Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
türkleri, türkleştirmek

Türkleri Türkleştirmek

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkleri Türkleştirmek



Türkleri Türkleştirmek

Mustafa Saka

Geçtiğimiz yıl vefat eden ünlü “Türkolog” Jean-Paul Roux'ın “Türklerin Tarihi” isimli eseri ile kısa bir mülâkat

- Kimdiler, nereden geldiler bu Türkler?
- Kuzey ormanlarından çıkıp geldiler, cesur, dağınık, marifetli ve henüz yolun başındaydılar Önce bozkıra, sonra Çin içlerine ve sonra da sonu başı belli olmayan bir sel gibi garba doğru yayıldılar Türkler adıyla tarihe geçen bu boylar, aileler ve kavimler bütünü batılıların gözüyle çoğunlukla barbarlığın simgesi olsalar da Orta Asya’nın yüksek medeniyetlerinden birini ve bazen küçük devletlerinin bazen de devasa imparatorluklarının sınırları dahilinde kültürler arası barışı ve huzuru tesis ettiler Bazen memluk, bazen efendi ve bazen de birbirlerinin en amansız düşmanıydılar

- Nedir Türkoloji; ne zaman ve nereden doğdu?
- Türkoloji, şarkiyatçılıktan doğmuş yeni bilim dallarından biridir Günümüzden kısa bir süre öncesine kadar İslâmoloji içinde yer alırdı

- Türkoloji, İslâmoloji içinde idi ise; Türk İslâm'ın neresinde idi?
- Yeniçerilerin bilinçaltımızda yaktıkları ateşlerin dumanı hâlâ tütmektedir Uzun süre, Türk ile Müslüman aynı anlamda kullanılmıştır Aslında bu tesbit çok da temelsiz değildir Türkler Batılılara, Haçlılar döneminden 20 asra kadar, Kur'an'ın ve Sünnet'in ateşli yandaşları ve halefleri olarak görünmüşlerdir

- Nedir Yeniçerilerin bilinçaltınızda yaktıkları ateşin külleri altında kalan gerçek?
- Türklerin, Müslümanlığın önce kılıcı, sonra da kalkanı oldukları söylenmiştir; Türkler hep savaşmıştır Savaşsız bir Türk olgusundan bahsedemeyiz Yalnız, bununla Türklerin savaşı diğer kavimlerden daha fazla sevdiklerini söylemek istemiyoruz; bu, Türklerin cihanşümûl barış özlemlerini yok saymak olur

- İslâmî kutsal savaş “Cihad”, Türklerin askerî mizacı üzerinde etki yapmış ve onların müslümanlaşmalarında rol oynamış mıdır?
- Bunu iddia etmek çok mümkün değil Türkler müslüman kimliği alarak kutsal savaştan kendileri adına da yararlanmış olabilirler, ancak savaşmak için “Cihad”a ihtiyaçları yoktu ve zaten Cihad yoluyla da müslüman olmamışlardı
Arap tacirlerinin hemen hepsi büyük ihtimalle İslâm propagandistleriydiler Kendileri de müslümanlığı yoğun biçimde yaşıyor ve varlıklarıyla yollarda ve hükümdarlıklarda örnek olmaya çalışıyorlardı Mutasavvıflar, içinde yoksul ve sıradan insanların, nurlu dervişlerin, güçlü bir din inancı ve gerçek bir Tanrı aşkıyla dolu üstün ve hikmetli kişilerin yer aldığı karma bir topluluk oluşturuyorlardı

- İslâm'a nisbetle mi atılmıştır Osmanlı'nın temelleri? Gerçek mi, hezeyan mı; Osman mı, Atman mı?
- Osmanlıların tarihi, Ertuğrul'un üçüncü oğlu olan “müslüman adlı” Osman'la başlar Adını alan ve 36 halefinin yöneteceği devletin kurucusu olan Osman, iktidara yükselişini kuşkusuz bağlı olduğu askerî tarikate, kayınbabası Şeyh Edebali'nin etkisine borçluydu

- Nedir bu Türklerdeki devlet kurma temâyülü?
- Türklerde imparatorluk kurma eğilimi vardır Türk kelimesi “güçlü” anlamına gelmektedir, ki bu ifade kavmî bir kimlikten ziyade siyasî örgütlenmelerinin gücüne işaret ediyor Türkler kelimenin tam anlamıyla yeryüzünün hükümdarlarıdır Kurdukları ve hiçbiri diğerine benzemeyen imparatorlukların iki bin yıllık ortak özelliklerinden birincisi, bu imparatorlukların birer halk mozayiği olmalarıdır Yönetimleri altındaki kavimlerin kimliklerini, dillerini, dinlerini, kültürlerini hatta önderliklerini muhafaza etme hakkı tanıyorlardı Fetih hakkı olarak en yüksek makamlar kendilerinin olduğu hâlde, fethettikleri yerlerde yerli halkı da güven gerektiren yüksek makamlara getirmekten çekinmemişlerdir Devlete yararlı olabilecek yabancıları çekiyorlardı

- İkibin yıllık imparatorluklar tecrübesinin zıttına, ırkçı bir devlet ile pâyidâr olabilir mi Türkler?
- Çok uluslu ve çok dinli varlıklarını ancak uzlaşma ile sürdürebilen devletlerin başında gelen Türkler nasıl fanatik olabilirdi?! Halkın, hükümdarın dinini benimsemesini isteyen Avrupa'nın tersine şaşırtıcı biçimde Türkler tüm din ve inançların bir arada barış içinde yaşayabileceği düşüncesini kabul ettirmeye çalışmışlardır Müslüman olmayanları kafir olarak yaftalasalar da, bir arada yaşama konusundaki tavırları evrensel uygarlığa en büyük katkıyı sağlamıştır

- Nedir “Türk”ün karakteristik husûsiyetleri?
- Avrasya'nın bir ucundan diğerine yaşanan iki bin yıllık bir macera sürecinde tabiî köklü değişiklikler olmuştur; ama bazı hususiyetler de varlığını sürdürerek büsbütün kökleşmiş, gelenekleşmiştir Osmanlı İmparatorluğu'nun da karakteri olan maddî ve manevî sağlamlık, yüksek onur, söze sadakat, hainlere karşı acımasızlık, ırkçılıktan uzak oluş, keskin bir askerî anlayış ve buna mümasil erdemler, gözüpeklik, savaşçı dayanışması, üstlere kesin itaat, hayatı hiçe saymak, idarecilik, muhasebe ve arşiv becerisi, ictimaî sınıflar arasındaki kolay geçişgenlik, bilime ve sanata sevgi ve hürmet, büyük mimarlık başarıları, hoşgörü, tasavvufa derin alâka, ironik zekâ Zihniyet dilin yansıması veya dil zihniyetin yansıması olduğuna göre, bu özelliklerin aynı zamanda Türkçe'nin de özellikleri olduğunu söylememiz yadırganmamalıdır Türklerde hiçbir zaman soyluluk olmamıştır; çiftçinin hor görülmesine rastlanmaz Türkler tarıma eğilimlidirler ve toprağa bağlandıkları zaman Anadolu köylüsü gibi en dayanıklı köylü soyu olurlar

- Tırnak içinde “Köylü” değiller yani Türkler?
- Kırtasiyeci Batı uygarlığında, Türk arşivlerinin gerçekten şaşkınlık verici nitelik ve niceliklerini kavramak güçtür Türkler herşeyi kaydetmiş ve muhafaza etmişlerdir Kütüphaneler de oldukça zengindir Süleymaniye Camii Kütüphanesi'ndeki elyazması sayısının 56843'tür Bu durumda insan ister istemez bir kıyaslama yapmak zorunda kalıyor Fransa Kralı V Charles'in ölümünde, kitaplığında 1200 elyazması olduğunu, bunun o zaman son derece yüksek bir rakam sayıldığını hatırlatmakla yetinelim

- Türk'ün ırkî husûsiyetleri midir, bu meziyetler?
- Yeryüzünde saf ırk olmadığını biliyoruz Ama bu konuda daha ileri gitmek ve Türklerin karma bir ırk da olmadıklarını söylemek zorundayız Türklerle ilgili karakteristik denilebilecek fizikî bir özellik tesbit etme imkânı kalmamıştır Türklerin, fizikî anlamda hiçbir ırkî hususiyetleri yoktur Dolayısı ile bir Türk ırkından bahsedemeyiz

- Dolayısı ile bir Türk ırkçılığından da bahsedemeyiz mi?
- Türkler tarihlerinin hiçbir döneminde, tek bir yerde ve belirli sınırlar içinde, ortak buyruk altında bir arada olmamışlardır Kurdukları büyük imparatorluklar bile, kendilerinden daha kalabalık Türk olmayan topluluklara dayanmıştır TC'den önce, çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu, Türklerin yönettiği ve kendini Türk olarak dayatan bir devlet hiç var olmamıştır Meselâ Kırgız adı, iz eki almış 40 rakamıyla açıklanır, yani “Kırkız”; Kırklara karışmış kavim Hristiyanlığın başlamasından hemen önce Han Sülâlesi devrinde Çinliler Kırgızları “mavi gözlü, sarışın adamlar” olarak tasvir ederler Bilinmeyen birtakım eski kaynaklara dayanan Arap yazar Gardizi ise açık renk tenleri ve kızıl saçları olduğunu anlatır Bu da bize Kırgızların Slav özellikleri taşıdığını düşündürüyor

- Hiç mi ırkî bir kriter yok “Türk” için?
- Aldatıcı görünümlere mukabil yegâne kriter hep dil olmuştur Resmî dili Farsca olan Türk devletleri de olmuştur Bunların Türklükten uzaklaşma yoluna girdikleri söylenebilir, ama bu sürecin sonuna kadar sadece yönetici ve elit sınıf gitmiştir; ataları Türkçe konuşan bu toplulukların çocuklarının dili Türkçe olarak kalmıştır Buna karşılık Bulgarlar tamamen Slavlaşmış ve Türklükten çıkmışlardır Bulgarların bizzat kendileri, Attilânın oğullarından biri olan İrnek'in soyundan geldikleri konusunda ısrar ederler Bulgarların 865'te Hristiyanlığı kabul etmeleriyle birlikte asimilasyon süreci başlar ve artık Bulgarlar Türk tarihinin ilgi alanına girmezler Keza Macarlar da öyle Macarlar aslında Kabar adındaki bir Türk boyunun yönetimindeki Fin-Uygurlardır

- Necip Fazıl'ın ifadesi ile, Türk, müslüman olduktan sonra Türk oluyor; müslümanlıktan çıkan Türkler, yegâne ırkî kriterleri olan Türkçe'yi de yitirerek Türklükten çıkıyorlar demek?
- Yeniçerilerin bilinçaltımızda yaktıkları ateşlerin dumanı hâlâ tütmektedir Uzun süre, Türk ile Müslüman aynı anlamda kullanılmıştır Aslında bu tesbit çok da temelsiz değildir Türkler Batılılara, Haçlılar döneminden 20 asra kadar, Kur'an'ın ve Sünnet'in ateşli yandaşları ve halefleri olarak görünmüşlerdir

- Türkçemizin dilaltınızda yaktığı ve dumanı hâlâ tüten ateşlere de birkaç örnek?
- Ortaçağ'da Fransa'da yeldeğirmenlerine “turquois” denilirdi Fransızca'da “kiosque” (Almanca'da “kiosk”) adıyla bilinen gazete büfelerimiz, Türklerin “köşk” adını verdikleri küçük, gösterişli binalardan devşirmedir
Hollandalıların Avrupa'ya Boğaziçi'nden taşıdıkları lale, “tulipe” adını, bu çiçeğin taç yapraklarının bir türbanı andırmasından dolayı “tülbent” çözcüğünden alınmıştır
Kahve, Osmanlıların Viyana kuşatmasından sonra Avrupalılar arasında yayılmıştır, ki o güne kadar çok bilinen bir içecek değildir Avrupa'da ve kahvaltılarımızın baştacı “croissant”lar (Fr Croissant: Yükselen hilâl; Alm Kipferl: Hilâl) aslında Türklerin bayraklarındaki hilâlden esinlenerek ortaya çıkmışlardır
Fransızca “yaourt” sözcüğü de yoğunlaştırmak anlamına gelen eski Türkçe bir eylemden (yoğurtmak) türetilen yoğurt sözcüğünden gelmiştir

* * *
Alıntıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Türkleri Türkleştirmek

Eski 08-03-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkleri Türkleştirmek



Niye illa ki Türk ve müslüman?

Birşey zorla insanların bilinçaltına-üstüne pompalanmaya çalışılıyor

İslamı benimsemeyip şaman olarak devam etseydik, bu bizi daha mı değersiz kılardı?

Tamam elhamdülillah

Ama bugün müslüman olduğumuz için Yoksa tarihte böyle doğduğumuz için değil

Biz önce Türk'üz

(Çok mu ırkçı oldu?

Ben biliyorum ya potansiyel hep vardı da bastırıyordum )

Alıntı Yaparak Cevapla

Türkleri Türkleştirmek

Eski 08-03-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkleri Türkleştirmek



Türklük ve Müslümanlık devamlı birbirine karıştırılan iki kavram Okullarda okutulan tarih kitaplarından, halkın aydın kesimine kadar müslümanlık Türklüğün yegane destekçisi ve temel basamağı olarak gösteriliyor

Müslümanlıktan önce Türkler yok muydu? Ya da varolan Türkler barbar, insanlıktan yoksun insanlar mıydı? Tabiki de hayır Türklük müslümanlığı da içine alan büyük bir kavramdır Irkçılığın çok daha dışında ve yanından geçemez

Bu iki kavramın çok önceden ayrılması gerekiyordu Ayırdılar çokşükür Ayırdılar ayırmasına ama elde kalan sadece müslümanlık oldu Türklük? kayıplara karıştı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.