Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
diş, sağlığı, vitaminler

Diş Sağlığı Ve Vitaminler

Eski 08-13-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Diş Sağlığı Ve Vitaminler





Beslenme diş sağlığı ve güzelliği ile doğrudan ilişkilidir Bunun nedeni hem beslenmenin ağız ve diş yoluyla yapılması, hem de beslenme sayesinde hücre dokularının sağlıklı olmasına neden olan besinlerin alınmasıdır

İnsanların sağlıklı yaşamaları büyümeleri ve çoğalmaları için gerekli sentezleri organizmada yapılmayan, dışarıdan eser miktarda alınması gereken organik bileşiklere vitamin adı verilir
İnsanda vitamin eksiklikleri yetersiz alış, barsak absorbsiyonunundaki bozukluk yada alışa oranla ihtiyacın artması sonucu meydana gelmektedir

Vitaminler yağda ve suda eriyenler olarak ikiye ayrılır;
A VİTAMİNİ: Yağda erir Şalgam, ıspanak ve karnabahar gibi bitkilerin yeşil pigmentlerinde bulunur A Vitaminin eksikliği osteoblast ve odontoblast aktivitesini azaltarak kemik ve diş büyümesini yavaşladır Ağız kavitesi ve mukozasında keratinizasyon görülür Tükrük sekresyonu azalır veya tamamen ortadan kalkar


sonucunda diş etleri ve ağız mukozasında çatlamalar meydana gelir Ağız sağlığına özen gösterilmediğinde mikroorganizmalar bu çatlaklara yerleşerek enfeksiyonlara neden olur Bu nedenle ağız dokusunda meydana gelen iyileşmelerde gecikir

A Vitaminin eksikliğinde: Kollejen liflerde dejenerasyon meydana gelir ve periodontal aralık genişler Yine bu vitaminin eksikliğinde hipersementoz ve diş sürmesinde gecikme meydana gelebilir
A Vitamininin fazlalığında: Hipervitaminozunda epitelde dejenerasyon, iyileşmede gecikme, osteoporosiz, alveol kemiğinde belirgin kemik rezorbsiyonları, deride pigmentasyon, soyulmalar ve kaşıntılar, menstürasyon bozuklukları meydana gelir

D VİTAMİNİ: Kemiğin normal mineralizasyonunu sağlar Büyüme çağındaki çocuklarda, gebelerde ve emzikli kadınlarda vitamin D'nin günlük dozu 400 UI'dır Bu dozun büyük bir kısmı güneş ışınından sağlanmaktadır Vitaminin kalsuyumdan ve bağırsaktan emilimi ile hizmet verir Vitaminde kemik oluşumunda gereklidir

Vitamin D'nin eksikliğinde: Çocuklarda reşitizme, erişkinlerde osteomalezi hastalığına neden olur

E VİTAMİNİ: Soya fasulyesi, mısır, pamuk yağı, taze yeşillikler ve sebzelerde bulunur Günlük gereksinme duyulan miktar 12-12 IU'dır Yumurta ve ette de bulunur Vitamin E bir antioksidantdır Vitamin E hücre elemanları için esas olan oksidasyonu oksidasyonunun toksik ürünlerini önler E vitaminin bulunduğu durumlarda eritrositlerin hidrojen peroksid içinde hemolize olmalarına karşı dirençleri artmıştır Plasentadan vitamin E'nin geçişi sınırlıdır Bebekler süt ile yeterli düzeyde E vitamini alabilirler

E Vitaminin eksiliği: Hücre epitalinde dejerasyon meydana getirebilmektedir E vitaminin eksikliğinde çocuklarda kas gelişiminde düzensizlik meydana getirir


olan kişilerde E vitamini uygulamasının


olayını etkilemediği gözlenmiştir


VİTAMİN K: Karaciğerde protrombin yapılmasında kullanılır Yokluğunda kan ile ilgili belirtiler ortaya çıkar Normal olarak barsaklarda bulunan bakteriler tarafından sentezlenir

Vitaminin K eksikliğinde: Kanama pırtılaşma ile ilgili sorunlar ortaya çıktığından bu vitamin vücut için çok gereklidir

SUDA ÇÖZÜLEN VİTAMİNLER

PRİDOSİN (Vitamin B6): Bira mayası, karaciğer, pirinç, kepek ve buğdayda, çeşitli sebzelerde bulunur Erişkinlerde günlük gereksinme duyulan B6 vitamini 2 miligramdır PLP amino asit, karbonhidrat ve yağ asitleri metobolizmasındaki çok sayıda enzimin ko-enzimidir

Vitamin B6 eksikliğinde: Yetişkin bir kimsede çeşitli belirtiler ortaya çıkar İlk gözlenen adele güçsüzlüğü, yorgunluk ve uykuya eğilimdir Dudak, burun kıvrımlarında, göz etrafında, yanakların çevresinde alında, kulak arkasında ve ensenin aşağı kısımlarında seboreik dermatit görülür Dilde ve ağızda iltihaplar çıkar Dudak kenarında çatlaklar olur

TİAMİN (Vitamin B1): Yeşil sebzeler, balık, et, meyve ve sütte, baklagillerde ve özellikle bezelyede bulunur Yemek pişirme durumunda ısı 100 derecenin üzerine çıkarsa vitamin özelliğini yitirir Soğukta ve dondurularak saklanan yiyecekler B1 vitamini yönünden kayba uğramazlar Yetişkin bir insan günde bir miligram Tiamin'e ihtiyaç duyar Tiamin vücutta karbonhidrat metobolizması için gereklidir




Tiamin B1 eksikliğinde: Beriberi hastalığı görülür Ağızda görülen sorunlar arasında dilde yanma, tat kaybı, ağız mukozasında aşırı duyarlılık Tiamin ve öteki B1 vitaminleri insan tükrüğünde bulunan bakterilerin büyümesini inhibe eder

RİBOFLAVİN (B2 Vitamini):Süt ve et ürünleri bu vitaminin asıl kaynağıdır Isıya oldukça dayanıklıdır Yemeklerin pişirilmesi sırasında etkisini kaybetmez Güneş ışığı tarafından bozulur Erişkinler günde 1 2 miligram almalıdır Vücuttaki çeşitli metobolizmaları enzim mekanizmalarında etkili olur

Riboflovin eksikliği: Semptomları genellikle dudaklar, dil, gözler ve deride görülür Dudak kenarında iltihap meydana gelir Dil üzerinde pırtıklı ve gıranürlü bir görünüm vardır Çoğrafik dil adı ile anılır Dil üzerine yiyecek ve içeceklerin değmesi ağrı ve yanma hissi meydana getirir Bazı olgularda dil morumsu, kırmızı ya da erguvani bir renk alır

NİKOTİNİK ASİT VE MİKOTİNAMİD: Niasinin rolü riboflavinde olduğu gibi oksidasyon ve redüksiyon olaylarında anahtarlıktır NAD ve NADP bileşikleri olarak, niasin karbonhidrat ve lipid metabolizmasında mitokondrilerdeki elektron transportunun sağlayarak katılırlar

Nikotinik asit ve mikotinamid eksikliğinde: Pellegra adı verilen bir hastalık meydana geliyor Pellegra hastalığında başlıca semtomlar ağız kavitesinde rastlanır Ağız mukozasında yanma hissi, dudak ve dilin yan kısmı kırmızı ve şiştir Daha sonraki dönemlerde dilin üstü kırmızı ve şiş olarak devam eder Diş eti epitelinde de dejarasyonlar görülür


dişetleri arasındaki papillalarda ülserler tükrük bezlerinin büyümesi tükrük salgısında artış gelir Bu vitamin et, karaciğer, bira mayası ve yer fıstığı bulunur

Biotin: Bira mayası ve yumurta sarısında bulunur Vücuttaki çeşitli enzim mekanizmalarında rol alır


Vitamin B12 (Siyanokobalamin): Hayvansal orjinli gıdalar Vitamin B12 deposudur Bunlar, karaciğer ve böbrek, süt peynirdir Vitamin B12 gastrointestinal kanalda mide mukozası tarafından salgılanan protein bağlayan bir faktör (intrinsik faktör) bulunmadan uygun bir biçimde emilmezler İntrinsik faktör bir glikoprotein yapısındandır ve midenin parietel hücreleri tarafından salgılanır Pernisiyoz anemi mide mukozasındaki intrinsik faktörün eksikliği sonucunda gelişen vitamin B12 eksikliği hastalığıdır İntramüsküler vitamin B12 enjeksiyonu ile düzeltilebilir Günlük gereksinme duyulan miktar 2-5 mikrogramdır B12 vitamini yağ ve karbonhidrat metobolizmasında önemli rol oynar

Vitamin B12 eksikliğinin: Semptomları içerisine yetersiz hemotopoiesis, gastroentestinal kanal bozuklukları, uygun olmayan miyelin sentezi ve genel güçsüzlük girer Vitaminin eksikliği kemik iliği ve gastroentestinal kanaldaki hücreleri etkiler Eritroblastlar uygun şekilde bölünemezler ve megaloblastlara dönüşürler Bu da alyuvarların normal düzeylerini bozar ve anemi meydana gelir Sindirim kanalında atrofik değişiklikler görülür Spianemi meydana gelir Sindirim kanalında atrofik değişiklikler görülür Spinal korda miyelin dejenerasyonu meydana gelir Hasta takadsızlıktan, yürümedeki güçlükten şikayet eder Deride limon sarısı bir renk görülür Pernisiyöz anemide pek çok ağziçi semptomları bulunur Bunlar dilde yanma ve acımayla birlikte bulunan ve tekrarlanarak çıkan kırmızı lekelerdir Dildeki papillalar atrofiye uğramıştır Yanak, boğaz mukozasında ve dilin arka tarafında kırmızı lezyonlar vardır

Folik asit (Pterolglutamitik asit) : Folik asit karaciğer, yapraklı yeşil sebzelerde ve bira mayasında bulunur İnce barsak floryasında hazırlanır Dünya sağlık örgütü erişkin için 200 gama gram, çocuk için 50-100 gama gram, gebelik ve süt verme sırasında ise 400 gama gram dozunda alınmasını önermektedir Folik asit hücre çoğalmasında etkili rol oynar

Folik asit eksikliğinde: megaloblastik anemi tablosu meydana çıkar Ağızdaki belirtileri ise glossitis, angular şelozis ve gingivitistir Glossitis, dilde şişme, kırmızılık ile başlar bunu takiben papillalarda deskuamasyon görülür ve kırmızı bir halka ile bırırlanmış ülserler bulunur Anguler şeloziz ve gingivitis riboflavin eksikliğini anımsatır Folik asit eksikliği, yetersiz beslenme, gebelik, malabsorbsiyon sendromu ve kronik alkolizmde ortaya çıkar Ayrıca antikonvülsan ilaç alan hastalarda da bulunduğu bildirilmiştir

Askorbik Asit (Vitamin C) : Askorbik asit, turunçgiller, yeşil biber, domates, meyveler ve genellikle sebzelerde büyük miktarlarda bulunur Pişirme işlemi sırasında gıdalarda bulunan askorbik asitin yüzde 50 sinden fazlası parçalanır Günlük alınması önerilen miktar 45-80 miligramdır İnce barsaktan glikoza benzer biçimde hızlı ve kolay emilir C Vitaminin küçük bir bölümü diketoglon ve oksalik asitler gibi kıkılarak atılır Vitamin C pek çok reaksiyona katılmaktadır

Vitamin C eksikliğinde: Ortaya çıkan başlıca hastalık skorbüttür Bunun ağız içi belirtileri işlenmiş inek sütü ile beslenen ve öteki besinleri çok az alan çocuklarda, yemeği kendi hazırlayan ve ekseriya işlenmiş süt, hububat, ekmek ve çok az öteki besinleri alan bekarlarda (bekarlık hastalığı) Acayip diyetlerle midelerini dolduran psikonörtik kişilerde görülür skorbüttür hastalığı

İnsanlarda C vitamininden yoksun gıdalarla beslenildiğinde takatsızlık, iştahsızlık, büyümede durma, anemi, ateş ve infeksiyona karşı direncin düşmesi, dişetlerinde şişme ve iltihaplanma, diş kaybı, el bilek ve ayak mafsallarında şişme peteşi şeklinde kanama, kaburgalar ve kostalarda kırılmalar, mafsal içine, kas içine ve barsak içerisine kapiler fijilite nedeniyle kanamalar ortaya çıkar Soğuk algınlığına karşı C vitamininin önerilmesi uygundur Vitamin C 1 gram miktarlarında kullanıldığında diyare meydana getirebilir Aynı şekilde vitamin C idrarı asitleştirdiği için idrar yollarında oksalat taşlarının çökmesine neden olabilir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.