08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Hâtim-İ Esâm
Hâtim-i Esâm
Evliyânın büyüklerindendir Belh şehrinde doğdu Doğum târihi kesin belli değildir Hâtim-i Esâm, Şakîk-i Belhî’nin talebesi, Ahmed-i Hadraveyh’in hocasıdır 237 (m 852) senesinde Vaşcer’de vefât etmiştir
Kendisine “Esâm” (kulağı duymaz) denilmesinin sebebi şudur: “Birisi onunla konuşurken kazayla yellendi Hâtim-i Esâm o şahıs utanmasın diye “Yüksek sesle konuş, ancak yüksek sesle konuşulanları duyabiliyorum” dedi Bu yüzden ona Esâm denilmiştir
BİRAZ MÜHLET TANI
Muhammed Râzî anlatır? “Senelerce Hâtim-i Esâm’ın hizmetinde bulundum Sadece bir kere hariç, hiç kızdığını görmedim O da, pazardan geçerken bir bakkal talebesini yakalamış, “Malımı alıp yedin, parasını ver” diyordu Hâtim bunu görünce, “Ey Efendi! Biraz yardımcı ol, borcunu ödemesi için biraz mühlet tanı” dedi Fakat bakkal, “Olmaz” diye dayattı Bunun üzerine çok sinirlenen Hâtim-i Esâm, yanında taşıdığı havlusunu yere vurdu Bir anda pazarın ortası altınla doldu Hâtim-i Esâm bakkâla: “Alacağın ne kadarsa onu al, fazlasını alma, sonra elin kurur” dedi Bakkal alacağını aldı: Fakat para hırsından biraz daha almaya kalkınca derhal eli kurudu ve çolak oldu
Buyurdu ki: “Ey kul! Allahü teâlâya isyân ettikleri için insanlara buğzettiğin halde, kendin Allahü teâlâya isyân edince, kendi nefsine buğzetmeyişin sende insâfın olmayışındandır ”
NAMAZI GÜZEL KILIYOR MUSUN?
Rebâh bin el-Hirevî şöyle anlatır: Îsâ bin Yûsuf bir mecliste konuşan Hâtim-i Esâm’a uğradı ve şöyle sordu: “Ey Hâtim! Sen namazını güzel kılıyor musun?” Hâtim, “Evet” dedi O, “Nasıl kılıyorsun?” diye sordu Hâtim şöyle buyurdu: “Emre uyuyorum, korku ile yürüyorum, niyetle giriyorum, büyük bilip tekbir alıyorum, tertil ve tefekkürle okuyorum, huşû ile rükû ediyorum, tevâzu ile secde ediyorum, tam teşehhüd içinde oturuyorum, sünnete göre selâm veriyorum ve selâmı Allaha hâs kılarak veriyorum Namazımın kabûl olunmayacağından korkarak, korkuyla nefsime dönüyorum Ölmek kadar onu muhafaza ediciyim ” Bunun üzerine Îsâ bin Yûsuf: “Sen namazını güzel kılıyorsun” buyurdu
|
|
|