![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua ÜslûbuARAPÇADA DUA ÜSLÛBU Ahmet Bostancı· Şüphesiz dil, insanın duygu ve düşüncelerini ifade etmesine yarayan en önde gelen araçlardan biridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dua kelimesi, (دعو) kökünden, “yardım isteme, Allah’a yönelme, seslenme (nida) ve çağırma” gibi anlamlara gelen masdardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbn Manzûr’un, Ebû İshak’tân naklen verdiği bilgiye göre; Allah’a karşı dua üç anlam ifade eder: a) Cenab-ı hakkın birliğini ikrar etme ve onu övme: (ربنا لك الحمد) “Rabbimiz, hamd sana aittir ![]() ![]() ![]() ![]() Dua hayır talebi için olabileceği gibi şer dileme amaçlı da olabilir (bed*dua) ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua ÜslûbuI ![]() Arapça, bünyesinde pek çok dua üslûbunu barındırmaktadır ![]() 1 ![]() Arapçada asl olan duanın emir sigası ile yapılmasıdır ![]() ![]() Emir sigasıyla yapılan duaya örnek olarak (يا رب اغفر لنا) “Rabbim! Bizi bağışla!” ifadesi verilebilir ![]() ![]() 2 ![]() Dua formlarından biri de lâm-ı talebiyye dediğimiz bazen emir ifade eden, bazen de dua, iltimas gibi anlamlara gelen bazen de ihbar anlamı taşı*yan “lâm” ile yapılan dualardır ![]() ![]() 3 ![]() Bilindiği üzere, lây-i nâhiye ile hem nehy-i hâzır hem de nehy-i gâib sigaları yapılabilmektedir ![]() ![]() a) Nehy-i hâzır: (لا تؤاخذنا ربنا) “Ey Rabbimiz! Bizi muaheze etme!” ayeti kerimesinde nehy-i hâzır sigası dua anlamında kullanılmıştır ![]() b) Nehy-i gâib: (لا يزل صاحبك بخير) “Arkadaşın daima hayırla beraber olsun!” denir ki, (لا زال) manasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() c) Lây-ı nâhiye ve mütekellim sigası ile yapılan dualar: Bu tür dua formuna örnek olarak (إنّ الليل لطويل فلا أُسْبَ له) sözü verilebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() Duada asıl olan genellikle emr-i hâzır içeren inşâî ifadeler olmakla beraber, Arapçada mâzî ve muzâri‘ fiil gibi bazı ihbârî lafızlar da dua anla*mında yaygın olarak kullanılmaktadırlar ![]() Örneğin, (رحم الله فلانا) “Allah falancaya rahmet etsin” cümlesi lafzen haber tarzında olsa da dua anlamına gelmektedir ![]() Mâzî fiilin dua anlamında kullanılması, (أطال الله بقاءه) “Allah ömrünü uzun etsin” örneğinde olduğu gibi haber anlamı ile karışma söz konusu olmayacak yerlerde olur ![]() ![]() Dua anlamında kullanılan mâzî fiil, malum (etgen) olabileceği gibi, (قتل الإنسان ما أكفره) “Kahrolası insan, ne kadar da nankördür!” ayetinde olduğu üzere meçhul (edilgen) de olabilir ![]() Mâzî fiil ile yapılan dua formlarının bir diğer şekli de “en-i muhaffefe”den sonra gelen mâzî fiilli dua cümleleridir ![]() Bilindiği üzere, “en-i muhaffe”nin amel edebilmesi için haberi, cümle olmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() 5 ![]() Muzâri‘ fiil ile yapılan dua formlarına (يغفر الله لك) “Allah sana mağfiret etsin!” ve (يرحمك الله) “Allah sana merhamet etsin” duaları örnek verilebilir ![]() ![]() Mâzî fiilde olduğu gibi, muzâri‘ fiilin de dua anlamında kullanılması ancak haber ile iltibas vaki olmayacak yerlerde olabilir ![]() 6 ![]() Bu “lâ”ya “lâ ed-duâiyye” de denilmektedir ![]() ![]() a) Lây-ı nâfiye ve mâzî fiil ile yapılan dualar: Lây-ı nâfiye tek bir mâzî fiilin başına nefy edatı olarak gelmez ![]() ![]() ![]() ![]() b) Lây-ı nâfiye ve muzâri‘ fiil ile yapılan dualar: (لا يغفر الله له ولا يرحمه) “Allah ona mağfiret etmesin rahmet de etmesin” örneğinde olduğu gibi, olumsuz dua (beddua) ifadelerinde lây-ı nâfiye kullanı*lır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua Üslûbu7 ![]() İsim cümlesi tarzındaki dua formlarının birden fazla şekli vardır: a) Mübtedanın, mezkur, mârife ve başta haberin de mezkur ve sonda olduğu isim cümleleri: Buna örnek olarak şu ifade verilebilir: (رحمة الله عليه) “Al*lah’ın rahmeti onun üzerine olsun ![]() ![]() b) Mübtedanın nekra olduğu isim cümleleri: Mübteda yaygın olarak marife kelimelerden olmakla birlikte dua anlamında geldiğinde, (سلام على اِلْ ياسين) “İlyas’a selam olsun” ayetinde olduğu gibi nekra da olabilir ![]() ![]() ![]() c) Mahzûf mübtedanın haberi şeklindeki dua cümleleri: Dua, mübtadası mahzûf haber tarzında da olabilir ![]() ![]() ![]() d) Haberin öne geçtiği isim cümleleri: لك الحمد)) “Hamd yalnız sana mahsustur” örneğinde olduğu gibi dua ifade eden isim cümlelerinde bazen ha*ber öne geçebilir ![]() e) “En-i muhaffefe”den sonra gelen isim cümleleri: Bilindiği üzere, “en-i muhaffe”nin amel edebilmesi için haberi cümle olmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 8 ![]() Fiili mahzûf mef’ûl tarzında yapılan dualarda en çok mansûb masdarlar kullanılmaktadır ![]() a) Masdar ile yapılan dualar Fiilleri mahzûf mef’ûl-ü mutlak olarak kullanılan masdarlarla yapılan dua tarzına şu ifadeler örnek olarak verilebilir: (سقيا), (رعيا), (جدعا) vb ![]() ![]() Masdardan dua anlamı ancak masdar mef’ûl-i mutlak konumunda olduğu zaman anlaşılır ![]() ![]() Masdar olmayan isim ile yapılan dualar Filli mahzûf mef‘ûl tarzındaki dua formlarında, (الإثلب لك والتراب) vb ![]() ![]() ![]() Sıfat (şibih fiil) ile yapılan dualar Masdar olmadığı halde dua ifade etmede mansûb masdarlar gibi kullanılan başka kelimeler de vardır ![]() ![]() İştigâl üslubu ile yapılan dualar Bu tarz duaların bir diğer şekli de iştigâl üslubu ile yapılanlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 9 ![]() Bu formun en meşhur örneklerinden birisi ikinci bölümde genişçe ele alacağımız (لا أبا لك) “Babasız kalasıca!” ifadesidir ki, (لاب لك، لا أباك، لا أبك، لا أب لك) tarzlarında da söylenmektedir ![]() ![]() 10 ![]() Arapçadaki “vâv” çeşitlerinden biri de emir, dua, nehy, nefy, istifham, arz, tahsis ve temenninin cevabında geldiği zaman kendisinden sonra gelen muzâri‘ fiili gizli bir “en” ile nasb eden “vâv”dır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua Üslûbu11 ![]() Talebin cevabının başında bulunan “fe”, başına geldiği muzâri‘ fiili gizli bir “en” ile nasb etmektedir ![]() ![]() ![]() 12 ![]() Dil bilginleri, (لله دره) ifadesindeki “lâm”ın, her ne kadar kastedilen muhataba dua da olsa, “taaccüb lâm”ı olduğunu söylemişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 13 ![]() Arapçada te’kîd-i nefy-i istikbâl anlamı ifade eden “len”in dua formlarında kullanılıp kullanılmayacağı tartışmalı bir husustur ![]() ![]() İbnu’s-Serrâc bunu kendi görüşü olarak nakletmediği halde, İbn Hişâm, sanki o kendi görüşü olarak nakletmiş gibi, “İbnu’s-Serrâc’ın görüşünün ak*sine, “len” ile dua olmaz demekte” ve ayetin duaya delil olamayacağını zira nefye hamledilip Allah’a karşı söz verme anlamına alınabileceğini söylemekte*dir ![]() ![]() ![]() ![]() 14 ![]() (زال، برح، فتئ، انفك) nâkıs fiilleri, mübtedayı ref’, haberi nasb şeklindeki amellerini ancak kendilerinden önce nefiy ya da şibh-i nefiy (nehy ya da dua) geçmesi halinde yapabilirler ![]() ![]() 15 ![]() Arapçada, bu yer verdiğimiz dua formalarının hiç birine uymayan, o anki durumun gerektirdiği bir ifade ile yapılan dua şekilleri de vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 16 ![]() İbrahim es-Sâmarrâî, modern Arapçada, kral, alim, bakan, başkan gibi kimselere iltifat sadedinde söylenen (جلالة الملك، معالي الوزير، سيادة الرئيس، سماحة العالم) vb ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua ÜslûbuII ![]() Klâsik Arapçada, lugat kitaplarını CDlerin de yardımıyla tarayarak yaptığımız incelemede tespit edebildiğimiz ve özellikle dua ya da beddua anla*mında kullanılan çok sayıda kalıp ifade bulunmaktadır ![]() ![]() (أباد اللهُ خضراءَهم): “Allah nimetlerini, hayırlarını daim etsin!” anlamında kullanılmaktadır ![]() (آبه الله): (أبعده الله) “Allah onu uzaklaştırsın!” anlamında bir duadır ![]() ![]() (أبيتَ اللعنَ): Cahiliye döneminde krallara söylenen bir selamlama ve dua ifadesidir ![]() ![]() (الإثلبَ لك والترابَ): “Toprak olasın” gibi tercüme edilebilecek bir beddua ifadesidir ![]() ![]() (أذكرتْ وأيسرتْ): Hamile kadınlara yapılan ve “Erkek çocuk dünyaya getirsin ve kolay olsun” anlamına gelen dua ifadesidir ![]() (أزال الله زواله): “Allah helak etsin” anlamında beddua ifadesidir ![]() (استأصل اللهُ عرْقاته): (عرقاة) bir şeyin kökü demektir ![]() ![]() ![]() (أصم الله صداه): Kelime manası itibariyle “Allah sesini kessin” gibi bir anlama gelen bu ifade “Allah onu helak etsin” anlamında kullanılan bir bed*dua cümlesidir ![]() (أللهم حبّب بين نسائنا وبغض بين رعائنا): Arapların dua sadedinde kullandıkları ifadelerdendir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (أمْتٌ في الحجارة لا فيك) (الأمت) :kelimesi (العوج) yani eksiklik, noksanlık anlamına gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() (إنّ الليل لطويل فلا أُسْبَ له): Lihyânî bu sözün dua anlamında kullanıldığını söylemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (إنّ الليل لطويل ولا أشِ شِيَتَه): Bir öncekine çok benzeyen bir dua ifadesidir ![]() ![]() ![]() ![]() (إنه لكريمٌ لا يُباغَهْ): Dua sadedinde, ve “O kerim (değerli) bir kimsedir, buğzedilmesin/buğzedilmekten uzak olsun” anlamında kullanılmaktadır ![]() ![]() (أوّل الله عليك أمرك): Bazı Araplar tarafından kullanılan bir dua ifadesidir ![]() ![]() ![]() ![]() (بارك الله الشيء/في شيئ/ على شيء): Her hangi bir şey için yapılan, “İçine bereket koysun/bereket versin/mübarek kılsın” anlamında dua ifadesidir ![]() بَرْحٌ بارِحٌ “kötülük” ve “şiddetli azap” demektir ![]() ![]() ![]() ![]() (بسلا له): (ويلا له) “Yazıklar olsun!” anlamında beddua ifadesidir ![]() بعدا له) (أبعده الله) “Allah onu uzaklaştırsın” anlamında dua ifadesidir ![]() ![]() ![]() ![]() (بفيه البَرى): “Ağzına toprak dolsun” anlamında beddua ifadesidir ![]() ![]() (بهرا له): Bu ifade hakkında Sibeveyhi, mahzûf bir fiil düşünüldüğünden dolayı nasb edilmiştir, bilgisini vermektedir ![]() ![]() ![]() (تبا له): (التب) kelimesi hasar, kayıp anlamına gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() (تربت يداك): Bu ifade yerine (تربا لك) de denilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (تعِس فلا انتعشَ): “Helak olsun yükselemesin” anlamında beddua ifadesidir ![]() (تعِس فلانٌ): (التعس) Kelimesi helak anlamındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua Üslûbu(جُدّ ثديا أمك)“Annenin göğüsleri (sütü) kesilsin” anlamındadır ![]() ![]() ![]() (جُوعا له ونُوعا): Dua anlamı ifade etmek için mansûb kılınmış masdarlardandır ![]() ![]() ![]() ![]() (الحِصْحِصَ لفلان): (الحِصْحِصَ) toprak anlamına gelmektedir ![]() ![]() ![]() (حطّ اللهُ عنه وزرَه): “Allah yükünü hafifletsin” anlamında duadır ![]() (حياكم اللهُ وشاعكم السلامُ وأشاعكم السلامَ): “Allah sizi yaşatsın ![]() ![]() ![]() (خطأ اللهُ نوْءها): İbn Abbâs’ın duasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (خُطّيَ عنك السوءُ): “Bela/kötülük senden uzak olsun” anlamında kullanılan dua ifadesidir ![]() (خيبة لفلان): (خيبة) İstediğini elde edememe demektir ![]() ![]() ![]() (دَفقَ الله روحه): Bir insana ölümünü dilemek için yapılan beddua ifadelerindendir ![]() ![]() (رماه الله بالحِرّة والقِرّة ): Arapların beddua olarak kullandıkları sözlerdendir ![]() ![]() ![]() (رماه اللهُ في الدَوْقَعَة): “Allah onu fakirlik ve zillete düşürsün” anlamında bedduadır ![]() (سبّخَ اللهُ عنك الشدة): “Allah belanı hafifletsin” anlamında kullanılan duadır ![]() (سحقا له): (سحقه الله) ve ( أسحقه الله) yani “Allah onu uzaklaştırsın” demektir ![]() ![]() (سقيا ورعيا): “Allah korusun ve susuzluğunu gidersin” anlamında dua ifadesidir ![]() (شلّ الحوامل منه): “Bacakları felç olsun” anlamında beddua ifadesidir ![]() (عَقْرى حَلْقى/عقرا حلقا): Kadın için söylenilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (عليه العفاءُ): “Helak olsun” anlamında beddua ifadesidir ![]() ![]() ![]() (فاهاَ لفِيك) Lafzi olarak “felaketin ağzı senin ağzına olsun” gibi tercüme edilebilecek bu ifade Arapların dua bağlamında kullandıkları mesellerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (قفا الله أثره) “Allah izini silsin, yok etsin” anlamında beddua olarak kullanılmaktadır ![]() (الكَثْكَثَ له /الكِثْكِثَ له): (الكَثْكَثَ) kelimesi “ince toprak”, “taşlı toprak” veya mutlak olarak “toprak” anlamındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (لا أبا لك) “Babasız kalasıca!” şeklinde tercüme edilebilecek bu ifade, babası olan birisine söylendiğinde dua anlamına gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak bu tür ifadeler zahirlerinden anlaşılan beddua anlamları taşımaktan ziyade taaccüb (şaşırma/beğenme) gibi anlamlar ifade etmektedirler ![]() ![]() ![]() سئمت من تكاليف الحياة ومن يعش ثماين حولا، لا أبا لك، يسأم “Hayatın yüklerinden usandım ![]() ![]() Semarrâî, bu tür ifadelerin, günümüz halk Arapçasında (ammice) yer alan, (يخرب بيتك) ve (الله يلعنك) sözleri gibi, aslında övgü kastedilen dua formun*daki yergi ifadeleri olabileceğini de ilave etmektedir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua ÜslûbuFaruk Toprak, (لا أبا لك) ifadesinin bazen bil ki, anla ki şeklinde muhatabına dert yanar bir üslûp içerisinde ve bazen de istenen bir şeyin karşı*daki kişi tarafından yapılması için kullanıldığı tespitinde bulunmaktadır ![]() (لا أضحى اللهُ ظلّك): Arapçada, bir kişi öldüğü zaman, ölen kişinin gölgesi olamayacağından hareketle (ضحا ظلُه) “Gölgesi yok oldu” denilmektedir ![]() ![]() (لا أطعمه الله إلا ضاهسا ولا سقاه إلا قارسا): Beddua ifadesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (لا تشلل يدك): (شلل) bozulma ve felç gibi anlamlara gelmektedir ![]() ![]() (لا زال في واقية من الله باقية): “Daima Allah’ın korumasında kalsın” şeklinde tercüme edilebilecek bu ifade, Yâkût el-Hamevî’nin verdiği bilgiye göre; Bağ*dat’ın avam tabakasından bazı kimselerin kullandıkları bir duadır ![]() (لا مرحبا بك): (لا رحبت عليك بلادك) yani “Belden senin için geniş rahat olmasın” demektir ![]() ![]() ![]() (لا يزال كعبك عاليا): Bir kimseye şeref ve yüceliğinin devamını dilemek amacıyla söylenen dua ifadesidir ![]() ![]() ![]() ![]() (لا يَفْضُضِ الله فاك): “Allah dişlerini dökmesin” anlamında bir dua cümlesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (للمَنْخِرَين): Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (لمَّ اللهُ شعْثَه) (الشعث) : “İşin dağılması, yayılması” anlamına gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() (ما ت فلانٌ وأنت بوَفاءٍ): Taziye amacıyla, Türkçedeki “başın sağolsun” ifadesi anlamında kullanılan bir duadır ![]() ![]() ![]() (ما له أحْلَبَ ولا أجْلَبَ): (أحْلَبَ) “Develeri erkek değil sadece dişi yavrulasın” demektir ![]() ![]() ![]() ![]() (ما له أخزاه اللهُ): Güzel bir iş yapan kişiye, nazar değmesin diye, övgü yerine söylenen sözlerdendir ![]() ![]() ![]() ![]() (ما له أربتْ يدُه): (أرب) organların kesilmesi, düşmesi anlamındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (ما له آمَ وعامَ): (آمَ) “karısı öldü” anlamına gelmektedir ![]() ![]() ![]() (ما له جَرِبَ وحَرِبَ): (الجرب) insanların ve hayvanların vücutlarını kaplayan sivilcelere denmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (ما له رجل): “Yayan kalasıca, buna ne oluyor” anlamında beddua ifadesidir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#8 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua Üslûbu(ما له سُقِيَ في لَزْنٍ ضاحٍ): (الضاحي) Güneşi kesecek gölge bulunmayan açık araziye denir ![]() ![]() ![]() (ما له سَهِر وعَبر): “Uykusuz kalasıca, üzüntüden ağlayasıca buna ne oluyor” anlamındadır ![]() (ما له يَدِيَ مِنْ يدِه): (يدي فلان من يده) ifadesi “eli yok olsun, kurusun” anlamındadır ![]() ![]() ![]() (مبرور مأجور/مبرورا مأجورا): Genelde hac için söylenilen, “kabul olsun” anlamında bir duadır ![]() ![]() (نَحْزَة له): Kişi öksürdüğünde (نحز الرجل) denir ![]() ![]() ![]() (نَعِم عوْفُك): “Durumun iyi olsun” anlamında bir dua ifadesidir ![]() ![]() ![]() ![]() (نكْدا له وجحْدا): (جُحْد), “hayrın azlığı” anlamına gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (ويل): “Azab veya helak olsun” manasında Arapçada sıklıkla kullanılan ve Kur’an-ı Kerim’de de müteaddit defalar yer alan bir beddua ifadesidir ![]() Araplar ayrıca (ويلمه) da demektedirler ki aslı (ويل لأمه) dur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (هبلتك أمك): Bir kişi öldüğü zaman (فلان هبلته أمه) “annesi filancayı kaybetti” denir ![]() ![]() ![]() (هتك اللهُ ستر فلان): İfade hem dua hem de ihbar anlamında kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() (هُنّئْتَ ولا تُنْكَأ): “Sana hayır isabet etsin, zarar isabet etmesin” anlamında dua cümlesidir ![]() ![]() (هنيئا مريئا): Arapçada yorgunluk olmaksızın elde edilen şeye (هنيء) denir ![]() ![]() ![]() ![]() (هوتْ أمّه) Kelime manası itibariyle “Annesi helak oldu/olsun” anlamındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Katâde, Kâri‘a sûresinde geçen (فأمه هاوية) ayet-i kerîmesinin de (هوتْ أمّه) anlamında olduğu görüşündedir ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arapçada Dua Üslûbu |
![]() |
![]() |
#9 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Arapçada Dua ÜslûbuSONUÇ Arapçada bazıları meşhur olmuş bazıları da pek bilinmeyen pek çok dua üslûbu (formu) bulunmaktadır; çoğunlukla zannedildiğinin aksine Arapçadaki dua formları çok bilinen bir kaç şekilden ibaret değildir ![]() Klâsik Arapçada dua ve beddua anlamında yaygın olarak kullanılan çok sayıda kalıp ifade yer almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arapçada sıklıkla yapılan lehte dualar olarak, hayır ve nimetlerin devamı, işlerinin iyi gitmesi, ömrün uzun olması gibi temenniler göze çarpmaktadır ![]() Klâsik Arapça metinlerde “toprak” anlamına gelen pek çok kelimenin beddua amaçlı olarak kullanıldığı hususu dikkat çekmektedir ![]() ![]() Arapçada zahiri beddua anlamı taşıyan pek çok söz ile aslında beddua kastedilmemekte, bunlar, Türkçedeki “Allah canını almasın!” sözü gibi ifade*lerle paralel bir anlamda kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tespit edebildiğimiz kadarıyla, Arapçada mevcut dua formları içerisinde en çok kullanılanlar, mâzî fiil ile başlayan dua ifadeleri ile fiili mahzûf mef’ûl tarzındaki dua ifadeleridir ![]() Arapça metinlerin doğru anlaşılabilmesi amacıyla içinde geçen üslupların doğru tespit edilmesi gerekmektedir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|