08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ahmed Rasim
Ahmed Rasim
Gazeteci, yazar ve milletvekili
Posta ve telgraf memuru olan Behaeddin Efendinin oğlu olup, 1864 yılında İstanbulda doğdu Doğmadan anne ve babası ayrıldığı için sıkıntılar içinde büyüdü Annesinin ve akrabalarının yardımıyla, ilk mektebi sonra da 1883te Darüşşafaka Lisesini birincilikle bitirdi
Ahmed Rasim, okulu bitirdikten sonra bir müddet Posta ve Telgraf Nezaretinde memur olarak çalıştı Ancak Ahmed Rasim, bu şekildeki bir memuriyetten sıkıldığı için, ayrıldı İki defa Maarif Nezareti Teftiş Encümenine tayin edilmişse de, yine ayrıldı Daha okul sıralarında iken ilgi duyduğu, hevesli olduğu yazarlık mesleğini, 1927 yılına kadar aralıksız sürdürdü Aynı sene İstanbul mebusu olarak meclise girdi 21 Eylül 1933 tarihinde İstanbulda vefat etti
Ahmed Rasim, kalemi ile geçindiği için, en çok eser veren yazarlardan biridir Yazarlığa Ahmed Midhat Efendi'nin teşvikiyle başladı İlk olarak, Tercüman-ı Hakikat Gazetesinde, Fransızca'dan yaptığı bir tercümesi yayınlandı Sonra sırasıyla, Ceride-i Havadis, Tercüman-ı Hakikat, Malumat gibi gazetelere yazı yazmaya başladı Bunun yanında Güneş, Gülşen, Sebat, Hamiyyet, Şafak, Servet, Tanin, Tasvir-i Efkar vb dergilere yazı yazıyordu Bazı yazılarında takma isimler kullanıyordu Mesela Leyla, Feride, Hanımlara Mahsus gibi
Ahmed Rasim, çeşitli konularda tarih, roman, şiir, otobiyografi, vb birçok dalda eser vermiştir İlkokullarda okutulmak için dört ciltlik bir Osmanlı Tarihi hazırlamıştır Roman ve hikayeleri ilk acemilik devirlerine rastlar Ahmed Rasim de bu roman ve hikayelerinde Ahmed Midhat Efendi gibi okuyucuya bilgi vermeye çalışmıştır Şiirleri, eski biçimde yazılmış şarkı ve gazellerden ibaret olup, Nedimin tesirleri görülür Fıkra ve hatıralarında ise İstanbulun son yıllardaki halini tasvir etmiştir Burada çeşitli insan tiplerini başarıyla tasvir etmiştir Dünyayı ve insanları hoş ve gülünç tarafları ile ele alan Ahmed Rasimin eserlerinde, yaşama sevinci her şeye hakimdir Edebi zevkte ve dilde orta bir yol tutma taraftarıdır Sayıca yüzden fazla olan eserlerinde canlı bir Türkçe kullanmıştır
Romanları : Meyl-i Dil (1892), Nakam (1899), Kitabe-i Gam (1899), Hamamcı Ülfet (1922)
Fıkra ve makaleleri: Tarih ve Muharrir (1329), Şehir Mektupları (1316), Eşkal-i Zaman (1334), Muharrir Bu Ya (1926), Menakıb-ı İslam (1325)
Hatıraları: Gecelerim (1312 - 1316), Fuhş-ı Atik Fuhş-ı Cedid (1340), Muharrir, Şair, Edib (1342)
|
|
|