Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ahmed, bin, halil

Halil Bin Ahmed,

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Halil Bin Ahmed,




Halil bin Ahmed, İslâmiyetten önce, ileri seviyede kullanılan arûzu sistemli bir hâle getirip, “İlm-i Arûz” denmesine sebeb olmuş bir âlimdir
Halil bin Ahmed ile yine edebiyatçı biri olan Abdullah bin Mukaffâ, bir gece bir araya gelmişlerdi Sabaha kadar sohbet ettiler Birbirinden ayrıldıkları zaman Halil bin Ahmed’e, “İbn-i Mukaffâ’yı nasıl buldun?” dediklerinde:
“İLMİ AKLINDAN ÇOK BİRİSİ”
“Onu, ilmi aklından çok birisi olarak gördüm” dedi
Abdullah bin Mukaffâ’ya Onu nasıl bulduğu sorulunca,
“Onu, aklı ilminden daha çok birisi olarak gördüm” dedi
Ondan şöyle bir şiir rivâyet edilir Fakat kendisi için mi yoksa başkası için mi söylediği bildirilmemiştir
“Bana diyorlar ki: Bütün dostların sana yakınlar Fakat sen yine de üzgünsün Bu, hayret edilecek bir şey Ben de onlara, (Kalbler arasında yakınlık olmadıktan sonra, dostlar da, evleri de yakın olsa neye yarar) diye cevap verdim” diyor
Yine ondan şöyle naklederler: Birisine arûz öğretmek için gidip gelirdim Fakat, anlayışı kıt birisi idi Bir müddet bu derse devam ettik Hiçbir şey elde edemedi Ona bir gün dedim ki, “Şu beyti takti’ yap, yani, münâsip vezne göre onu parçala” dedim Beyt şu idi “İzâ lem testeti’ şey’en fe de’hu ve câvizhu ilâ mâ testetîu” Ma’nası: (Eğer, bir şey elde edemedinse, bunu artık bırak Gücünün yeteceği, elde edebileceğin bir işi yap) idi Bu şahıs, benim de yardımımla, bildiği kadar bir şeyler yaptı Sonra kalkıp gitti Bir daha bana gelmedi Fakat ben, anlayış ve zekâsının çok az olmasına rağmen, benim o beyti ona verip, uygun olan arûz kalıbını buna tatbik et dememdeki maksadı anlayıp, bir daha gelmemesine çok hayret ettim Çünkü ben, o şiirle bu işi yapamıyorsan, anlayamıyorsan, arûz okumayı bırak, demek istemiştim O da, bu gizli maksadı anlayıp, gelmedi, dedi

O KADAR DALMIŞTI Kİ
Vefatı için şöyle anlatılır:
Mescide girmişti Bir mes’ele üzerinde düşünüyordu O kadar dalmıştı ki, artık çevresiyle ilgisi kesilmişti Bu sırada bir direğe çarptı Fakat hâlâ farkında değildi Ancak bir müddet sonra sırtüstü yere düşüp vefat etti (Bir rivâyete göre vefâtı, arûz bahri ile takti’ yaparken, olmuştur)





Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.