08-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Berlin Potsdamer Platz - Potsdamer Meydanı
Berlin'in ünlü meydanlarından olan Potsdamer Platz'ı (Potsdamer Meydanı) sizlere kendi izlenimlerim ve objektifimle tanıtmaya çalışacağım Gezdiklerim ve gördüklerimi sizlerle paylaşırken ayrıca bir güzellik daha yapmak geldi içimden ve yediğim dondurmayı da paylaşmak istedim (Pitsy görmesin)
İkinci Dünya Savaşına kadar Potsdamer Meydanı kendi adını taşıyan tren istasyonu, tramvayları, otobüs hatları ve trafik lambaları ile Avrupa'nın en işlek meydanlarından biriymiş Aynı zamanda da siyasi, sosyal ve kültürel olarak popüler bir buluşma yeri imiş Meydanda „Grand-Hotel Bellevue“, „Palast Hotel“, „Fürstenhof“ gibi büyük oteller ve sanatkar ve yazarların buluşma yeri olan „Café Josty" bulunuyormuş
Tren istasyonunun güney girişi
Müttefiklerin ikinci dünya savaşında şehri bombalamasından sonra, Potsdamer Meydan'ının yarısı yıkılmış Savaş sonunda Meydan Sovyetler, İngilizler ve Amerikalılar arasında bölünmüş, kısa sürede gelişen bir karaborsa ortaya çıkmış Daha sonra Alman Mark'ının kabulü ile durum değişmiş, Sovyetler ve batı sektörü arasında asfalta çizilen bir çizgi ile sınır oluşturulmuş Meydan'ın eski haline döndürülmesi beklense de, sadece bir kısmı tekrar yapılandırılmış
Bunların bazıları (Sovyet Bölgesinde kalan) 1953 yılında çıkan yangında tekrar yerle bir olmuş Böylelikle Potsdamer Meydanı uzun bir süre yatırımcılar için pek ilgi çeken bir yer olmamış
Park Kolonaden - Parka bakan apartmanlar
1961 yılında Berlin Duvarı örüldükten sonra duvarın doğusunda kalan kısım Doğu Almanya (DDR) yönetimine geçmis Berlin duvarının hiçbir noktasında Potsdamer Meydanın'da olduğu kadar geniş bir ölüm şeridi oluşturulmamış Şerit içinde kalan bütün evler yıkılmış Berlin Senatosu batı kısımda yıkık olan yerleri bir bir satın almış Kalıntılar güvenlik tehlikesi oluşturduğu için yıkılmış
Anhalter tren istasyonu (Bu istasyonun görkemli girişi hala anıt olarak durur), Prens-Albrecht Palast"ı ve Etnografya Müzesi de bu yıkımlardan payını almak zorunda kalmış O zamanlar meydandaki arazi üzerinde bir otoyolun yapımı planlanmış ama hiçbir zaman gerçekleştirilememiş 1981 yılında batı kısmında kalan Martin-Gropius-Bau'nun (eski Dekoratif Sanatlar Müzesi) tekrar restore edilmesi yavaş yavaş meydan üzerindeki fikirlerde de değişikliğe sebep olmuş
1989 yılında duvarın yıkılışına kadar meydan kendi haline bırakılarak deyim yerindeyse bir çivi bile çakılmamış Duvarın dibine kurulmuş yiyecek ve hediyelik eşya standları ile turistlerin duvarın üzerinden doğuda kalan diğer kısmı rahatça görebilmeleri için kurulan yüksek platformlar, batıda kalan duvar dibini biraz da olsa canlı tutmuş
9 Kasim 1989 da o zamana kadar ihmal edilen meydan değişime uğramaya baslamış Birkaç gün içinde duvarın bir parçası kaldırılıp, yol asfaltlandırılmış ve 12 Kasım'da da geçici olarak geçis yolu oluşturulmuş
Daha sonraları otomotiv grubu Daimler Benz ve Sony işbirliği yaparak, Potsdamer Meydanı'nı şehrin sembolü haline getirmişler Güney kısımda Daimler binaları yükselirken, kuzeyinde de Sony binaları yer almış Sony Center 2000 yılında 750 milyonluk bütçe ile tamamlanmış Kompleks içinde; restoranlar, alışveriş mağazaları, suitler, ofisler, müzeler ve Sony satış mağazası bulunmakta
Yapı kompleksi Daimler binaları yanı sıra, içinde Ritz Carlton Hotel'in bulunduğu Beisheim Center, Amerika'daki gökdelenleri andıran Delbrück-Haus da Meydanda yerlerini almışlar
Cinemaxx - Sinema
|
|
|