Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
devlet, ilkesi, laiklik, yönetiminde, özellikleri

Devlet Yönetiminde Laiklik İlkesi Ve Özellikleri

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Devlet Yönetiminde Laiklik İlkesi Ve Özellikleri



Devlet Yönetiminde Laiklik İlkesi ve Özellikleri






Lâiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, din ve vicdan hürriyetinin devlet tarafından güvence altına alınmasıdır Lâiklik, devlet yönetiminde aklın ve bilimin esas alınmasını öngörür Lâik devlette, kişiler ibadet hürriyetine sahiptirler Bir din ve mezhep mensuplarının, başka din veya mezhep mensuplarına karşı baskısını önlemek, lâik devletin görevidir Atatürk’e göre din bir vicdan meselesidir Dine saygı, inanan insanların haklarına saygının bir sonucudur Atatürk bu konudaki görüşünü “Din bir vicdan meselesidir Herkez vicdanının emrine uymakta serbesttir Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalıyoruz” Sözüyle ifade etmiştir









Atatürk, lâikliğe büyük bir önem vermiştir Lâiklik, Türk milletinin maddî manevî ve fikrî yapısını modern medeniyet seviyesine ulaştırmaya yöneliktir Atatürk, Millî Mücadele sırasında edindiği tecrübelerle, lâik devlet düzenini gerekli görmüştür Dini tam olarak bilmeyen bazı kişiler, toplumu yanlış yönlendirip çıkar sağlamaya çalışmışlardır Atatürk, böyle kişilerin istismarını önlemiştir

Atatürk, bu konuda şunları söylemiştir: “Bizi yanlış yola sevk eden soysuzlar, bilirsiniz ki, çok kere din perdesine bürünmüşler saf ve temiz halkımızı, hep din kuralları sözleriyle aldata gelmişlerdir Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz, Görürsünüz ki, milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar hep din örtüsü altındaki küfür ve kötülüklerden gelmiştir









Atatürk’ün din ve lâiklik konusundaki görüşlerinden bazıları şöyledir:


“Dinime bizzat gerçeğe nasıl inanıyorsam ona da öyle inanıyorum” “Din gerekli bir kurumdur Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur” Lâiklik ilkesinde, din düşmanlığı değil, devlet tarafından inanç hürriyetinin tarafsız bir şekilde sağlanması öngörülür Din ve vicdan hürriyeti olmazsa, lâik devletten bahsedilemezÜlkemizin modernleşmesini sağlayan inkılâplar ancak lâik bir devlet ve toplum anlayışı ile mümkün olmuştur Lâiklik, kişilerin din ve inanç hürriyetini sağladığı gibi düşünce hürriyetini de sağlamıştır Lâiklik, devlet yönetiminde millî egemenliğin esas alınması amaçlandığı gibi, aklın ve bilimin rehberliğini öngörür Aklın ve bilimin ışığında toplum ihtiyaçları gözetilerek hukuk kurallarının geçerli olması esasını getirir









Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren lâiklik ilkesinin bir gereği olarak din ve devlet işleri birbirinden ayrıldı Ülkemizde lâiklik aşamalı olarak gerçekleşti İlk aşamada, halifelik kaldırıldı Eğitim ve öğretim birleştirildi Daha sonra da tekke ve zaviyeler kapatıldı

1928 yılında yapılan bir değişiklikle “Türkiye devletinin dini islam dinidir” ibaresi kaldırılmış ve 1937 yılında da laiklik ilkesi açık bir şekilde anayasaya konmuştur


Lâiklik ilkesi, Türk milletine çok büyük faydalar sağlamıştır Lâiklik ilkesi ile ülkede hukuk birliği sağlanmış, tüm vatandaşlar kanun önünde eşit duruma gelmiştir Lâiklik sayesinde din ve vicdan hürriyeti sağlamış, tüm vatandaşlar kanun önünde eşit duruma gelmiştir Lâiklik sayesinde din ve vicdan hürriyeti sağlanmış, millî birlik ve beraberlik güçlenmiştir Ülkemizde mezhep kavgaları önlenmiş, toplumsal barış sağlanmış, ülkemizde yaşayan yabancı azınlıkların devletimiz aleyhine faaliyet göstermeleri son bulmuştur Böylece düşman devletlerin iç işlerimize karışmaları önlenmiştir Lâiklik, Türk milletine yeni bir hayat tarzı getirmiş, çağdaşlaşma ve gelişmenin yolu açılmıştır









Atatürk’ün lâiklik anlayışında millet sevgisi ile birlikte dine saygılı olma düşüncesi vardır Lâiklik din düşmanlığı değil, toplum hayatında din hürriyetinin ve serbest düşüncenin bir güvencesi olarak değerlendirilmelidir Lâiklik ilkesine göre devlet, dinî inanç ve duyguların istismar edilmesine izin vermez Lâiklik ilkesinde din ve vicdan hürriyetleri anayasaların güvencesi altındadır Anayasamızın 24 maddesine göre, herkez vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir Din ve vicdan hürriyeti sayesinde de toplumsal barış sağlanmış olur









İnsanların vicdanlarına baskı yapılması İslâmiyet’le bağdaşmaz Çünkü İslâmiyet, vicdan hürriyetini, hoşgörü, barış ve kardeşliği öngörür Ayrıca İslâm dini, hurafeleri ve boş inançları yasaklar, aklı, bilimi, güzel ahlâkı ve ilerlemeyi önerir Atatürk, İslâmiyet hakkında şunları söylemiştir: “Bizim dinimiz en makul ve en tabiî bir dindir ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur Bu dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uyması lâzımdır Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur









Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.