Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
muhammed, şenâvî

Muhammed Şenâvî

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muhammed Şenâvî




MUHAMMED ŞENÂVÎ

Evliyânın büyüklerindendir İsmi Muhammed Şenâvî’dir Mısır’da doğdu Doğum târihi bilinmemektedir 1525 (H932) senesinde Mısır’da vefât etti Ravh denilen yerdeki dergâhının bahçesine defnedildi

Muhammed Şenâvî, çok yardımseverdi Dâimâ halkın ihtiyaçlarını karşılamak için koşardı Herkese, Allahü teâlâyı devamlı hatırlamaları için zikir telkini yapardı Kimseden hediye almazdı Muhammed Şenâvî’nin vâz ve nasîhatleri, çoğunlukla uzun olurdu Yatsı namazından sonra başlıyan sohbet, sabaha kadar devâm ederdi

Yine Abdülvehhâb-ı Şa’rânî anlatır: “Muhammed Şenâvî ile, Muhammed bin Ebû Hamâil dergâhında vedâlaştım O; “Bu son buluşmamız değildir Bir daha buluşacağız” buyurdu Aradan bir süre geçti Ravh mahallesine gittim Muhammed Şenâvî’nin huzûruna girdim Son anlarını yaşıyodu Bana şöyle duâ etti: “Allahü teâlâ, seni gözetsin ve himâyesinden bir ân dahî ayırmasın O’ndan bunu diliyorum O’nun huzûruna vardığında, sana ayıplarını örtmekle muâmele eylesin” Muhammed Şenâvî, o gece vefat etti Sabahleyin halktan habersiz olarak defnedildi Halk Muhammed Şenâvî’nin vefâtını duyunca, mezarını ziyâret etmek için toplandılar Mezar başında büyük izdiham meydana geldi

Muhammed Şenâvî buyurdu ki: “Bu yol, baştan sona kadar iyi huydan ibârettir

“Dünyâdan elime geçenler, bana verilmiş özel bir mal değildir Ben bu mallara, yoksulların da ortak olduğunu görüyorum Bunları, benden daha fakir kimseler varsa onlara veririm Zîrâ, bu rızıkları bana bu iş için veren Allahü teâlâdır Beni bu hayır işine memur eden, fakirlere yardımdan başka bir işle uğraştırmayan yüce Rabbime hamd ve senâlar olsun

ZEHİRLİ YEMEK

Abdülvehhâb-ı Şa’rânî şöyle anlatır: “Muhammed Şenâvî’nin bulunduğu beldenin devlete âit gelirlerini, İbn-i Yûsuf adında bir görevli topluyordu Bu bölgede, şâir bitkisi denilen zehirli bir bitki yetiştirilirdi Bu bitkinin geliri ile, devlet erkânının ve askerlerin geçimi sağlanırdı Bu zehirli bitkiyi toplamaya mecbur edilen halktan ölenler olurdu Muhammed Şenâvî, bu bitkinin ekilmesinin yasaklanması için İbn-i Yûsuf’a ne kadar söyledi ise kâr etmedi Bunun üzerine Muhammed Şenâvî de, talebeleri ve halkla berâber şâir bitkisi toplardı İbn-i Yûsuf buna çok kızardı Bir gün İbn-i Yûsuf, Muhammed Şenâvî’yi talebeleriyle birlikte yemeğe dâvet etti Önlerine zehirli yemek koydu Muhammed Şenâvî sofraya oturduğu zaman, Allahü teâlânın izni ile yemek kurtlandı Bu durumu gören Muhammed Şenâvî; “Artık zamânı geldi Şâir bitkisini ektirmiyeceğim” dedi Osmanlı Sultânına, bu bitkiyi toplamayı yasaklatması için gitmeye karar verdi O gece Sultan rüyâsında Muhammed Şenâvî'yi gördü Muhammed Şenâvî, Sultâna; “Bu İbn-i Yûsuf emri ile ekilen şâir bitkisi toplama işini iptâl et” dedi Sultan uyandığı zaman, vezîrlerine, Mısır vâlisine böyle birşeyin olup olmadığını sormalarını emretti Mısır vâlisinden haberin doğruluğuna dâir bilgi gelince, Sultan, şâir bitkisinin ekilmesini yasaklattı

1) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c1, s179
2) Tabakât-ül-Kübrâ; c2, s132
3) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c14, s260

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.