Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
değerli, etme, eşyaları, kenz, stok

Kenz (Değerli Eşyaları Stok Etme)

Eski 08-05-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kenz (Değerli Eşyaları Stok Etme)



Define, hazine, yeraltında saklı kalmış değerli eşya, para veya altın, malları üst üste yığıp stok etme
İslâm dini temelde malın belirli ellerde toplanmasına karşıdır Bu sebeple de belirli ellerde toplanmasını engelleyecek bir takım tedbirler almıştır Bu tedbirlerden biri de para ve mal stokçuluğunun engellenmesidir Toplumun birlik ve beraberliği, fertler arası kardeşliğin oluşması, malın âdil bir şekilde toplum fertleri arasında dağılmasıyla sağlanır Bu sebeple İslâm zekâtın yanısıra infak kurumunu getirmiş ve bunu teşvik etmiştir Yüce şöyle buyurmaktadır: "Altın ve gümüşü yığıp da onları yolunda sarfetmeyenler var ya; işte onlara acı bir azabı müjdele! O gün Cehennem ateşinde bunların üzeri ısıtılı(p pullanı)r; bunlarla onların alınları, yanları ve sırtları dağlanır; 'İşte kendiniz için yığdıklarınız, yığdıklarınız tadın' denir" (et-Tevbe, 9/34-35)
Âyette isim olarak altun ve gümüş zikredilmişse de, her türlü mal stoku için durum aynıdır (Kurtubî, el-Câmi'li Ahkâmi'l-Kur'ân, Beyrut 1965, VIII, 133)
Aynı şekilde "Ona bir kenz indirilmeli veya beraberinde bir melek gelmeli değil midir?" (Hûd, 11/'12) âyetinde büyük servet anlamında kullanılmıştır
Zekâtı verilmiş malın stok edilmesinin yasaklanmış kenz'e girip girmeyeceği hususunda âlimler değişik görüşler ileri sürmüşlerdir Âlimlerin çoğunluğuna göre, böyle bir mal, yasaklanan kenz kapsamına girmez Hz Ömer (ra) bu görüştedir İbn Abbas'tan nakledildiğine göre yukarıda söz konusu ettiğimiz âyet indiğinde sahâbîler zor durumda kaldı, ne yapacaklarını bilemez oldular Hz Ömer; "Ben bu sıkıntınızı gideririm" diyerek Peygamber (sas)'e gitti "Ey 'ın Rasûlü, bu âyet ashabına ağır geldi" dedi Bunun üzerine Rasûlüllah (sas); " zekâtı, ancak arta kalan malı helal kılsın diye emretti" buyurdu Bu arada Hz Ömer "u ekber!" dedi Peygamber (sas) sözlerine şöyle devam etti: "Kişinin kenz edeceği şeyin en hayırlısını söyleyeyim mi? Saliha kadındır; ona baktığı zaman kendisini sevindirir, ona bir şeyi emrettiği zaman kendisine itaat eder, hazır bulunmadığı durumlarda da mal ve namusunu korur" buyurdu (Ebû Dâvud, Zekât, 32)
Hz Ömer'in oğlu Abdullah şöyle demiştir: "Zekâtı ödenen mal, yerin yedi tabakasının altında saklansa da 'kenz' değildir Ama ortalıkta da olsa, zekâtı ödenmediği takdirde 'kenz'dir' Aynı görüş, İbn Abbâs, Câbir ve Ebû Hüreyre'den de nakledilmiştir (İbn Kesir, Tefsiru'l-Kur'âni'l-Azîm, Kahire, ty, IV 80-81)
Bazı âlimlere göre ise, stok edilen mal, zekâtı ödenmiş olsa bile yasaklanan 'kenz'e girer Bu görüşte olanlar, yukarıdaki âyetle birlikte şu âyeti de delil olarak zikrederler: "Yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz iyilik değildir Asıl iyilik, o (kimsenin iyiliği) dir ki, 'a, âhiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere inanır; rızası için yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilencilere ve boyunduruk altında bulunan (köle ve esirlere) mal verir; namazı kılar, zekâtı verir" (el-Bakara, 2/177)
Dikkat edilirse âyette hem zekât zikredilmekte, hem de yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara infaktan bahsedilmektedir Âyetin baş tarafında zikredilen infâk, zekâtın aynısı olsaydı, ayrıca zekâtın zikredilmesinin bir anlamı kalmazdı (Taberî, Câmiu'l-Beyân'an Te'vili Âyâti'l Kur'ân, Kahire, ty III, 348; Kurtubî, age, II, 241-242)
Bu âlimlere göre servette zekât dışında hak vardır Bu görüşün en şiddetli ilk savunucusu sahâbî Ebû Zerr el-Gifarî'dir Ona göre yiyecek maddeleriyle normal geçim imkânlarından fazla elde tutulan bütün mallar stok olup sahibi şer'an kınanmıştır Ebû Zerr, insanları bu görüşe teşvik etmiş ve muhalefet edenlere şiddetle çatmıştır (Kurtubî, age, VIII, 125)
Kurtubî, Ebû Zerr'in bu görüşünü şöyle bir ihtimal ile yorumlamaktadır: Kenz ile ilgili âyet, müslümanların gerçekten maddî sıkıntı içerisinde oldukları, Muhâcirlerin büyük maddi sıkıntılar içerisinde olup Peygamber (sas)'in bu maddî sıkıntılarını karşılayamadığı bir dönemde inmiş olmalı Zira beytu'l-mal sahabilerin ihtiyaçlarını o gün için karşılayamıyordu İşte müslümanlar bu durumda olduğu bir sırada ihtiyaçtan fazlasının stok edilmesi bu âyetle yasaklanmıştır Gerçekten de böyle durumlarda altın ve gümüşü biriktirmek câiz değildir Müslümanlar o sıkıntılı durumdan kurtulduktan sonra, sadece zekâtlarını ödemekle yükümlü tutulmuşlardır (Kurtubî, age, VIII, 125-126)
Kurtubî'nin bu yorumu gayet makuldür ve her ne zaman müslümanlar aynı durumu yaşamakla karşı karşıya kalırlarsa aynı hüküm sözkonusu olur Gerçekten de müslümanlar maddî sıkıntı içerisinde kıvranırken onlardan birinin servet biriktirmesi, iman kardeşliğiyle bağdaşmayan bir tavır ve tutumdur
Mallarını kenz edip üstelik zekâtlarını da ödemeyen kişilerin âhirette çekeceği azapla ilgili Hadislerde sözkonusu edilen azap sahneleri, âhirete inanan herkesi ürpertecek sahnelerdir Bu hadislerin birinde şöyle buyurulmaktadır: "Ölüp de arkasında kenz bırakan kişi, kıyamet günü bıraktığı o kenz, gözlerinin üstü simsiyah kocaman kel bir yılana dönüşür ve onun ardına düşer Kişi; 'Ne oluyor sana, ne istiyorsun benden?'der Yılan; 'Öldükten sonra geriye bıraktığın kenz'inim' der ve o kisbyi takip eder; ağzıyla elini lime lime ederek çiğner, sonra da gövdesini kırıp çiğnemeğe başlar" (Buhâri, Tefsîru Sûre (3), 14, Hayl, 3; Müslim, Zekât, 27, 28; Nesâî, Zekât, 2, 6; İbn Mâce, Zekât, 2)

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.