Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aşık, paşa

Âşık Paşa

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Âşık Paşa




ÂŞIK PAŞA

Anadolu'da yetişen Türk şâir ve mutasavvıflarının meşhurlarından İsmi, Ali bin Muhlis bin İlyâs bin Ali Horasânî'dir Paşa lakabı babasının ilk oğlu olduğundan olup, resmî bir rütbe değildir 1272 (H670) târihinde Kırşehir'de doğdu Babası Muhlis Paşa, âlim, fazîletler sâhibi ve Ehl-i sünnet îtikâdında bir zât idi

Âşık Paşa din ve tasavvuf bilgilerini KırşehirliSüleymân Efendi'den öğrendi Zamânının zâhirî ve bâtınî ilimlerini çok iyi tahsîl etti Çocukluğundan beri, tasavvuf ehli kimselerin yanlarında bulundu Dolayısıyla, hayâtı hep evliyâ ile sohbet ederek geçti Babasının küçük yaşta vefâtı üzerine, dedesinin halîfelerinden Şeyh Osman'ın yanında tahsîline devâm etti Şeyh Osman, kızı ile evlendirdiği Âşık Paşayı yerine halîfe olarak bıraktı

Âşık Paşa, kibar, zarîf idi Dünyâ malına meyletmez, haramlardan şiddetle kaçar, şüpheli korkusuyla mübahları dahî terkederdi Pekçok talebe yetiştirdi Devlet işlerinde ehliyet sâhibi olan Âşık Paşa, bir süreMısır'da elçi olarak bulundu Mısır dönüşü, 1333 (H733)'de Kırşehir'de vefât etti Türbesi, Kırşehir'de müslümanların ziyâretgâhı olup, mîmârî bir şâheserdir

Orhan Gâzi zamânında şöhret sâhibi olmuştur En meşhûr eserlerinden olan Garibnâme; muhabbet, mârifet, yâni Allahü teâlânın zâtı ile sıfatları hakkında bilgi sâhibi olmak, rûhun vasıfları ve hasletleri, dînî ve tasavvufî konulara dâir on bâb (kısım) üzerine tertib ettiği kıymetli bir kitaptır Dîvân-ı Âşık ve Mârifetnâme isimleriyle bilinen Garibnâme, Türk tasavvuf edebiyâtının büyük eserlerindendir Coşkun bir şiir kitabından çok, mantık ve düşünceye sevk eden öğretici bir eserdir 1328 yılında yazdığı bu eserin dili oldukça açıktır ve 12000 beyte yakındır Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'nin Mesnevî'si gibi, aruzun "Fâ'ilâtün fâ'ilâtün Fâi'lün" kalıbıyla yazılmıştır Şiirlerinde Yûnus ve Mevlânâ'nın tesiri büyüktür

Risâle-i fî Beyân-is-Semâ isimli mensûr bir eseri de, Manisa'da Murâdiye Kütüphânesinde mevcuttur

Âşık Paşa, dîni, âlimlerden öğrenmeyi her zaman tavsiye ederdiÜstâddan öğrenilmeyen ilmin, insana faydası olmayacağını anlatırdı

Bu şerîatdur kim üstâd öğredür,

Resm-ü erkân-ü nişân ad öğredür

Farz-u sünnet bildürür nefse ayân,

Dâvet eyler tâata bellü beyân

Pes bilün üstâd âlimler durur,

Kim şerîat neydüğüni bildürür

Eyle olsa anda key izzet gerek,

Hem edeb erkân u hem hizmet gerek

Kimse kim üstâdına hizmet kıla,

Hiç güman dutman kim ol alkış ala

Hem Çalap hoşnûd ola andan ayân,

Kirtü bilgil bu sözü bellü beyân

Bu dînin emir ve yasaklarını üstâddan öğrenmek lâzımdır O üstâd; âdet, usûl ve esasları öğretir Allahü teâlânın emrettiği farzları ve Resûlullah'ın sünnetini bildirir Nefsi ibâdet etmeye açıkça dâvet eder Şunu iyi biliniz ki, İslâmiyeti en doğru olarak anlatan, âlim olan üstâdlardır Bu sebeple onlara karşı çok edepli olmalı, izzet, ikrâm ve hizmette bulunmalıdır Bir talebe hocasına hizmet ederse, şüphesiz çok duâ alır Onun duâsı bereketiyle cenâb-ı Hak da, o talebeyi sever Bu sözümüzün hakîkat olduğunu kabûl etmelidir

Gör ki âlem bir kitabdur mûteber,

Mâni gencinden virür her dem haber

Yazlıdur zerrât-ı âlem harf-be-harf,

Zî-kitâb-ü-zî-lügât zî-nahv-ü-sarf

Değme bir zerrât içinde bir hüner,

Pür maânîdür bu âlem pür hüner

Göz göre kim göre vü akl anlaya

Anlayanlar lâcirem kim tanlaya

Âlemin mûteber bir kitap olduğunu gör O kitap ki, mânâ hazînesinden dâimâ haber verir O öyle bir kitaptır ki, içinde lügat, nahiv, sarf ve mârifetler, Allahü teâlânın zâtı ve sıfatlarıyla ilgili bilgiler vardır Âlemde bulunan bütün zerreler harf harf yazılıdır Bu âlem, görebilenlerin görmesi, aklı olanların anlayıp hayrette kalmaları için mânâlar ve hünerlerle dolu olarak yaratıldı

Dünyâya girmekliğün pes aybı yok,

Gam değil bu dünyâlık olursa çok

İlle dünyâ gönüle yol bulmasun,

Key sakın kim gemiye su dolmasın

Dünyâ ile meşgûl olmak ayıp değildir Dünyâ malının çok olması üzüntüye sebeb olmamalıdır Ancak dünyâ sevgisini gönle doldurmak doğru değildir Kalbi öldüren sevgiden çok sakınmalıdır

1) Kâmûs-ul-A'lâm; c4, s3044
2) Şakâyık-ı Nu'mâniyye Tercümesi(Mecdî Efendi); s22
3) Osmanlı Müellifleri; c1, s109
4) Tâc-üt-Tevârih
5) Menâkıb-ı Kudsiyye
6) History of Ottoman Poetry; c1, s167
7) Rehber Ansiklopedisi; c2, s44
8) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c10, s12

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.