![]() |
Koza,Dan Çıkış 4 |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Koza,Dan Çıkış 4Koza,dan çıkış 4 "Koza"dan Çıkış (4) Ama önce Kur’ân’ın bizden beklediğini yapmaya niyet ve gayret olacak! Bu şart! Ertelemesi, dondurması, asılsız mâzeretlerin altına sığınması, saklanması yok! Eğer bu yolu tâkip etmez ve bize verilen bu kutsi teçhîzâtı kullanmazsak, kader bahsinde “Mâdem âkıbet belli, o zaman çalışmaya ne hâcet!” diyen kolaycı ve kısır mantıkla aynı çukura düşmek ve cân denilen, rûh denilen paha biçilmez hâzinenin fukarâsı olmak, ciddî bir karadeliğin içine düşüp yutulmak işten bile değil! Ama nefis çok sinsi ve sağdan, soldan, alttan, üstten, dört bir yandan kuşatıp türlü mâzeretlerle en kolay ve sağlıksız olana iknâ ediyor insanı! Hakîkat hususundaki iki kanatlılığın, ‘Zülcenaheyn’ olma bahsinin beşere bakan yönünü unutturuyor, el çabukluğu mârifet! Gel gör ki tek kanatla uçman mümkün değil! ‘Hem ilim, hem sâlih amel!” denilen teori-pratik dengesi, ‘Hem dünyâ, hem ukbâ!’ denilen dünyâ-âhiret muvâzenesi ya da ‘küllî irâdeye olan sonsuz ve koşulsuz teslîmiyet’ ile ‘küllî iradeden açığa çıkan cüzzî irâdenin kapsadığı katışıksız mesûliyet şuuru’ arasındaki kutsî denge, sırrın sırrı belki de! Çok hassas, incecik bir nokta; ama en esaslı ağırlık merkezi şüphesiz ![]() İslâmiyet olarak isimlendirilen evrensel yaşam ve tekâmül sisteminin bir ön evresi olan Hıristiyanlık’ta ruhbanlık var, ama koşulsuz bir yaşam birliği olan İslâmiyet’te, yâni Hıristiyanlığın evrim geçirerek kemâle ermiş zirve noktasında ruhbanlık diye bir şey yok! Yâni dünyadan el etek çekerek bir manastıra kapanma ve tüm dünyâ nimetlerini bastırarak hakîkati arama denilen bir hâdise yok! Baskın bedensel tarafı izlemek, onu tanımak ve onun nefsânî sultasından âzâde olacak kondüsyonu yakalayabilmek için dönemsel geri çekilmeler var, ama yaşamı komple rafa kaldırmak şeklinde bir seçenek yok! Çünkü sır iki kanatlılıkta! Dağın başında tek başına zikir ve duâ ile yaşanılan bir hayatta yalan söylemeyi gerektirecek bir hâl bulunmaz pek, ama sosyâl hayatın içinde adım başı bu risk mevcuttur ve asıl performans da türlü ilişkilerin içindeki bu hâldir, bu öz seviyedir ![]() Düz yolda ve gaza basmadan frenlerinizin tutup tutmadığını kontrol etmeniz zordur; ama yokuş aşağı inerken ya da süratinizi arttırdıktan sonra denerseniz en saf neticeyi görürsünüz! Frenlerinizin fonsiyonalite düzeyi ya da sağlamlık ölçüsü işte tam da odur!” “Ama bu çok zor! İnsan hepsini birden nasıl yapar!” “Yapar! Yapabilecek kapasite onda yüklü! Ama o kapasiteyi aktive etme noktası var! Ne diyor âyet, ‘Biz insana taşıyabileceğinden fazla yük yüklemeyiz!’” “Nasıl olacak bu aktivasyon o zaman?” “Edep olarak tâbir edilen denge şuuru üzerinde çalışmakla ve bu çalışmaya mukâbil saf, kristalize bir içebakışla, yâni ihlâs denilen o katıksız, katışıksız hâl ile Allâh’a yönelmekle olacak!” “Tam anlamıyorum bu cümleleri!” “O zaman daha basit gidelim! Kapıda son model bir Porsche ya da BMW duruyor ![]() Ve bunu adam gibi kullanabilmen için önce tanıman, özelliklerini bilmen ve kullanmayı öğrenmen lazım! Kullanma kılavuzun yaklaşık 14 yüzyıl önce tamamlandı ve sende mevcut ![]() ![]() Ve az çok kullanmayı öğrenip trafiğe çıktın diyelim ![]() ![]() Tam tersi arabayı kullanmak için herhangi bir çalışma sarf etmeden ‘Nasılsa Allâh bizi götürür! Yâ Bismillâh!’ deyip yola çıkman durumunda da aynı netice ile karşılaşman yine çok büyük bir olasılık ![]() O halde ne yapacaksın, sırrın sırrını kullanacaksın! İki kanadını da çalıştıracaksın yâni! Önce ciddî bir çalışmayla arabanın mekaniğini ve nasıl kullanıldığını öğreneceksin, sonra da ‘Allâh’ım senin iznin ve yardımınla yola çıktım, sensin yegâne yardımcım ve kılavuzum!’ diyecek ve dikkat ibreni sürekli online tutmanın yollarını arayacaksın ![]() Ne baskın Doğu anlayışı gibi ‘teslîmiyet’ etiketi altında yetersiz çalışma, yetersiz araştırma, yetersiz teknoloji ve yetersiz îcat düzeyinde kalacaksın; ne de baskın Batı zihniyeti gibi ‘Koyunu bile klonlamışım ki, kim tutar beni!’ diyerek haddi aşacaksın! Ne tefrit, ne ifrat! Sırrın sırrı bu! ‘Sirâdâl müstekıym’ hakîkati yâni! Müslüman’ın temel sıfatlarından biri olan îtidâl… Tabi sen üzerine düşeni fazlasıyla yapmışsın, teslîmiyetin de hakkını vermişsin ama sana şer görünen bir hâdiseye de engel olamamışsın! İşte ancak o noktada kader ve hikmet diyebilirsin! ‘Allah burada bunu diledi!’ diyebilirsin! Aksi hâlde tüm bu aşamaları yerine getirmeden ‘Kader böyleymiş!’ ya da ‘Vardır bir sebebi!’ deyip geçersen, kader bahsinin ve hikmet denilen sırrın arkasına saklanmaya çalışan bir devekuşu olursun ki, bu da evrensel kitap Kur’ân’da çok dehşetli şekilde anlatılan fazlasıyla tehditkâr ve tehlikeli bir yoldur, en sağlıksız gidiştir… İşte tam da bunun için ‘İşlerinden kurtulunca esas işinle yorul!’” “Ne ki şimdi benim esas işim?” “Esas işin evrendeki mükemmel ve kusursuz işleyişi, büyük sanatı seyirde kökleşmen ve her şey bu denli kusursuzken evrenin bu kusursuzluğuna dâhil olan bir birim olarak sende bulunan ve bu muhteşem armoniye uygun düşmeyen takozları tanıman, anlaman, aradan kaldırman, tüm kilit ve düğümleri görerek çözmen, kullanma kılavuzunun zincir olarak tâbir ettiği tüm bağlardan âzâde olarak kuantum potansiyeldeki eşsiz ve sınırsız dansına başlaman ![]() “E ben zaten orda değil miyim? O kuantum potansiyele dahil değil miyim ki oraya katılmaya çalışayım? Ben oyum ya zâten!” “Evet öylesin, ordasın! Ama bir farkla! Okyanus özgür, doğal, fıtrî ve eşsiz güzelliğiyle kendini yaşıyor, sense onun içinde olmana rağmen sonsuz maviliğin içinde kendi ellerinle inşâ ettiğin sevimsiz kafes yüzünden, içinde olduğun o müthiş potansiyelin tüm imkânlarından henüz istifâde edemiyorsun! Masmâvi ve sonsuz bir okyanus! İçinde kapısı kilitli, demirden bir kafes! Parmaklıkların arasından gâyet özgür, sâkin ve kendi doğasını yaşayan eşsiz balıklar, “Aman Allâh’ım!’ dedirten denizatları ve türlü türlü güzellikler geçip gidiyor ve o kafesin tam ortasında da sen! Kafesin dışına çıkamayan, kendi koyduğu kilidi açmadığı için iki adım öteye geçemeyen sen! Tanıdın mı? Okyanusta kafesin ne işi var falan da deme sakın? Zîrâ her haliyle doğal ve fıtrî olan Sünnetullâh’ta, bu kusursuz ve doğal yapının içinde sûnî olan plastik ürünler oluşturarak kendi elleriyle kendi özyapısını bozan yegâne canlı insan!” “Yavaş yavaş anlıyorum gâliba…” “Bu arada kapıdaki BMW de sensin aslında! Çok yüksek bir motor gücü ve eşsiz güzelliğiyle kapıda çürümeye terk ettiğin sen! Ve hattâ BMW, Porsche ya da Ferrari ne ki! Bir uçak, denizaltı ya da bir uzay gemisi belki! Çürümeye terk edilmiş çok güçlü ve ayrıcalıklı bir yapı ![]() “Gerçekten bu kadar güçlü müyüm ben?” “Sen değilsin güçlü olan! Sana bu eşsiz programı yerleştiren güçlü! Ama bu programı aktive ederek nimetlerinden yararlanabilme hakkın da mevcut, ömrün devam ettiği sürece bâkî! Yani seninkisi güç sayılmaz! Sana sunulmuş çok ciddî bir ikram, bir hak ve yetki! Güçlü olan TEK yapı ise senin yetkiyi aldığın yegâne mercii!” “Hemen kendime bir şeyler mâletmeye yönelik fırsatçı yanımı görüyorum sanırım!” “Hârika! Demek ki sende mevcut olan âtıl yapıyı kullanmaya başlıyorsun yavaş da olsa! Görme kuvvesi de, ‘Basiyr Esmâsı’ de, ne dersen de kendi düzeyine göre! Ama kullanmaya başla yeter ki! Kullanmaya başladıkça çok uzun yıllardır oturduğun evin bir de mahâllesi olduğunu keşfedeceksin ![]() “Nasıl olacak o?” Alıntı A ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Koza,Dan Çıkış 4 |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Koza,Dan Çıkış 4“Esas işin evrendeki mükemmel ve kusursuz işleyişi, büyük sanatı seyirde kökleşmen ve her şey bu denli kusursuzken evrenin bu kusursuzluğuna dâhil olan bir birim olarak sende bulunan ve bu muhteşem armoniye uygun düşmeyen takozları tanıman, anlaman, aradan kaldırman, tüm kilit ve düğümleri görerek çözmen, kullanma kılavuzunun zincir olarak tâbir ettiği tüm bağlardan âzâde olarak kuantum potansiyeldeki eşsiz ve sınırsız dansına başlaman ![]() Rabbim o teslimiyyeti hepimize nasip eylerin BU birbirinden harika paylaşımlar için öncelikle kocayüreğine sonra ellerine emeğine sağlık sevgiyle kal ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Koza,Dan Çıkış 4 |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Koza,Dan Çıkış 4Alıntı: LâL Nickli Üyeden Alıntı “Esas işin evrendeki mükemmel ve kusursuz işleyişi, büyük sanatı seyirde kökleşmen ve her şey bu denli kusursuzken evrenin bu kusursuzluğuna dâhil olan bir birim olarak sende bulunan ve bu muhteşem armoniye uygun düşmeyen takozları tanıman, anlaman, aradan kaldırman, tüm kilit ve düğümleri görerek çözmen, kullanma kılavuzunun zincir olarak tâbir ettiği tüm bağlardan âzâde olarak kuantum potansiyeldeki eşsiz ve sınırsız dansına başlaman ![]() Rabbim o teslimiyyeti hepimize nasip eylerin BU birbirinden harika paylaşımlar için öncelikle kocayüreğine sonra ellerine emeğine sağlık sevgiyle kal ![]() ![]() AMİN Melek yürekli seninde güzel yüreğine okuyan gözlerine ufkuna sağlık,Sevgilerin en büyüğüne muhatap ol inşallah ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|