![]() |
Mehmet Âkif’İn Gençlik Mefkûresi Âsım’A Dair Bazı Dikkatler |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Mehmet Âkif’İn Gençlik Mefkûresi Âsım’A Dair Bazı DikkatlerMehmet Âkif Ersoy’un Türk kültür ve edebiyatında önemli bir yeri vardır ![]() ![]() Safahat, Âkif’in şiirlerinden müteşekkil yedi bölümlük (kitaplık) bir çalışmadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mehmet Âkif, Osmanlı Devleti’nin çöküşüne ve bu devlet sisteminin bütün donanımlarıyla inkıraz edişine yakından şahit olmuş bir simadır ![]() ![]() Safahat’ı okuyanlar, çeşitli bölümlerde Âkif’in kurtuluş reçeteleri sunduğunu, eleştiriler yapıp tavsiyelerde bulunduğunu rahatlıkla fark ederler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Söz konusu bölümde -öncelikle- toplumun içinde bulunduğu durum farklı biçimlerde ele alınmış ve okuyucuya hâl tasvir edilmiştir: Arzı olmazsa hayâtın ne çıkar tûlünden? Hani kırk altı yılın eldeki mahsûlünden? Hangi bir fende teâli edebildin, evlât? Hangi san’atte rüsûhun göze çarpar? Anlat! Ulemâdan mı sayıldın? Fukahâdan mı? Bu dizelerde Köse İmam, kırk altı yaşında olan Hocazâde’yi tenkit etmektedir ![]() ![]() İbn-i Sînâ niye yok? Nerde Gazâlî görelim? Hani Seyyid gibi, Râzî gibi üç beş âlim? En büyük fâzılınız: Bunların âsârından, Belki on şerhe bakıp, bir kûru ma’nâ çıkaran, Yedi yüz yıllık eserlerle bu dînin hâlâ, İhtiyatını kabil mi telâfi? Aslâ ![]() Âkif’in Türk tarihini iyi bilen ve Türk tarihinin altın yapraklı devirlerine hasret duyan, bir bakıma geçmişe özlem besleyen bir yönü de vardır ![]() Nerde Ertuğrul’u koynunda büyütmüş obalar? Hani Osman gibi, Orhan gibi gürbüz babalar? Hani bir şanlı Süleyman Paşa? Bir kanlı Selîm? Âh, bir Yıldırım olsun göremezsin, ne elîm! Hani, cündîleri, şâhin gibi, ceylân kovalar, Köpürür, dalgalanır, yemyeşil engin ovalar? Peki Âkif, bu satırlarda ifade edildiği üzere -sadece- eleştirip ümitsiz bir tablo mu sunmaktadır? Tabii ki hayır! Âkif, duyarlı bir şairdir ![]() ![]() ![]() ![]() Mehmet Âkif’in karamsar yönünü temsil eden Köse İmam, Hocazâde’ye şu cümleleri sarf etmektedir: -Şimdi, oğlum, kızacaksın ya, fakat boş ne desen; Bu rezâlet beni me’yûs ediyor atîden ![]() Hâle baktıkça adam kahroluyor elde değil; Bizi kim kurtaracak, var mı ki bir başka nesil? Şairin iyimser özelliğini temsil eden Hocazâde’nin Köse İmam’a cevabı ise kısa ve net olur:
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Âsım’ın nesli… diyordum ya… nesilmiş gerçek: İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek ![]() Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar… O, rükû olmasa, dünyada eğilmez başlar ![]() … Ne büyük hilkat o Âsım, ne muazzam heykel! Onu, bir şi’r-i hamâset gibi, ilhâm-ı ezel, Sana sunduysa, açıp rûhunu teşrîhe çalış… Farklı bir yaratılışa sahip olan ve bu farklılığı ispatlayan Âsım’ın nesli medeniyetini ilerletmek için sanat ve fen alanlarında elinden gelen gayreti layıkıyla gösterecektir: Gezmeyin ortada, oğlum, sokulun bir sapaya, Varsa imkânı, yarın avdet edin Avrupa’ya ![]() … Bu cihetten, hani, hiç yılmasın, oğlum, gözünüz; Sâde Garb’ın, yalınız ilmine dönsün yüzünüz ![]() O çocuklarla beraber, gece gündüz, didinin; Giden üç yüz senelik ilmi sık elden edinin ![]() Hocazâde’nin Köse İmam’ın oğlu Âsım’a nasihatlerini haizdir bu dizeler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Âsım’ın nesli, Âkif’in telakkisinde bir kurtarıcıdır ![]() ![]() Âkif’e göre, Âsım’ın ve neslinin yapması gereken bu işler o kadar da zor değildir aslında ![]() Altı ay, bir sene gayret size eğlence demek… Siz ki yıllarca neler çekmediniz, hem gülerek! Hani bir ömre bedeldir şu geçen gününüz; Bir gün evvel gidiniz, bir saat evvel dönünüz ![]() Safahat’ın altıncı bölümü olan Âsım, şair Mehmet Âkif’in Türk gençliğine dair bakış açısını vermesi bakımından önemlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efecan Karagöl'e teşekkürler ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|