Dömeke Muharebesi |
08-02-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Dömeke MuharebesiOsmanlı-Yunan savaşı ömeke Muharebesi[/url] Berlin Antlaşması'na dayanarak, Türk yağmasından Teselya ile Arta kazasını ele geçiren Yunanistan, bu sefer de Yanya vilâyetiyle Girit’e göz dikmişti Bu bölgede halkın üçte ikisini meydana getiren Rumlar, daimî olarak Yunanlılar tarafından Osmanlılar'a karşı kışkırtılmaktaydılar Çıkan ayaklanmaların Türkler tarafından bastırılması, Yunanlıların daha çok hoşuna gidiyor ve bu kez de Avrupa devletlerini, Rumlar eziliyor bahanesiyle tahrik ediyorlardı Nitekim 3 Şubat 1897’de Girit’te Hıristiyanların soykırıma tâbi tutulduğu iddiasıyla, Avrupalı devletler, Girit sularına zırhlılar göndermişlerdi Bu zırhlılar, aynı zamanda Türk-Yunan çatışmasına engel olacaklardı Ne yazık ki Albay Vassos komutasındaki Yunan filosu, Girit’e çıkarma yaparken, bunlar sadece seyrettiler Ancak, son derece tedbirli hareket ederek Avrupa devletlerini yanına çekmeyi başaran Sultan İkinci Abdülhamid Han, onlara ortak abluka teklifi yaptı ve kabul edildi Girit’in elden çıkmasına sinirlenen Yunanlılar, Teselya ve Makedonya’daki Osmanlılara saldırmaya başladılar Nihayet Osmanlı hükümeti de 17 Nisan 1897’de Yunanistan’a harp ilan etti İki taraf kuvvetleri arasında, esaslı bir fark yoktu Ancak, Yunanlıların bilhassa arızalı bölgelerde Osmanlı ordusunu uğraştıracağına ve bilhassa Dömeke mevkiinde ağır kayıplar verdireceğine ihtimal verilmekteydi Osmanlı kuvvetleri, Müşir Edhem Paşa komutasında 45000 kişilik Osmanlı askerine karşılık, Kralın kardeşi Konstantin’in kumanda ettiği Yunan ordusu ise 40000 kişilik bir kuvvetten meydana geliyordu 18 Nisanda Milano mevkiindeki savaşı, Osmanlılar kazandılar Ancak, savaşın ağır cereyan etmesi üzerine, büyük devletlerden her an gelebilecek bir müdahaleye fırsat vermemek için Sultan İkinci Abdülhamid Han, yıldırım harbi istediğini Edhem Paşaya bildirdi Bu durum üzerine, 25 Nisan’da Yenişehir, 26 Nisan’da Tırhala zaptedildi Asıl vuruşmanın Dömeke’de olacağı ve bu savaş sonunda, galip tarafın ortaya çıkacağı belli olmuştu Çünkü Yunanlılar, bu müstahkem mevkie çok güvendikleri gibi, çok fazla yığınak da yapmışlardı Savunma savaşı yapacak olan Yunanlılar, Türkleri püskürteceklerine kesin inanıyorlardı 17 Mayıs günü, çok şiddetli geçen muharebe sonunda Osmanlılar, parlak bir zafer daha kazandı Yunan ordusu tamamen dağıldı Yunan başkomutanı, gece karanlığından yararlanarak, canını zor kurtarabildi Artık, Osmanlı ordusunun Yunan başkentine girmesine engel olacak, ciddî bir mukavemet beklenemezdi Lâkin Yunanlıların imdadına, burada da, Avrupa’nın büyük devletleri yetişti ve 20 Mayıs 1897’de, Türk ordusunun fethettiği yerler, elinde kalmak şartıyla, mütareke imzalandı Türk-Yunan Harbi, Sultan İkinci Abdülhamid Hanın, dünya politikasında ve iç politikada itibarını artırmış ve Osmanlı toplumunun maneviyatı yükselmiştir |
|