08-10-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Samsun Bafra İlçesi
Samsun Bafra İlçesi
Bafra Samsun ilinin en büyük ilçesidir Bafra ovasında ki konumundan dolayı verimli olan toprakları ile tanılır
Bafra Karadeniz'e 20 km uzaklıkta, denizden yüksekliği 20 m olan ve Kızılırmak'ın biriktirdiği birikinti ovası üzerinde kurulmuş; bir ilçemizdir İlçe doğusunda ve kuzeyinde Karadeniz, batısında Alaçam, güneyinde Kavak ilçeleriyle çevrilmiştir Yüz ölçümü 175 000 hektar Samsun'a uzaklığı 51 km dir
Kızılırmak deltasını kaplayan Bafra ovası güneyde dağlarla çevrilidir Bunlardan en yükseği 1224 m ile Nebyan dağıdır Bu dağlar Canik Dağlarının uzantılarıdır Bafra'nın en büyük, Türkiye'nin ise en uzun akarsuyu Kızılırmak bu dağları derin bir vadi ile geçerek ovaya ulaşır Bafra ovası tamamen Kızılırmak tarafından oluşturulmuştur Irmağın denize yakın kısımlarında birçok göl oluşturmuştur Nebyan dağının etekleri ise yayla durumundadır
Kızılırmak'ın uzunluğu 1151 km'dir Sivas'taki Kızıl Dağ'dan doğar, Orta Anadolu'da geniş bir yay çizerek Bafra'dan denize dökülür En çok Nisan ve Temmuz dönemlerinde su taşır
Kızılırmak'ın denize döküldüğü yerde oluşmuş göller, ırmağın her iki yakasında da yer alır Batıdaki göl Karaboğaz, Doğudaki ise balık gölleridir Doğu yakada yer alan göllerin başlıcaları şunlardır; Dutdibi, Liman, Hayırlı, Çernek, Uzungöl, Tombul göl, İnce göl Göllerin çevresi sazlık ve bataklıktır Ancak , ormanlık alanlar da göze çarpar Ekonomik Yapısı
İlçemiz nüfusunun % 50 ye yakını, son yıllarda görülen kalkınma ve sanayileşme çabalarına rağmen, kırsal kesimde yaşamaktadır Tarım ve hayvancılık sektörü toplam istihdamın büyük bir kısmına iş alanı olma özelliğini sürdürmektedir
Şehir nüfusu da yine büyük oranda tarımsal faaliyet ile ilgili bulunmakta, dolaysı ile tarımsal üretim, toplam üretim içindeki ağırlığını korumaktadır
Tarım sektörü; temel gıda maddeleri üretimi ile beslenme sorununun çözümünde, yeterli sermaye oluşumu ile diğer sektörlerin sermaye yapılarının oluşmasında, tarımsal ürünlere dayalı diğer sanayi kollarına hammadde temininde, yurt dışına ihracat imkanı ile döviz girdisi teminine, ilgili olduğu tarım alet- makineleri, ilaç sanayisinin gelişmesinde ve yurt içindeki bölgeler arası kalkınmışlık farklarının ortadan kaldırmasında önemli fonksiyonları üstlenmiş ana üretim sektörlerden biridir
Ülkemiz tarım ülkesi olarak bilinmesine rağmen, son zamanlarda görülen yoğun ve bilinçsiz tarımsal üretim uygulamaları, veraset yoluyla toprağın parçalanması gibi sebeplerle bu özelliğini kaybetmekte ve bazı tarımsal ürünleri ithal etmektedir İlçemizde çiftçi ailelerin kullandığı toprak büyüklüğü genellikle küçük aile işletmesi ölçüsünde olup, ortalama 1-50 dekar arasındadır bu arazi ölçeğine sahip çiftçi sayısı, toplam aile sayısının %90 ı oluşturmaktadır Bu kişilerin sahip oldukları arazi miktarları toplam tarım arazisinin % 65 ı dır
İlçede hakim rüzgarlar genellikle mevsimlere göre farklılıklar gösterir Yaz mevsiminde Karadeniz Bölgesinde mevzii yüksek basınç, Anadolu'da ise mevzii bir alçak basınç merkezi meydana gelir Dolayısıyla Karadeniz'den antisiklon merkezine doğru akan rüzgarlar oluşur, ve bunlar Kuzey-Doğu ve Kuzey-Batı rüzgarlarıdır Kış mevsiminde ise geçici alçak basınç merkezlerini etkisi altındadır İlçede güney-batı ve Güney yönlerinden esen kuru ve sıcak rüzgarlar, ilçede bulunanan nemi azaltırlar
İlçenin nisbi nem ortalaması % 73'dür Özellikle Nisan ve Mayıs aylarında bu rakam ortalama % 77-79'a ulaşır Aralık ayında ise % 65'e düşer İlçenin mutlak nemi ise yılda ortalama 5 0 gramdır Mutlak nem sıcaklıkla doğru orantılı olduğundan yaz aylarında en yüksek değeri bulur
İlçeye en fazla yağış Kasım ayında, en az yağış ise Mayıs ayında düşer Yıllık ortalama yağış miktarı 700 mm civarındadır Yağışlı gün sayısı ortalama 100 dolayındadır
İlçenin tarihi M Ö 5000 yıllarına kadar uzanmaktadır İkiztepe ören yerinde yapılan araştırmalarda Kalkolitik Döneme (M Ö 5000-4000) ait yerleşmelerin izine rastlanmıştır İkiztepe ören yerinde İ Ö 4000 yıllarından İ Ö 1700 yıllarına kadar 2300 yıl boyunca sürekli yerleşim yapıldığı anlaşılmıştır Burada Eski Tunç Çağı (M Ö 3000-2000) ve Erken Hitit (M Ö 1900-1800) dönemi kültürlerinin izlerinin taşıyan çok sayıda eser ve kalıntı bulunmuştur M Ö 670 yıllarında Paflogonların'da Kızılırmak vadisinde yaşadıkları bilinmektedir M Ö 6 yy'da Lidyalıların eline geçen bölgeyi M Ö 546 da Persler istila etmiştir İkiztepede Helenistik döneme (M Ö 330-30) ait bir anıt mezarda bulunmaktadır Bu bölge M Ö 47'de önce Roma, sonrada Bizans egemenliğine girmiştir 1071 Malazgirt savaşından sonra Selçukluların eline geçen Bafra'ya 1214 yılında Anadolu Selçuklu Hükümdarı İzzettin Keykuvas Türkmen aşiretlerini yerleştirmiştir 1243'de başlayan Moğol istilaları Selçuklu İmparatorluğunun yıkılması ve Türk beyliklerinin kurulmaya başlamasına neden olmuştur İşte bu dönemde bölgede küçük bir Selçuklu beyliği olan Bafra Beyliği kurulmuştur 1460'da ise Bafra Osmanlı hakimiyetine girmiştir
Bafra İlçesi Osmanlı İmparatorluğu devrinde Trabzon iline bağlı Canik Sancağına ait bir yerdi Hangi tarihte kaza merkezi olduğu kesin olarak bilinmemektedir Salname kayıtların göre 1854 yılı sonlarında kaza merkezi olduğu anlaşılmaktadır İmparatorluk zamanında 1876 harbinden sonra Kırım'dan Bafra'ya çok sayıda Türk gelmiştir Daha sonraları çıkan Balkan ve I Dünya savaşları Türk halkının azalıp, fakirleşmesinin, azınlık olmalarına rağmen Rum ve Ermenilerin iktisadi hayatı ellerine geçirip zenginleşmelerini sağlamıştır Bundan dolayı cesaretlenerek Rum- Pontus imparatorluğunu kurma hevesine kapılan Ermeni ve Rumlar mavri mira cemiyetini kurmuşlardır Fakat 1919'da Milli Mücadelenin başlamasıyla bu amaçları gerçekleşmemiş, daha sonra Batı Trakya'daki Türklerle değiştirilmişlerdir
|
|
|