Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
efendi, hacı, rıfkı, tevfik

Hacı Tevfik Rıfkı Efendi

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hacı Tevfik Rıfkı Efendi




HACI TEVFİK RIFKI EFENDİ

Harput'un büyük velîlerinden 1863 (H1280) senesinde Harput'ta doğdu BabasıEminhafızgiller adı ile tanınan sülâleden Ahmed Fehmi Efendidir Tevfik Rıfkı Efendi, ilk tahsîlini Harput'ta yaptı Sonra, yaşı küçük olmasına rağmen, hemen medrese tahsîline başladı Zamânın büyük âlimlerinden Beyzâde Hacı Ali Rızâ Efendiden ders aldı Hacı AliRızâ Efendi yetişmesi için büyük îtinâ ve gayret gösterdi Kısa zamanda birçok ilimde yetişerek söz sâhibi oldu

Hacı Tevfik Efendi, tasavvuf yolunda da ilerlemek için Mahmûd-ı Sâminî'nin sohbetlerine devâm etti Bu sohbetlerin birinde Mahmûd-ı Sâminî'ye; "Gün olur, serin su içmek sünnettir, dersiniz ve serin su içersiniz Lâkin gün olur serin su yerine sıcak su içersiniz Bunun hikmeti nedir?" diye suâl edince, o mübârek zât biraz düşündükten sonra; "Gün olmuş içim Allahü teâlânın aşkı ile alev alev yanmış Biraz serinlemek ve nefes almak için içmişimdir Gün olmuş içim buz gibi olmuştur O zaman da yakmak için sıcak su içmişimdir Her şeyi akıl ve mantıkla çözmeye kalkma Her gördüğün manzarayı da açıklamaya kalkışma Aksi halde yanılırsın Ama akılsız ve mantıksız da edemiyoruz Bâzı işler vardır ki, ne akılla olur, ne de akılsız" buyurduHocasından aldığı bu cevap üzerine henüz ham olduğunu anlayan Tevfik Efendi, büyük bir istekle hocasının hizmet ve sohbetlerinde bulundu Kısa zamanda tasavvufun yüksek derecelerine kavuştu

Hocası Beyzâde Efendi sık sık ona; "Sen sanma ki ilim sâdece yazılandır En büyük ilim daha yazılmamış olandır Biri yazılı ilimse, diğeri de sözlü ilimdir Yeter ki hak ve doğru ola O vakit ikisi de mûteberdir Çok şeyler yazılmış; fende, cebirde, ama şu dağlar, şu nehirler ve taşlar ve güneş bile bir ilimdir Onları yazmakla aslını anlatamazsın" buyururdu

Bir süre sonra hocası Beyzâde Efendi vefât etti Kendisini öksüz hisseden Hacı Tevfik Efendi, Osman Bedreddîn Efendiye talebe oldu "Çok şeyler öğrendim ama, sanki hiçbir şey öğrenmedim" düstûruyla hakkı ve hakîkatı öğrenmeye doymayan, öğrendikçe büyük bir aşkla kendisini ilme veren Tevfik Efendi, Osman Bedreddîn Efendiden çeşitli ilimleri öğrendi Tasavvuf ve diğer ilimlerde kemâle gelen Hacı Tevfik Efendi, öğretmen oldu ve Ma'murât-ül-Aziz Mülkiye İdâdîsi Mektebinde din, Arabî ve mantık dersleri verdi

Halktan bâzıları Hacı Tevfik Efendiye; "Bu kadar ilim öğrendin, ama sonunda bir mektebe hoca oldun" dediklerinde; "Siz benden ne bekliyordunuz? Bir köşede oturup, ciltler dolusu kitap yazmamı mı? Yoksa kulluk borcunu dahi yerine getirmekten âciz olan insanlar gibi meydanlara çıkıp; "İslâmiyeti kuralım" diyerek nârâ atıp dolaşmamı mı? Yine cevâbını vereyim Eser yazmaya gelince, bize öğretenler bile buna cüret göstermedi ki, biz onlardan öğrendik Yüce mukaddes kitabı okuyup, bunu tefsîr etmemi bekliyorsanız bu câhilliktir ve aptallıktır Çünkü buna şu Tevfik'in gücü yetmez Kafasına göre tefsîr eden ve o ufacık beyni ile anladıklarını yorumlayan, anlatan ve kendinden bir şeyler katan ise îmânsız olur Onun için derim ki, bu dünyâda en büyük hüner, insan yetiştirmektir Yok eğer meydanlarda, din elden gidiyor, diye nutuk atmamı istiyorsanız, işte bu en büyük aptallıktır İslâmiyeti kurtarmayı bırakalım, İslâmiyetle kurtulmaya bakalım Siz ve biz kimiz ki? O yüce dînin koruyucusu ve gözeticisi yüce Mevlâ'dır O, bu dîni insanların kurtuluşu için göndermiştir Ama bu yolda cihâd ayrı bir husustur Mücâdeleyi elden bırakmak anlamına yormayınız Çalışınız, öğreniniz, yaşayınız ve çalıştırınız, öğretiniz ve yaşatınız Bunları yapabiliyorsak, bizler çok bahtiyar ve mesuduz" buyurdu

Hacı Tevfik Efendi, uzun boylu, zayıf bir bünyeye sâhipti Yüzündeki tebessümü hiç eksik etmezdi En sıkıntılı ve en kederli anlarında bile; "Ben kederli isem elâleme ne?" diyerek kendi dert ve elemi ile başkalarını huzursuz etmez ve üzmezdi O sıkıntılı hâli ile başkalarına sert muâmele etmekten dâimâ kaçardı Şefkatli nazarları ile karşısındakileri kendisine çeken mânevî bir kuvvete sâhipti

O, bilgisi ve ilmi az olan kimselerle konuştuğu zaman onların seviyesine inerek, anlayacakları dilde nasîhat ederdi Bu durum karşısında ahâliden bâzıları; "Efendi siz âlim birisiniz Bu câhillerle neden oturuyorsunuz? Siz bunları adam edemezsiniz" demeleri üzerine çok üzülen Tevfik Efendi; "İnanan ve îmânı olan kimselere câhil denilemez Hakka ve hakîkate inanmayan en büyük câhildir Öğrenmeyen olmasaydı öğretene ne iş düşerdi" buyurdu

Hacı Tevfik Efendi, ömrünün son zamanlarında Elazığ'a göç etti Doksan yaşında olmasına rağmen haftanın bâzı günlerinde Hacı İzzet PaşaCâmiinde, insanlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını bildirdi 1951 (H1371) senesinde Elazığ'da vefât etti CenâzesiHarput'a götürülerek hocası Beyzâde Efendinin mezarının yakınındaki âile kabristânına defnedildi

AF ALLAH'A MERHAMET KULA MAHSUSTUR

Bir gün Hacı Tevfik Efendi câmiye giderken bir fırının önünden geçiyordu Birden fırının önünde durdu ve içeri girerek hamur yoğuran işçiyi yanına çağırdı Ona; "Oğlum! Bu parayı al ve hemen hamama git Gusül abdesti alarak temizlen ve pislikten kurtul Bir daha da burada bu vaziyette çalışma" dedi

Hacı Tevfik Rıfkı Efendinin bu sözleri karşısında utanan ve sıkılan fırın işçisi, hemen ellerine kapanarak af diledi O ellerini gencin omuzuna koyup; "Af, Allahü teâlâya, merhâmet ise kula mahsustur Maksad, hatâyı anlayıp ve bildikten sonra tekrarlamamaktır Tekrarlamadığın müddetçe, Allahü teâlâ affeder" buyurdu

Tevfik Efendinin bu sözlerini gözleri yaşlı bir halde dinleyen fırın işçisi, hemen hamama giderek gusül abdesti aldı Bir daha da abdestsiz dolaşmadı

1) Harput Yollarında; c2, s239

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.