08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Mithat Paşa
Osmanlı devlet adamı İdare, Maliye ve eğitim alanında çeşitli reformlar yaptı Mutlak monarşiden, anayasalı monarşiye geçişte önemli rol oynadı Asıl adı Ahmed Şefik' dir 18 Ekim 1822'de İstanbul'da doğdu Çocukluğunu İstanbul'da ve babasının naip olarak bulunduğu Vidin ve Loveç'te (Lofça) geçirdi Özel eğitim gördü 1834'te Divan-ı Humayün kaleminde görev aldı Burada kendisine Midhat mahlası verildi Daha sonra Arapça ve Farsça öğrendi Divan-ı Humayün'ün görevlerini üstlenen Meclis-i Vükela'nın katipleri arasında yer aldı 1840'ta Sadaret Mektubi Kaleminde yer aldı 1842-46 arasında tahrirat katibi yardımcısı olarak Şam ve Sayda'da, 1846'dan sonra divan katibi olarak Konya ve Kastamonu'da görev yaptı 1849'da İstanbul'a dönerek Meclis-i Vala-yı Ahkam-ı Adliye'de Mazbata Kalemi katibi, ertesi yıl serhalife oldu
1852'de Meclis-i Vala-yı Ahkam-ı Adliye'nin Anadolu Kalemi'nin ikinci katipliğine atandı 1854'te sadrazam olan Kıbrıslı Mehmed Emin Paşa tarafından Rumeli'de yaygınlaşan isyan ve eşkiyalık olaylarını bastırmak gibi, yerine getirilmesi güç bir işle görevlendirildi Bulgaristan'da düzeni sağladıktan (1857) sonra, Avrupa'nın başlıca kentlerini kapsayan altı aylık bir inceleme gezisine çıktı İstanbul'a dönüşünde Serasker Rıza paşa ile birlikte Kuleli Olayı(1859) olarak bilinen ve Abdülmecid'i devirmeyi amaçlayan suikast girişiminin soruşturmasını yürütmekle görevlendirildi Kıbrıslı Mehmed Emin Paşa'nın ikinci sadrazamlığı sırasında, 1861'de vezir rütbesiyle Niş Valiliğine atandı Başarılı reformlarından dolayı, Abdülaziz tarafından uygulamaları doğrultusunda genel bir reform programı hazırlamakla görevlendirildi 1864'te Silistre, Vidin ve Niş'in birleştirilmesiyle oluşturulan Tuna Vilayeti'nin başına getirildi ve Osmanlı idari düzenini yeniden belirleyen Vilayet Nizamnamesi'nin uygulanmasına (1864-67) öncülük etti Vilayet merkezinden köylere kadar yeni meclisler, bayındırlık, fen ve eğitim işlerine bakacak daire müdürlükleri oluşturdu Ziraat Bankası'nın çekirdeğini oluşturan Memleket Sandığı'nı kurdu Vergi türlerini ve yükümlülüğünü azaltan düzenlemeler yaptı Niş valisiyken açtığı ıslahhane adlı sivil teknik okulları yaygınlaştırdı
1868'de İstanbul'a çağrılarak Meclis-i Vala-yı Ahkam-ı Adliye'yi yeniden düzenlemekle görevlendirildi Meclisin idari ve yargısal işlevlerini birbirinden ayırarak Şüra-yı Devlet ve Divan-ı Ahkam-Adliye'yi kurdu Şüra-yı Devlet başkanı olarak eğitim ve maliye gibi alanlarda yeni nizamnameler hazırladı İstanbul Emniyet Sandığının ve ilk sanayi mektebinin kurulmasına öncülük etti 1869'da vali olarak bulunduğu Bağdat'ta da başarılı reformlar yaptı
Temmuz 1872'de Abdülaziz tarafından Mahmud Nedim Paşa'nın yerine sadrazamlığa getirildi Fakat saraydan bağımsız, bir tutum izlediğinden, bu makamda yalnızca üç ay kalabildi 1873 başlarında adliye nazırlığına getirildi Temsili meclisin gerekliliğine ilişkin layiha hazırlaması üzerine Eylül 1873'te Selanik valiliğine atanarak merkezden uzaklaştırıldı 1875'te yeniden adliye nazırı olduysa da Sadrazam Mehmed Nedim Paşa'yla görüş ayrılığı nedeniyle üç ay sonra istifa etti
II Abdülhamid tarafından 17 Aralık 1876'da sadrazamlığa atanan Midhat Paşa, uzun süreden beri üzerinde çalıştığı ve Ziya Paşa ile Namık Kemal'in katkılarıyla tamamladığı anayasa taslağını Padişaha sundu "Kanun-ı Cedid" adlı bu taslağı geri çeviren II Abdülhamid, Fransız Anayasasını çevirterek yeni bir taslak hazırlattı ve Padişaha "tehlikeli kişileri" sürgüne gönderme yetkisi veren, ünlü 113 maddeyi de ekletti Kanun-i Esasi olarak bilinen anayasa, kesin biçimini aldıktan sonra, padişahın hatt-ı hümayunuyla kabul ve ilan edildi (23 Aralık 1876)
Midhat Paşa'nın saraya karşı tutumundan rahatsız olan II Abdülhamid, Midhat Paşa'yı 5 Şubat 1877'de sadrazamlıktan alarak ülkeyi terk etmesini emretti Bir süre Avrupa'da kalan ve ertesi yıl Girit'e dönmesine izin verilen Midhat Paşa, Aralık 1878'de Suriye valiliğine atandı Abdülaziz'in öldürülmesi ile suçlanarak, Mütercim Mehmed Rüşdi Paşa ile birlikte sorguya çekilmesi kararı alınınca İzmir'de Fransız Konsolosluğuna sığındı (1881) Ama kısa bir süre sonra hükümetin güvence vermesi üzerine teslim oldu Yıldız Mahkemesi olarak bilinen yargılamada, Abdülaziz'in ölümüne neden olmaktan suçlu bulundu ve ölüme mahkum edildi İngiltere'nin müdahalesiyle cezası ömür boyu hapse çevrildi ve Taif'e gönderildi Orada vefat etti
osmanlı700
|
|
|