osman’ın sevgileri,konuşulup olmadık dedikodular üretilirken; bu durum,Molla Ahmet ve hanımı Pembe hanımın da canını üzmektedirBir an önce dünürleri çul Mehmetle konuşup ;düğün dernek kurup dedi kodulardan kurtulmak isterlerKarşılıklı konuşmalar ,akrabaların baskısı sonucu düğün tarihi olarak bir Kurban Bayrama’mı sonrasi belirlenmiş Okuntular (Davetiye) dağitilmiştir
Molla Ahmet en azından düğüne kadar anlatılanlardan kurtulmak için Senem’i eve kapatırIki sevdalının arasındakı bağlantıyı evin küçük kızı Sevgi sağlarKurban Bayramı ardında düğün günü gelip çatmıştıKöyde herkes eğleniyor,sadece tüm olanları kızından öğrenen Pembe kadın ,küçük kardeş Sevgi ve en önemlisi Senem yaş tutmaktaydılar

Senem,Osman’ın boş durmadığına gelip onu bu ölümden beter düğün ve evlilk hazırlıklarından kurtaracağına inanıyorduKardeşi Sevgi ile böylesi haberler göndermiştiFakat çoban Osman düğün kalabalığından davarların yanından köye gelemiyorduSevgi ile Senem’ i, Gelin Kaya’sında bekledığını haber saldıDüğünün son günüydü,gelin alayı Mollaların evine gelini almaya gelmiştiKız evi tüm hazırlıkları bitirmiş,Senem inde umutları tükenmek üzereydiAğlaya sızlaya beyaz bir ata bindirirler Senem’iKöyün etrafını turlarlar düğün halayı ile birlikte Senem her an Osman’ın gelip kendini kurtaracağına inanırTüm beklentileri boşunadırÇünkü artık ,gerdek gecesi için,Çul Oglu Ahmet’lerin evine getirilmiştirOdasın da yalnız kalmayı son fırsat bılırGelinliği ile birlikte camdan atlayıp birden ormana dalar Kimseler görmemişti Senem kızın kaçtığınıBir yanda yakalanma korkusu öbür tarafta Tek sevdiği Osmanı na kavuşma heyecanı ile kısa süre içersinde Gelin Kayası’na ulaşırOsman’ı orada beklemektedirDoyası ya sarılırlır bir birlerine Özlem giderirler

Namaza giden damat ve akrabaları döndüklerinde, duyduklarına inanamazlarGelin kaçmıştırSorarlar soruştururlar koca köylü Senemi aramak için yollara dökülürOsman’la Senem’i Gelin Kayasi’nın ininde yakalarlar

Molla Ahmet inanamaz gördüklerine;’’Aman allahım der benim namisimi şerefimi ayaklar altına aldın dinsiz imansız şıllık diye bağırır’’Tüm suçlamaları sessizce dinleyen Senem;’’Namısımızı kirletecek onu ayaklar altına alacak ne yaptım ki buba?’’der’’Çoban Osman’ı sevdimse temiz bir aşkla sevdimOnun kadını olmak üzere sevdimGönlümün istediğini sevmek suçmu?Günahmı ?’’ diye sorar, sormasına ama tartaklanmaktan kurtulamaz Maddi ve manevi işkenceler uygulayarak köye getirirler her ikisinideKöye dönüş yolunda nasıl bir ceza uygulanacağını tartışır köylülerCezalar ağırdırÖlüm!Fakat son kararı ,kendi ve köyün namusunu temizlemeyi baba Molla Ahmet’te bırakırlarBaba ve Anne Pembe hanım toplum baskısından bunalmişlardır Artık bu baskıdan kurtulmanın tek caresi öz kızlarindan kurtulmaktırNasıl olacaktır bu?Onlarda bir anda karar veremezÖz evlatlarına kıyamazlar

Sonrası baba kızı Senem’i Ida Dağı’nin korkunç vadisi Ayıi Deresine getirir Beraberinde getirdiği ve Heybesinde duran kazları çıkartırÜç adet kazdan birini kesen Molla Ahmet;çıkan kanla Senem’in elbiselerini kana bularKorkunç vadide kızını vahşi hayvanların arasınada bırakip;kanlı elbiseler elinde,katırına binip geldiği gibi köyüne dönerKöylü merak içersinde Senem’in babasını beklerken,aynı zamanda da çoban Osman’a işkence uygulamaktadırlarMolla Ahmet Senem’in Kanlı elbiselerini sallaya sallaya köy meydanına gelirken toplumsal baskının verdiği rahatsızlıktan kurtulmanın huzuru(!)ile köylüleri selamlarKöylü artık rahattır!Fakat görevlerinin bitmediğine inanırlarÇoban Osman’ı kötürüm bırakıncaya kadar döverlerSenemin kanlı elbiselerini ona gösterirler,çildırmasına ve intihar edip ölmesine sebep olurlar

Senem’in Ida Daği’ndaki hayatı ilk günlerde bir hayli sıkıntılı geçerDaha sonraları başta kazları olmak üzere, zamanla vahşi hayvanlara,dağ hayatına alışır onlarla arkadaş olurBarınmasına ve beslenmesine ayılar yadımcı olurAradan günler, haftalar,aylar geçerHavalar ısınınca kazları ile Ida dağının doruklarına çıkıp oradan Yemyeşil doğayı masmavi Edremit Körfezini seyrederBahar ve yaz ayların da Sarıkız doğaya uyum sağlamakta güçlük çekmezDostluk kurduğu kazların,ayıların sayısı artmıştır Kurtlar, çakallar, sırtlanlar, tilkiler, kirpiler, geyikler, tavşanlar Sarıkızın dostları olmuşlardırSarıkız istediği an,İda Dağının bütün hayvanlarını toplar, Ida Dağının eteklerin deki köylülerin arazilerine ve davarlarına kesinlikle dokunmamalarını söylerdiOnlarda hiç köylülere zarar vermiyorlardıKöylüleri de yaban hayvanlarını avlamamaları yönünde uyarma gereğı duyan Sarıkız sayesinde, karşılıklı dostluklar kurulurBarış havasında yaşam sürerTanrının bereketi Ida Daği’nın eteklerindeki Yörük ve Türkmen köylerinin üzerine yağmıstırBolluk ve bereketin getirdiği mutluluğu Sarıkızın varlığına yoran köylüler ;onun bereketinden mahrum olmamak için emrinde olduklarını her zaman söyleyıp dua ediyorlardıTanrının ona bir güç bahsettiğine inanıyorlardı

vahşi hayvanları, çevresindeki insanları ona bağlayan güç Tanrının her kuluna vermediği ,nasip etmediği ermişlik gücüydüCahil insanların günahkar olarak suçlayip ölüme mahkum ettikleri,fakat tertemiz kalbine bakarak cezayı hiç uygun görmeyen her şeyin yaratıcısı Tanrı’nın ona bahsettiği ermişlik gücüArtık çevrenin iylik meleği olmuş fakir fukaranın yardımına koşuyor açları doyuruyor ,hastalara sifa dağitiyorduHayvanlari seviyor ,insanları seviyor tabiatı seviyordu

Uzun bir aradan sonra haçtan dönen Baba Mola Ahmet Efendi,yine kızı hakkında konuşulduğunu fark ederBu kez farklıdır konuşulanlarKızının ermişliğinden,herşeyden önce yaşadığından söz edilmektedir tüm bu anlatılanları can kulağı ile dinler ve kızının yaşadığını öğrenirBunca yil dağda genç bir kız yapa yalnız nasıl yasayabilir?Yirtıcı hayvanlar dan ,açlıktan,dağdaki havanın sertliğinden,soğuktan nasıl zarar görmeden yaşayabilir diyerek kendi kendine sorarInanmasi güç olmasına rağmen, kızını Kazdağı’nda aramaya çikarGünlerce her yerde arar bulamazHer gün yüce Allaha dua ederek kızını dünya gözü ile bir kez görmek ,günahlarını bayılamasını isterYaşlılığının da verdiği yorgunluktan bitkin düşer ve uykuya dalarBu esnada gözlerinin önünde, beyazlar içinde bir kiz görürRüyamı gerçekmi olduğuna inanamazGördüğü kendi kızıdırSarıkız babasının ellerinden özlemle öper Sarıkız anasını ,kardeşini,herşeyden önce Osman’in akibetini sorarOldukca yorgun olan baba bitkin dirÖlümün uzak olmadığını anlarNamaz kılmak isteyen baba,kızından su isterKızı elini kilometrelerce uzaklıktakı denizden kabını doldurur;babasına uzatırBaba su ile elini yıkar,ağzını çalkalarken yüzünü buruştururBunun farkına varan Sarıkız bu kez elindeki kapla elini dağlara dogru uzatırIçi buz gibi su dolu kapla, babasının abtest almasına yardımcı olurBaba tüm gelişmelerden oldukca etkilenmiştirNihayet o da kızının masumiyetine,Tanriya yakınlığına inanmıştırAnnesının ve kardeşının iyliğinden söz edip selamlarını getirdiğini söylerKızının üzülmesini istemediğinden Osman’dan bahsetmek istemezSarıkızın israrlari üzerine son nefesinde Gelin Kayasıdan atlayarak intihar ettiğini söylerArdından kızının kucağında ruhunu teslimeder

Bu haber sonrasi Sarıkız’ın da dünyası yıkılmıştırSürekli ağlar, yas tutarIda Dagı’nın bütün canlı varlıkları da üzüntüsüne ortak olurlarNihayet kayalıkların tepesine çikarak Allaha yalvarmaya başlar;"Ey herşeyin yaratıcısı Ulu tanrım,Osman’ımın ölümüne sebep olanalardan ,bize sevgiyi ,aşki,mutluluğu cok görenlerden hak istiyorumOsman’nımın hakkını istiyorum"diyerek yüce Allahtan gücünü adaletini göstermesini isterDuası kabul olur ve Kavurmacılar köyü doğanın hısmına uğrarOrmandaki şukunet kaybolmuş barış bozulmuş,vahşi hayvanlar kavurmacılar köyünün arazisine davarlarına zarar verirArazi verimsizleşirKöyde bet,bereket kalmazNihayet Osman’ın intikamını aldığına inanan Sarıkız,sözünü yerine getirir ve Osman gibi kayalıklardan atlayarak intihar ederIlerleyen günlerde ,köylüler Baba ve kızın cesetlerını bulurlarSarıkız’ın cesedını dağin en yüksek noktasına,babasınınkini ise karşı tepeye gömerlerBu gün Sarıkız’ın mezarının olduğu tepeye Sarıkız Tepesı,Babasının bulunduğu mevkiye ise Babadağ tepesi denmektedirIda Daği ise Sarıkız’ın ölümünden sonra,yaşamının bir parçası halini alan,üretip coğalttığı kazlardan esinlenerek Kazdagı adını almıştır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.