|
|
Konu Araçları |
anlamları, deyimler, ispartada, kullanılan |
İsparta'da Kullanılan Bazı Deyimler Ve Anlamları |
08-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsparta'da Kullanılan Bazı Deyimler Ve AnlamlarıIsparta'da Kullanılan Belli Başlı Deyimler - Isparta'da Kullanılan Belli Başlı Deyimler Ve Anlamlari Hakkinda - Isparta Sivesi Ayranı kabarmak: Öfkelenip köpürmek Baş göz olmak: Evlenmek Bir eli balda bir eli yağda: Bolluk içinde bir yaşayışı olmak Çene çalmak: Arkadaşlarıyla şundan bundan konuşup vakit geçirmek Çiçeği burnunda: Taptaze Devede kulak: Büyük bir varlıktan ya da işten çok küçük bir parça Eli kulağında: Olması, gerçekleşmesi çok yakın Eli uzun: Fırsat buldukça öteberi aşıran Gizli çıkı: Başkalarına duyurmadan, kimseye haber vermeden iş yapan kişi Iska geçmek: Üzerinde durmamak, atlamak, önem vermemek İçine kapanmak: Çevresindeki kişilerle ilişki kurmamak ve duygularını kimseye açmamak İnsan sarrafı: İnsanların iyisini, kötüsünü iyi seçen kimse İt sürüsü kadar: Pek çok gereksiz kişi bir arada Kabir suali: Çok ayrıntılı, usandırıcı sorular sormak Kof çıkmak: Bilgisiz, değersiz, işe yaramaz bir kişi olduğu anlaşılmak Laf aramızda: Söylediğim aramızda gizli kalsın Leke sürmek: Birine suç yüklemek Notunu vermek: Değeri, nasıl bir kişi olduğu üzerine bir kanıya varmak Oh çekmek: Birini üzen duruma sevinmek Ölü mevsim: İşin ve alışverişin pek az olduğu aylar Postu sermek: Kısa bir süre için gittiği yerde, sorumsuzca oturup kalmak Püsküllü belâ: Büyük sıkıntı ve zarar veren kişi ya da şey Sır küpü: Bildiği sırları hiç kimseye söylemeyen kişi Sudan ucuz: Çok ucuz, bedava gibi Şifayı bulmak: Hastalanmak, hastalığı artmak Taş atmak: Söz dokundurmak Tıraş etmek: Usandıracak kadar uzun laflar söylemek Toz olmak: Ortadan kaybolmak Ucuz atlatmak: Tehlikeli bir durumdan az bir zararla sıyrılmak Uyku bastırmak: Çok uykusu gelmek Üç aşağı beş yukarı: Yaklaşık olarak, belli bir sayıdan biraz eksik ya da biraz artık olarak Vaktini almak: Yapılması için bir süre uğraştırmak, epey bir zaman harcamasını gerektirmek Vur patlasın, çal oynasın: Elindeki avucundaki parayı zevk ve eğlencesi uğruna harcayan kişinin durumu Yağ bağlamak: 1 Semirmek 2 Üzerine kat kat biriken yağ katılaşmış olmak Yağlı müşteri: Bol paralı, çok alışveriş yapan müşteri Zevkine varmak: Güzelliğini, tadını gereği gibi duymak Zılgıt yemek: İyice azarlanmak Zihni açılmak: Daha iyi anlar ve kavrar olmak Zil zurna sarhoş: Aşırı derecede sarhoş Zora binmek: İş, zor kullanmakla sonuçlanacak bir durum almak |
|