08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Pîr Ali Aksarâyî
PÎR ALİ AKSARÂYÎ
Anadolu'da yetişen meşhûr velîlerden Tasavvufta Melâmiyye yolundan yetişmiş olup, Seyyid Ömer Sekînî'nin halîfesidir On altıncı asırda yaşamıştır İnsanlara Allahü teâlânın emirlerini ve yasaklarını anlatıp, pekçok insanı irşâd etmiş, saâdete kavuşturmuştur Şöyle buyurmuştur:
"Eğer İbrâhim Edhem bu fakîrin zamânında olsaydı, ona saltanatı terk etmesi için izin vermezdim Onu kemâle erdirince hem dünyâ hem de âhiret sultânı olurdu " ve; "Sâdık mürîdin dünyâ saltanatını terk etmesi lâzım değildir " buyurmuştur
Sultan Süleymân Han İran'a sefer yaptığı sırada Pîr Ali hazretlerine bâzı hasetçiler iftirâ atıp; "Aksaray'da bir kimse Mehdîlik dâvâsında bulunuyor " demişlerdir Bunun üzerine Pâdişâh araştırılmasını, durumun öğrenilmesini emretti Bâzı kimseler aleyhinde idiler Durumu soruşturmak üzere kurulan mecliste, Pîr Ali hazretleri, aleyhinde bulunanlara bakıp celâlli bir şekilde; "Bizim aleyhimizde bulunan siz misiniz?" diye işâret etti Aleyhinde bulunanlardan biri orada düşüp öldü Diğeri de istifrâ etmeye başladı Ağzından pislik geldi Mecliste bulunanlar onun heybetinden korkup, bu hususta soruşturmadan vaz geçtiler
Pâdişâh Aksaray'a uğradığında ziyâret edip; "Sizi bize yanlış anlatmışlar Hamdolsun sohbetinizle şereflendik " dedi Pâdişâh onun büyük bir velî olduğunu görüp, hürmet etti ve duâsını aldı Acem seferinden sonra dönüşte yine ziyâretine geldi
Bu ziyâreti sırasında Sultana şöyle nasîhat etmiştir: "Allahü teâlâ senden adâletle iş yapıp yapmadığını soracak Bu bakımdan adâletle iş gör Bundan başka yol yoktur Eğer âdil olursan, bu dünyâ da senindir, âhiret de Adâletle hareket edersen sultanlık tahtı dâimâ senin olur Boşuna ömür geçirme, kendine kötülük etme Zulme uğrayanların hakkını zâlimlerden al Böyle yapmazsan perişan olursun Peygamberleri düşün, dîni gözünün önüne getir! Fenâ bir yol tutarsan, Allahü teâlâ seni başaşağı eder de, şaşırıp kalırsın Nasıl oldu nereden geldi der düşünürsün
Sen Peygamber aleyhisselâmın yolunu tut O zaman gecen de gün gibi aydınlık olur Git adâlet tohumu ek de, her iki âlemde mahcûb olma Mazlumların nefesi kılıç gibidir Mülkünü virân ederler Buna sebeb olma Allahü teâlâya karşı isyân edenleri Cehennem ateşine atarlar
Bak düşün bir kere binlerce hükümdâr toprak altında yatıyor Git din erbâbına yardımcı ol Çünkü bu dünyâ fânidir Bu nasîhatlarımı bir inci gibi kulağına küpe yap "
Bu nasîhatları dinleyen Pâdişâh çok ağladı Pîr Ali Sultan hazretlerine pekçok mülk ve tarla bağışlamak teklifinde bulundu Fakat o kabûl etmedi Bunun üzerine oğlunu İstanbul'a yanına göndermesini istedi Sultanın bu arzusunu kabûl edip; "Şevketli Pâdişâhım! Oğlum İsmâil Hak yoluna kurban olmaktan dönmez Onu size göndereyim " dedi Pâdişâh İstanbul'a döndükten sonra Pîr Ali hazretleri oğlu İsmâil'i ve birkaç mürîdini İstanbul'a gönderdi Altı ay sonra da Pîr Ali hazretleri vefât etti Yerine irşâd vazîfesini yürütmek üzere Çelebi Şeyh geçti
1) Menâkıb-ı Melâmiyye; s 23
2) Semerât-ül-Fuâd
|
|
|