Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
nilifer

Nilifer

Eski 08-13-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Nilifer




Gülünce bir güneş gibiydin İnsanın yüzünden hüzün ve keder kışını def eder, yalancı olmayan bahara müptela ederdin Yüzün çamurla güzelleşse de muhteşem, gözyaşların güz yağmurlarından farksızdı





Hakkı ve adaleti anlatmayanlara kızmıştın “Adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun” sözüyle beraber, anlamayanlara ağlamayı önerdiğinde sana gülmüşlerdi Yüreğinde yaz yangınlarından kalma bir hüzün vardı Celladın ipini çekmiştin hoyratçaSeni en son orada görmüştü aşıklarHer yıl sanki yeniden merhaba der gibiydin ilmiğe





“Görev öğretilmekten çok sevdirilmeli” derdin İlişkilerin ve kişiliklerin yitirildiği bir hengâmede, ellerinde bir tutam sevgiyle gördüm seni Saçların rüzgarda savruk, yüzün acılardan elemli ama bakışların sert ve kararlıydı İlhamından faydalanamadan gitti bedevilerNe fark eder ki ateş katıksız yanar mı?





Sevgili olan güzel; itaat eden özgür; isyankar kişi köledir diye çok söyledin Gözlüklerinde ve gözlerinde kusur olup, gördükleri zarafete ihanet edenlerin kuş yemi tuzaklarına tutulmadın Boyalı istikballerinden uzak, çağdaş cehaletin fersah fersah önündeydin Sana kutsal zincir vurmaya çalışanlara gül, engellemeye çalışanlara tebessüm, yanında olmayanlara intizar gönderdin





Taşa işlenen nakış gibi ilmek ilmek nasihatlerle aydınlattın karanlığı Yaşaman suç oldu, sözlerini intihar addetti kelebekler; kozalarından çıkmadılar Her geçe baykuşlar serenat yaptı, parmaklıkların ardında Beni de al ey özgürlük sevdasıyla canlar cananı buldu Hüzün nehrinden akmaya koyuldu aşıklar Avuçlarından, sevgiden yapılmış beyaz güvercinleri uçurdular Kimileri de zeytin dalı uzatmıştı teklifsiz





“Gerekli ders alınmışsa asla pahalıya mal olmamıştır” sözünü senden duydum ilk kez Ve ilk kez seninle ağladım bu sevdanın öksüz ve yetimliğine Yok etmek, yıkmak, yakmak ve sömürmek adına, fırtınalar koparanları alkışlayan taifenin tarifinden kaçtım bundan böyle Çaresizliğimin çare olduğunu, ümitsizliğimin ümit bulduğunu, karanlıkların sabah olduğunu anladım yalnızlığımda





Ay ışığının altında kalabalıklaşan yalnızlığımızın eylemsel türküleri ısıttı, donmuş iliklerimizi İçi dolmamış kavramların, kuralların, kavgaların acısını hep sen çektin Senin sırtından geçinip zirveye çıktığını sananlar, seni çoktan unuttular “Anılar yaşlanan dimağların koltuk değnekleri” deyip, sevgine ihanet etmedin İhanet edenleri de iyi insanların intikamıyla selamlayıp, affettin





Sen bu yüce sevdanın altında cüce kalanlara kızmadın Dilinden; “o azmıştır Ona yumuşak söz söyle belki kalbi yumuşar”, “vallahi eğer yumuşak huylu olmasaydın, etrafından dağılıp giderlerdi” hazineleri saçılırdı Bir gün yine toplanacak bedenler huzurda Hesabımız, kavgamız, ayrılıklarımız oraya kalsın, ne yazar Tutun ellerimizden aramızdaki mesafe; “kurşunla kenetlenmiş binalar” kadar az ve deliksiz olsun…[/COLOR][/FONT][/SIZE]

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.