![]() |
Şiir Sanatı Ve Türleri |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Şiir Sanatı Ve TürleriŞiir Sanatı : ?ir Sanatı ve Türleri[/url] Dildeki anlam, ses ve ritim öğelerinden yararlanarak bir duygu, düşünce yada olayı, yoğun ve sıra dışı anlatma sanatı olarak tanımlanabilir ![]() ![]() Bu tanımlardan en yaygını, şiiri düz yazının karşıtı olarak gösteren tanımdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şiirin ne olduğunu tam olarak anlayabilmek için yapılması gereken en iyi şey, çeşitli türlerde çok sayıda iyi şiir okuyup bunların üzerinde düşünmektir ![]() ![]() Şiir Türleri : Şiirler işlenilen konularına ve söyleniş biçimlerine göre türlere ayrılır ![]() 1 ![]() a- Doğal Epik Şiir b- Yapay Epik Şiir 2 ![]() 3 ![]() 4 ![]() a- İdil b- Eglog 5 ![]() 6 ![]() a- Trajedi b- Komedi c- Dram Epik Şiir : Büyük kahramanları ve onların yaptıkları işleri anlatan şiirdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Epik şiirler “Doğal Epik “ ve “ Yapay Epik” olarak ikiye ayrılır ![]() Doğal Epik ; Milletin hayatını etkileyip , derin izler bırakan tarihi olayları , kahramanlık yönü ile işleyen manzum hikayelerdir ![]() Yunanlıların İlyada sı , Finlerin Kalevala sı , Hintlilerin Mahaharata sı örnek verilebilir ![]() Yapay Epik ; Yakın çağdaki milletlerin hayatlarına ait tarih yada toplum olaylarını anlatan şiirlerdir ![]() İtalyan Tasso’nun Kurtarılmış Kudüs ü , Firdevsi’nin Şehname si , J ![]() ![]() ![]() Utanç Kesiti -Çağlar birbirini görse, Ortaçağ yüzüne tükürürdü Uzayçağının- Toplarlar ulusu çalışma kamplarına, Sıra sıra tel karanlık, sıra sıra tel ölüm ![]() İner karanlıkta bir ak ses; Yeter gayrı gel ölüm ![]() Binlerce eri, polisi -ayın parlaması tanık- Barsak deşer kan içer, organ koparırlar ![]() Bir yamyamlıktan bir yamyamlığa, Tarihi görmediği korkunç bir yüzle varırlar ![]() İşte bir köyde, ey analar ey ![]() Ders olsun diye, Girdi bıçak elleri Amerikanın, Gebe kadının karnından içeriye ![]() Lirik Şiir : Akıldan çok , duygulara , hislere seslenen insanlarda güzellik sevgisi uyandırmayı amaçlayan aşk, ayrılık, hasret ve özlem konularını işleyen duygusal şiirlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Edebiyatımızda lirik şairler arasında Divan Edebiyatında Fuzuli, Baki, Nedim; Halk Edebiyatında Yunus Emre, Karacaoğlan; Yeni Türk Edebiyatında Yahya Kemal, Ahmet Haşim sayılabilir ![]() Endülüste raks Zil, şal ve gül ![]() ![]() ![]() ![]() Şevk akşamında endülüs üc defa kırmızı ![]() Aşkın sihirli şarkısı yüzlerce dildedir İspanya neş'esi ile bu akşam bu zildedir ![]() Yelpaze çevrilir gibi birden dönüşleri, İşveyle devriliş, örtünüşleri ![]() ![]() ![]() Her rengi istemez, gözümüz şimdi aldadır ![]() İspanya dalga dalga bu akşam bu şaldadır ![]() ![]() Alnında halka halka aşüfte kakülü Gögsünde yosma gırnatanın en güzel gülü ![]() ![]() ![]() Raks ortasında bir durup oynar, yürür gibi; Bir baş çevirmesiyle bakar öldürür gibi ![]() ![]() ![]() Gül tenli, kor dudaklı, kömür gözlü sürmeli, Şeytan diyor ki, sarmalı yüz kere öpmeli ![]() Gözler kamaştıran şala, meftun eden güle Her kalbi dolduran zile, her sineden "Ole!" Yahya Kemal Beyatlı Didaktik Şiir: Öğretici bilgi verici şiirdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tevfik Fikret’in ve Mehmet Akif’in manzum hikayeleri didaktik şiir türünün güzel örnekleri arasındadır ![]() HÂN-İ YAĞMÂ Bu sofacık, efendiler - ki iltikaama muntazır Huzurunuzda titriyor - şu milletin bayâtıdır; Şu milletin ki muztarib, şu milletin ki muhtazır ! Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır 5 Yiyin, efendiler yiyin; bu hân-i iştihâ sizin; Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin ! Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir; Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir? Şu nâdi-i niam, bakın kudumunuzla müftenir ! Pastoral Şiir: Kır ve çoban yaşamını , doğa güzelliklerini anlatan şiirlere denir ![]() ![]() a ![]() ![]() b ![]() ![]() Çoban Çeşmesi Derinden derine ırmaklar ağlar, Uzaktan uzağa çoban çeşmesi, Ey suyun sesinden anlıyan bağlar, Ne söyler su dağa çoban çeşmesi ![]() "Goynunu Şirin'in aşkı sarınca Yol almış hayatın ufuklarınca, O hızla dağları Ferhat yarınca Başlamış akmağa çoban çeşmesi ![]() ![]() ![]() "O zaman başından aşkındı derdi, Mermeri oyardı, taşı delerdi ![]() Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi ![]() Değdi kaç dudaga çoban çesmesi ![]() Vefasız Aslı'ya yol gösteren bu, Kerem'in sazına cevap veren bu, Kuruyan gözlere yaş gönderen bu ![]() ![]() ![]() Sızmadı toprağa çoban ceşmesi ![]() Leyla gelin oldu, Mecnun mezarda, Bir susuz yolcu yok şimdi dağlarda, Ateşten kızaran bir gül ararda, Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi, Ne şair yaş döker, ne aşık ağlar, Tarihe karıştı eski sevdalar ![]() Beyhude seslenir, beyhude çağlar, Bir sola, bir sağa çoban çeşmesi ![]() ![]() ![]() Faruk Nafiz Çamlıbel Satirik şiir: Toplum hayatındaki aksayan yönleri , düzensizliklerin insanların çeşitli konulardaki zayıflıklarının zekice , ince bir alay tarzı ile kişileri ve olayları eleştiren şiirlerdir ![]() ![]() ![]() Bu tür şiirlere Divan edebiyatında hiciv , Halk edebiyatında taşlama , yeni edebiyatımızda yergi denir ![]() Pek rengine aldanma felek eski felektir Zira feleğin meşreb-i nâ-sâzı dönektir Ya bister-i kemhâda , yâ virânede can ver Çün bay ü gedâ hâke beraber girecektir Allaha sığın şahs-ı halimin gazabından Zira yumuşak huylu atın çiftesi pektir Yaktı nice canlar o nezaketle tebessüm Şirin dahi kasdetmesi cana gülerektir Bed asla necabet mi verir hiç üniforma Zerdüz palan ursan eşek yine eşektir Bed mâye olan anlaşılır meclis-i meyde İşret , güher-i âdemi temyize mihenktir Nush ile yola gelmeyeni etmeli tektir Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir Nâdânlar eder sohbet-i nâdânla telezzüz Divânelerin hemdemi divâane gerektir Aff ile mübeşşer midir eshâb-ı meratip Kanun-i ceza âcize mi hâs demektir Milyonla çalan mesned-i izzetde serefrâz Bir kaç kuruşu mürtekibin câyı kürektir İman ile din , akçadır erbâb-ı gınâda Namus ü hamiyyet sözü kaldı fukarada Ziya Paşa Dramatik Şiir: Acıklı ve üzüntü verici olayları konu edinen şiirlerdir ![]() ![]() ![]() Dramatik şiir tiyatroda trajedi ve komedi olmak üzere ikiye ayrılır ![]() ![]() ![]() a ![]() ![]() b ![]() ![]() c ![]() ![]() Anneme mektup Ben bu gurbete ile düştüm düşeli, Her gün biraz daha süzülmekteyim ![]() Her gece, içinde mermer döşeli, Bir soğuk yatakta büzülmekteyim ![]() Böylece bir lâhza kaldığım zaman, Geceyi koynuma aldığım zaman, Gözlerim kapanıp daldığım zaman, Yeniden yollara düzülmekteyim ![]() Son günüm yaklaştı görünesiye, Kalmadı bir adım yol ileriye; Yüzünü görmeden ölürsem diye, Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim ![]() Necip Fazıl Kısakürek |
![]() |
![]() |
|