|
|
Konu Araçları |
belirtilerçeşitleri, hastalıkları, mantar, tedavi, öneriler |
Mantar Hastalıkları | Belirtiler-Çeşitleri -Tedavi Ve Öneriler |
08-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Mantar Hastalıkları | Belirtiler-Çeşitleri -Tedavi Ve ÖnerilerMantarlar Tıpkı küf mantarları gibi ,vücut mantarları da nemli, havasız ve temiz olmayan ortamları severler Bu tür yerlerde gelişip üreyebilirler Ama bu üreme, hızlı ve yayılıcıdır Özellikle pişik ve tahriş olmuş bölgeleri severler Çok azimkardırlar bir başladı mı hızlı bir şekilde vücuda yayılmak için ellerinde geleni yaparlar Kesinlikle Bulaşıcıdır: Bulaşım son derce kolaydırÖzellikle toplu yaşanan mekanlarda hızla yeni vücutlara geçiş yapar ve oralarda da hızla ürerlerYatılı okullar,yurtlar,spor salonları, hamamlar saunalar, havuzlar, plajlar, abdesthaneler en sevdikleri ortamlardır Nasıl korunabiliriz: Başkasının özel eşyalarını kullanmayınız her ne olursaTerlik, havlu, çorap, ayakkabı, giysi, saç fırçası, tırnak makası Mantar enfeksiyonu çeşitleri: Ayak mantarı(atlet ayağı): En sık rastlananıdırBu kadar sık rastlanmasına rağmen pek önemsenmez Belirtileri: -Parmaklar arasında pişik benzeri bir görüntü, -sulanma,(özellikle 4 ve 5 parmak arası) -kaşıntı ve yanma, -kızarıklık -kötü koku Hızla ayağın üst yüzeyine doğru ilerler Kaşınma yoluyla deride yaralar ve sıyrıklar açılması diğer mikroplar için de iyi bir giriş kapısı oluşturur Bu duruma kinci bir mikrobik hastalık da eklenebilir Ülkemizde ''Yılancık'' adı verilen mikrobik hastalığın en sık, ayaklar ve bacaklarda görülme nedeni de tedavi edilmeyen mantar hastalıklarıdır Bunların da dışında, bazen bu mantar hastalıklarına karşı bazı alerjik reaksiyonlar gelişerek başka türden sorunlara yol açabilir Şekilleri bozulur Hastalıklı ayakların tırnakları kalınlaşır Ayak tabanının derisi de kalınlaşır ve pul pul olur Nedenleri: -Sıkı ve hava almayan pabuçlar -sıkı ve sık değişmeyen çoraplar, -terli ayak -yüzme,banyo ve egzersiz sonrası ayakların kurulanmaması, -çıplak ayakla dolaşmak -Ayakları temiz tutmamak -mantarlı kişiye ait çorap,ayakkabı ve terlik kullanımı ayakta mantar enfeksiyonuna neden olabilir El mantarı: Tıpkı ayak mantarı gibi parmak araları tutulur Eli bulaşık ve çamaşırdan çıkmayanlarda görülür Belirtileri; -özellikle elin 2 ve 3 parmakları arasında başlayan kaşıntı -sonra bu kaşıntı avuca doğru yayılır -kızarıklık -ilerleyen dönemde bu bölgede beyaz lekeler görülür Cinsel organ mantarı: Cinsel organ mantar hastalıklarına da sık rastlanır Özellikle kadınlarda Nedenleri: -temiz olmayan iç çamaşırları, -cinsel ilişkiden sonra gereken temizliğin yapılmaması, -sentetik iç giyim ürünleri bu tip mantara davetiye çıkarır Belirtileri: -en önemli belirtisi cinsel bölgedeki dayanılmaz kaşıntıdır, -kızarıklık, -ilerleyen dönemde, vajinal zemin üzerinde kesik peynir görünümünde beyaz plaklar -beyaz parçacıklar içeren akıntıdır Vajina mantarı hastalığı tedavi edilmezse,önemli kadın hastalıklarına neden olabilir Kasık mantarı: Daha çok erkeklerde görülürHer iki kasıkta birden görülebilir Belirtileri: -çıldırtıcı bir kaşıntı hissi -kızarıklık Dar giysiler ve şişmanlık bu mantarın gelişimini körükler Vücut mantarı: Öncelikle gövde üzerinde ve kollarda bacaklarda görülürTekrarlama eğilimi gösterirÖzellikle çok terleyen ve nemli kalan ;göğüs aralarında,koltuk altlarında,vücut kıvrımlarında görülürSıcak hava etkilidirAyrıca bebeğe uygun olmayan bebek bezi de bu mantara neden ola Belirtileri: -kaşıntı -kızarıklık -kabartı ilk belirtidir Önce tek tek sonra birleşebilen deriden kabarık lezyonlardırZamanla deriden daha açık ya da daha koyu bir renk alabilir Ağız mantarı: Maya benzeri fırsatçı bir mantarın neden olduğu ağız mantarı halk arasında 'pamukçuk' olarak da bilinir Genellikle direnci küçük kimselerde ;bebekler, yaşlılar, kanser tedavisi veya benzeri tedaviler görenlerde sık görülür Belirtileri: -ağız içinde beyaz,peynirimsi süt kesiği görüntüsünde parçacıklar halinde lezyonlar -bu lezyonlar, yapışık olarak tüm ağzı kaplamış halde de bulunabilirler -ağızda acı ve yanma hissi Saç ve kıllı deri mantarı: Saç mantarı ; Genellikle çocuklarda görülür Belirtiler: -kırık saçlar -kafa derisinde,kaşıntı -kabartı -mantarın olduğu bölümde saç dökülmesi ve kellik -zamanla çok sayıda saçsız halka şeklinde gri bölümler oluşur Kıllı deri mantarı: Erkeklerin bıyık ve sakal bölgelerine bulunur Görünümü saçtaki gibidir Kırsal alanlarda ve özellikle sığır ve köpeklerle birlikte olan kişilerde sıktır Tırnak mantarı: Halk arasında pek önemsenmemesine rağmen hem çirkin görüntüsü hem de diğer enfeksiyonlara da zemin hazırlaması nedeniyle tırnağın kaybedilmesine kadar varabilen bir durumdur Belirtileri: -kalınlaşmış -renk değişikliğine uğramış(beyaz,kahve ,sarı) -parlaklığını yitirmiş tırnak -tırnak sonunun altında biriken keratotik döküntü Tırnak mantarı, en çok ayak tırnağını tutar ki bunun en büyük nedeni ayak mantarıdırTırnak mantarı,mantarın, tırnak yatağını tutmasıyla oluşurEl tırnaklarında da görülebilir Mantar enfeksiyonunda tedavi: Yukarıda anlattığımız her bir mantar enfeksiyonunun kesinlikle tedavisi vardırAğızdan alınan mantar ilaçları,solüsyon ve kremler,özel tırnak cilaları bu tedaviler için geliştirilmiştirGerektiğinde antibiyotikler de devreye girer Ama bunların her biri doktor kontrolünde kullanılmalıdırAksi takdirde gereksiz yere tedavi uzar, mantarınız direnç kazanır Ayrıca unutmamanız ve dikkatli olmanız gereken konulardan biri mantarın bulaşıcı olduğu gerçeğidirEv halkını ve çevrenizdekileri bu bulaşmadan korumak öncelikle size düşer Egzama (atopik dermatit) Atopi; deri, burun veya akciğerin aşırı inflamasyona eğilim gösterdiği yani saman nezlesi,astım,deri hassasiyeti olması durumunu (alerjik bünye) anlatmak için kullanılan bir sözcüktür Atopi ailesel geçişlidir Atopik Dermatit yani egzema, bir tür alerjik deri iltihabıdır Alerjik kontakt dermatit, seboroik dermatit ve numuler dermatitte egzama grubu içinde yer alırlar Her yaşta rastlanan bir hastalık olmasına karşın,daha çok bebeklikten gençliğe kadar olan yaş diliminde görülür Annesinde alerjik hastalık olan yeni doğanda %27 oranında görülür En sık görülme yaşı 1 yaştır 2 yaşından sonra genellikle kaybolur Kaybolmayanlar genellikle 25 yaşına kadar iyileşirAma % 50 sinde ömür boyu ilk dönemlerdeki kadar ağır olmamakla beraber devam eder Ayrıca meslek egzemaları olarak sınıflandırılabilecek erişkin egzamaları da vardırSürekli bir kimyasala maruz kalma buna neden olabilmektedirTedavinin başlıca şartı meslek değiştirmektir Belirtileri: Başlangıç evresinde; -Kaşıntı -Gerginlik -Deridekızarıklık -Sulanma( Genellikle eğer buradaki duruma kaşıma yüzünden bekteriyel ya da viral bir enfeksiyonda eklenirse görülür) Daha sonra ise; Daha az kızarıklık eşliğinde ve daha kuru bir iltihaplanmadırDeri pullu ,kahverengimsi bir hal alır Bu değişiklikler, derinin yüzeysel katmanlarındaki bir iltihap sürecine veya bazı dışsal etkenlere bağlı olarak ortaya çıkarDışsal etkenlerin etkisinde kalan bölgenin uzağında da egzama oluşabilir Örneğin eller bir kimyasal maddeden etkilendiğinde, egzama bacaklarda oluşabilir Yeni doğanda:Genellikle yüzde ve kulak arkasındaki pililerde, dirseklerde, dizlerin arkasında ve popolarında görülür Yüzde özellikle göz kapaklarının birleştiği çizgilerde görülür Çocuklarda kol ve bacakların dış yüzünde görülür Çocuk ve ergenlerde, deri belirtilerinin olmadığı alana sert bir cisimle basıldığında beyaz dermografizm denilen beyaz renkli bir kabarıklık oluşur Bu şüpheli durumlarda doktorlar tarafından atopik dermatit tanısı koymak için uygulanan bir yöntemdir Daha yararlı bir test ise kanda IgE antikorlarına bakmak ve alerji deri testi yapmaktır Deri testi gıdalar, ev tozu akarları, hayvan tüyleri, polenlerle yapılırHastalık bazen tipik olmayan bir şekilde avuç içleri el ve parmak sırtlarında veya ayakların üzerinde de görülebilir Nedenleri metabolik işlevlerdeki aksaklıklar,bazı maddelere karşı duyarlılıklar egzamaya neden olabilir(örneğin süt)Bu madde alerji testi ile belirlenebilir Ara sıra toz ve toz tutan objeler ( yün yastıklar, yataklar, halılar, bazı oyuncaklar ve yün ve sentetik kıyafetler ) hastalığın kötüleşmesine neden olabilir Tedavi ve öneriler: -Eğer hastanın bir gıdaya duyarlılığı saptandı ise bu gıda mutlaka diyetinden çıkarılmalıdır -Eğer sorumlu olan, çevresel bir faktörse onlardan da kaçınmak gerekir -Ilık su banyosu ve kokusuz sabunlar kaşıntıyı azaltır Bir havlu ile sürtmeksizin hafifçe kurulanır ve hemen nemlendirici krem sürülür -Antihistaminikler derideki kaşıntıyı önlemektedir 12 yaşın altındaki çocuklarda uyku hali yapmayan ve uzun etkili antihistaminikler kullanılmalıdır -Tırnaklar kısa kesilmelidir -Yumuşak ve pamuklu giysilerin kullanılması uygundur -Deterjanlar hafif ve parfümsüz olmalıdır -Şiddetli belirtiler için kortizonlu kremler kullanılabilir -Fakat bu kremler kesinlikle yüzdeki belirtilere uygulanmamalıdır -Eğer belirtilerde sulanma olursa hasta mutlaka doktoruna başvurmalı ve gerekli olan antibiyotikleri kullanmalıdır -Her hastalıkta önemli olan moral destek,deri hastalıkları söz konusu olduğunda daha da önem kazanmaktadırMorali yüksek tutmak tedaviden daha iyi sonuç almayı kolaylaştıran bir faktördür -Son yıllarda bu hastalığa karşı bazı özel tedavi yöntemleri geliştirilmiştir Topikal immunmodilatör adını verilen bu ilaçlar orta şiddetteki egzemalarda kullanılmaya başlanmıştır Yeni keşfedilen bu ilaçlar kortizon içermez Yapılan son çalışmalarda, bu ilaçların egzeması olan hastalarda iyileşme sağladığı ve de kortizonlu ilaçlar gibi yan etki oluşturmadığı saptanmıştır -Atopik dermatit oldukça yaygın bir hastalıktır Uygun yapılan bir tedavi ile hastaların büyük bölümünde hastalık kontrol altına alınabilir Uçuk (herpes simpleks) Dudak, ağız ve burun delikleri çevresinde çıkan Herpes simplex, adı verilen virüsün sebep olduğu hastalıktır Görüntüsü, içi su dolu küçük kabarcıklar şeklindedir Uçuk virüsü (Herpes simpleks) ile insan ilk tanışma genellikle 0-5 yaş arasında olurUçuğu olan aile bireylerinden birinin masum öpücüğü sonucunda, uçuk virüsü vücuda girer Çoğunlukla fark edilmeyen küçük kızarıklıklar şeklinde ortaya çıkar Ama kimi hassas bünyelerde ciddi enfeksiyon şeklinde görülebilir Uçuk virüsü vücuda girip ilk enfeksiyonu yaptıktan sonra tedaviyle yok olmazSadece uyurVücudun zayıf düştüğü durumlarda,uyanır ve uçuk çıkar Uçuğun evreleri: -Uçuk çıkacak bölgede 0-24 saat önceden gıdıklanma, karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama hissedilir -Bu evreden sonra ,uçuk çıkacak bölgede kızarma ve şişme olur -Daha sonra kabarcıklar patlar ve ülserler oluşurÖzellikle bu devrede çok ağrılıdır -Zamanla kuruyup çatlar, sızıntı yapar ve açılarak görüntüyü bozan çirkin bir yara haline gelir -Nihayet kabuklanma başladığında uçuk da küçülmeye başlar Kesinlikle bulaşıcıdır:Uçuk, Ön belirtileri ile açık yaranın kapanması süresi arasında kesinlikle bulaşıcıdır Eğer uçuğa dokunulursa yüzün diğer bölümlerine, göze ve vücudun diğer bölgelerine (genital bölge gibi) de bulaştırılabilir Uçuk aktifken yapılmaması gerekenler: -Uçuğa kesinlikle dokunulmamalıdır -Uçuğa bir şekilde temas etmiş el,havlu,pamuk vs ile kesinlikle gözlere dokunulmamalıdır -Diğer insanlarla ( özellikle bebek ve çocuklar) yakın temastan, özellikle öpüşmeden kaçınılmalıdır -Uçuklu insanın kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb eşyalar ayrılmalı ve başkalarının kullanmasına izin verilmemelidir -Uçuklu kişinin yediği ya da içtiği şey paylaşılmamalıdır -Uçuk yara halindeyken yarayla, kabuk bağladığında, kabuğu ile oynanmamalıdır (Parmaklara uçuk virüsü bulaştırırken, uçuk yarasına da diğer mikroplar bulaştırılmış olur) Uçuğun aktifleşme nedenleri vücut direncini düşüren tüm etkenler yani; -Stres -Üst solunum yolları enfeksiyonları -Ateş -İmmün baskılayıcı ilaç kullanımı -Aşırı yorgunluk, uykusuzluk -Aşırı güneş ışığı ve UV ışınları -Diğer enfeksiyonlar -Sistemik hastalıklar -Hormonal değişimler(Adet dönemi, hamilelik) -Dişe yapılan müdahaleler (diş çekimi dolgu vb) Tedavi: Uçuk için özelleşmiş ilaç ve kremler kullanılabilirEn etkin sonuç bunları daha kaşınma ve karıncalanma evresindeyken almaya başlamaktırUzun etki için ilaç kürleri de uygulanabilir Zona (herpes zoster) Halk arasında,zona,gece yanığı ya da kuşak hastalığı olarak bilinen Herpes Zoster sinir ucu iltihabıdır Su çiçeği geçiren herkes zonaya yakalanabilir Çünkü sebep aynı virüstür Şöyle ki; Bir insan çocukluk döneminde suçiçeği geçirebilir O iyileşir ve kalkar Ama bu hastalığa neden olan virüs, tedavi sırasında yok olmaz Sadece bazı sinirlerin içine yerleşerek uyur Yıllarca sesi soluğu çıkmayabilir Bir gün uygun ortam bulduğunda uyanır ve bu kez su çiçeğine neden olmaz Artık neden olduğu hastalık zonadır Peki bu uygun ortam nedir? Bu uygun ortam; vücut direncinin yani, hastalıklara karşı koyma gücünün düşmesidirDirencin düşme nedenleri ise;bazı enfeksiyonlar, yorgunluk, uykusuzluk, dengesiz beslenme, aşırı kilo kaybı, stres ve yaralanmalar şeklinde sıralanabilir Zona çocuklar da dahil olmak üzere her yaşta görülür Ancak 50 yaşın üzerinde, ve habis (malign) hastalıklar, AİDS hastalığı, kanser ilaçları ( kanser kemoterapisi ) ve ışın tedavisi (radyoterapi) görenlerde daha ağır seyreder Peki uyanırsa ne olur? Direncin azalması ile virüsü aktive ederYani saklandığı sinir köklerinde üremeye, sinir kökünden sinirlerin dallarına doğru yayılmaya başlar ve deriye kadar ulaşarak belirtileri oluşturur Belirtileri: Zona ağrı ve deri döküntüsüyle seyreden bir hastalıktır Bu iki belirti de tüm vücutta değil sadece sinirin bulunduğu alanda görülür Zonada yüz, saçlı deri, gövde, kol ve bacaklar gibi vücudun herhangi bir bölgesinde sinirler tutulabilir Bununla beraber en sık tutulan bölge, göğüs bölgesidirAğrı döküntüden önce başlar -Tutulma bölgesinde ağrı -Zonklama -İğnelenme -Karıncalanma -Uyuşma -Hafif ateş, -Baş ağrısı 1-3 gün içinde aynı bölgede -Kızarıklık -Kabarcık (birbirine yapışık ve içi su doludurZamanla irin dolabilir) -Yüzü tuttuysa ağız içinde de kabarcıklar görülebilir Tedavi ona hastalığı kendiliğinden iyileşirİlk oluşumdan itibaren kabarcıkların geçiş süresi 2-3 haftadırAncak ağrı daha uzun sürebilirBazen kalıcı da olabilmektedir Tedavide amaç hastanın bu süreyi rahat geçirmesini ve kabarcıklar patladığında mikroplara açık hale gelen yaraların, enfeksiyondan korunmasını sağlamaktır Zonada istirahat çok önemlidirDöküntü için ıslak pansuman ve kurutucu merhemler,ağrı için ağrı için ağrı kesiciler verilirAyrıca vitaminler ve virüsün çoğalmasını surduran bazı ilaçlar da tedavi dekullanılır Hastalığı çok yaygın olanlarda,göz tutulumu olanlarda ve ağrısı fazla olanlarda kortizon da kullanılabilir Zona sonrası ağrısı gelişen hastalarda antidepresan ilaçlar ve ağrı kesiciler kullanılırBağışıklık sistemi bozuk olan kişilerde, yaşlılarda ve ikincil olarak bakteri enfeksiyonu gelişenlerde iz kalır Bulaşım: Zona geçiren bir hastanın kabarcıkların içindeki sıvı ile temas eden kişiler eğer su çiçeği geçirmemişler ise su çiçeği hastalığına yakalanırlar Su çiçeği ve ya zona geçirmiş kişiler başka hastalardan bulaşma yolu ile virüs alınmasına karşı dirençlidirler Gazlı gangren Ender görülen ve ağır bir infeksiyon olan gazlı gangrene, oksijensiz ortamda üreyen bateriler neden olur Bunların en önemlisi; klostridium cinsi bakterilerdir Bu bakteriler, tabiatta yaygın olarak bulunduğu gibi; insan ve hayvan bağırsağında da normal flora olarak yaşamlarını sürdürürler Gazlı gangren ; bol kas harabiyeti olan yaralarada meydana gelen ve zamanında müdahale edilmezse ölümle sonuçlanan bir durumdur Kirli ve bakımsız yaralarda görülür Yani: Diabet hastalarının damarsal sorunları yüzünden dokularının iyi kanlanamamasından kaynaklanan yaralar,yatak yaraları,kaza yaralanmaları;yani kirli ezik tüm nekrotik yaralar gazlı gangrene adaydır Çünkü bu tür yaralarda oksijen miktarı azalırPH seviyesi düşer ve klostridiumlar kolayca üreyip çoğalabilirlerYarada başka oksijensiz yaşayan bakterilerin bulunuyor olması da işlerini daha kolay hale getirir Belirtiler: Mikrop alındıktan 1-2 gün içinde belirtiler kendini gösterir -yara yerinde aniden başlayan ağrı -dokular gazla gerildiği için hasta pansumanının,sargısının ya da alçısının sıktığından şikayet eder -bunu yumuşama ödem takip eder -yaraya bastırıldığında, kahverengimsi bir sıvı akar -kötü kokuludur -bir pensle derinin üzerine vurulunca davul sesi alınır -durumun iyice ilerlediği durumlarda; besleyici damarlar çok sıkıştığından deride mavi lekeler görülür -kısa sürede tüm vücuda yayılım gösterir -kaslarda lifleşme -radyografide gaz görünümleri saptanır -hastada toksik tablo gelişir -eritrositlerin parçalanmasına bağlı şiddetli anemi -bulantı,kusma -hipotansiyon ve şok gelişebilir Tedavi: Öncelikle tanı, kesin ve en kısa zamanda konmalıdırSeyri gazlı gangren kadar ağır ve ölümcül olmayan ama benzer belirtiler gösteren diğer gangren türleri bertaraf edilmelidirDiğer Anaerobik Sellülit ve Nekrotizan Sellülit gibi gangren türlerinde yayılım kan ve kas içine olmazTanı koyma süreci uzarsa hasta kaybedilebilir İlaç istalize penisilin,Polivalan gazlı gangren antiserumu Cerrahi yara üzerindeki ölü dokular temizlenirKasların havalanmasını sağlamak için,kesikler atılırBütün bu tedavi yaklaşımları bir sonuç vermediğinde,gazlı gangren gelişen organ tereddüt edilmeden kesilip(ampütasyon) alınmalıdır Yayılımın önüne ancak böyle geçilebilir Hiperbarik oksijen tedavisi(HBOT):Burada amaç hastaları Oksijen basınç odalarına a larak, gerekli ve yeterli miktarda oksijen basıncı uygulayarak, gazlı gangrene neden olan ve oksijensiz ortamda üreyen bu mikroorganizmaların üremesni önleyip ölmeleri sağlanmaktır? Ülkemizde teknik imkansızlıklar yüzünden bu tedavi pek yayagın değildirAma yurtdışında yapılan çalışmalar göstermiştir ki; cerrahi+anbiyotik tedavinin birlikte kullanılmasında % 70 iyileşme sağlanırken buna HBOT de eklendiğinde % 95 lere çıkan iyileşme sonuçları elde edilmektedir Gazlı gangrende ölüm oranı % 50'den fazladır Erken tanı, süratli ve etkin tedaviyle şifa sağlanabilir Gazlı gangrenden korunmak için geniş, kirli ve nekrotik yaraların çok iyi temizlenmesi gereklidir |
|