Prof. Dr. Sinsi
|
İmam Malik Rh. A.
İMAM MALİK RH A
Süleyman Gönülal
Bilindiği üzere dosdoğru ve berrak İslâm, Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat'in tarif ettiği İslâm'dır Ehl-i Sünnet ve'l Cemaat anlayışı bugün dört mezhep ile uygulanır Bunlardan biri olan Malikî mezhebinin kurucusu ve imamı, İmam Malik rahmetullahi aleyh Hazretleri'dir
İmam Malik Hazretleri'nin ismi Malik b Enes, künyesi Ebu Abdullah'tır Aslen Yemen'in Zü Esbah kabilesindendir Dedesi Ebu Amr, Hz Peygamber s a v 'in ashabındandı İmam Malik rh a hicrî 95, milâdî 713 yılında Medine'de doğdu, 179/795 yılında yine orada vefat etti
Öğrenimi ve İlmi Faaliyetleri
Hz İmam, İslâm ilim geleneğindeki güzel adet gereği, öğrenimine Kur'an-ı Kerim'i ezberleyerek başladı Daha sonra Rabia b Abdirrahman'dan Rey Fıkhı'nı (kıyas ve içtihada dayalı fıkıh) öğrendi Hadis ilmini meşhur hadis alimi İbn Şihab ez-Zührî'den aldı Abdullah b Ömer'in azadlısı Nafi vasıtasıyla Hz Ömer'in ve oğlu Abdullah'ın ilimlerine vâris oldu En çok istifade ettiği hocası İbn Hürmüz idi Ondan, kimseye anlatamayacağı kadar ilim öğrendiğini söylemiştir Böylece İmam Malik'in hocaları; fıkıh ve rey aldıkları ile hadis ve rivayet aldıkları şeklinde ikiye ayrılır
İmam Malik rh a Hazretleri onyedi yaşında öğrenimini tamamlayıp ders vermeye başlamış, ancak kendisinin ehil olduğuna dair yetmiş alim şahitlikte bulunmadan ders ve fetva vermeye başlamamıştır Derslerini İmam-ı Azam rh a gibi mescitte verir, Hz Ömer r a 'ın oturduğu yere oturur ve Abdullah ibn Mesud r a 'ın evinde ikamet ederdi Daha sonra rahatsızlığı dolayısıyla derslerine evinde devam etti Özellikle hac mevsiminde o kadar çok kişi derslerini dinlemeye gelirdi ki, gelenler eve sığmazdı Bu yüzden önce Medinelileri, sonra sırasıyla Hicazlıları, Şamlıları, Iraklıları kabul ederek hadis rivayet eder ve fetva verirdi
İmam Malik'in hadis ve fetva olmak üzere iki türlü ders meclisi vardı Günün bir kısmında hadis rivayet eder, bir kısmında sorulan sorulara fetva verirdi Bu şekilde elli yıl süreyle insanlara ilim öğretti ve sorunlarını halletti Alimler, “İnsanların ilim talep etmek üzere yola çıkacakları, ancak ‘Medine Alimi'nden daha bilgin birini bulamayacakları zaman yakındır” hadis-i şerifinin İmam Malik rh a hakkında olduğunu söylemişlerdir
İmam Malik Hazretleri, fetva derslerinde yalnızca yaşanmış olaylara fetva verirdi İmam Azam rh a gibi henüz meydana gelmemiş olaylara fetva vermezdi (Bu tarz fetva vermeye ‘Nazarî Fıkıh' denir )
Mezhebi
İmam Malik rh a Hazretleri, mezhebinde ve içtihat usulünde diğer imamlar gibi öncelikle dört esasa dayanmıştır: Kitap, Sünnet, İcma, Kıyas  Ancak öteki bilginlerden farklı olarak bu esaslara iki şey daha ilave etmiştir: Medinelilerin Ameli ve Mesalih-i Mürsele
Ona göre Medine ehli, amel ettikleri hususları babaları dedeleri yoluyla Hz Peygamber s a v 'den almışlardır Bu yüzden Medinelilerin ameli Haber-i Vahit'ten (bir tek râvinin rivayet ettiği hadisten) daha kuvvetlidir Ancak bu prensibi kendisinden sonra hiçbir müçtehit uygulamamıştır
Mesalih-i Mürsele ise, Kitap ve Sünnet'te hükmü bulunmayan, kabul veya ret edildiğine dair de bir delil olmayan maslahatlardır Böylelikle ona göre, hakkında ayet, hadis, icma ve kıyas bulunmayan meselelerde, insanların menfaatı varsa, müçtehidin olumlu bir hüküm koyması caizdir Malikî Mezhebi bu prensibi dolayısıyla, Hanefî Mezhebi gibi gelişmeye ve güncel sorunları çözümlemeye çok açık bir mezhep olarak görülmüştür
Sedd-i Zerayi'de İmam'a göre temel prensiplerden biridir Buna göre harama götüren her şey haramdır, helale götüren her şey helaldir, maslahata götüren her şey de matluptur Bu prensip de Malikî mezhebinin geniş ve açık yönünü temsil etmektedir
Talebeleri ve Bıraktığı İz
İmam Malik rh a 'in yetiştirdiği talebe ve alim çok fazladır İmam Şafiî, İmam Muhammed ve İmam Ahmed b Hanbel (Allah'ın rahmeti cümlesinin üzerine olsun) ondan ilim alanlar arasındadır Bu büyük müçtehitlerin onun öğrencileri arasında olması, şeref ve üstünlüğü için yeterlidir
Şatibî, İbn Rüşd, Ebubekir İbnu'l-Arabî, Karafî, Maverdî, Ebu'l-Hasan Şazelî ve Ebu Medyen Mağribî gibi alimler Maliki mezhebindendir
Malikî Mezhebi Hicaz bölgesi, Kuzey Afrika ve Endülüs'te yayıldı Günümüzde Hanefî ve Şafiî mezheplerinden sonra en çok yayılan üçüncü mezheptir
Malikî Mezhebinde yazılan en önemli kitap, bizzat Hz İmam'ın yazdığı “Muvatta” adlı muhteşem eseridir Daha sonra onun şerhi olan ve İmam Sahnun'un kaleme aldığı “Müdevvene” gelir Malikî kadısı ve meşhur filozof İbn Rüşd'ün yazdığı “Bidayetü'l-Müctehid” adlı kitap da, karşılaştırmalı İslâm Hukuku'na ait çok değerli bir eserdir
Ahlâk ve Kemalâtı
İmam Malik rh a Hazretleri vakar ve heybet sahibi, müttaki bir alimdi Hz Peygamber s a v 'e olan hürmet ve muhabbeti had safhada idi Bu yüzden ders öncesinde gusül abdesti almadan hadis rivayet etmezdi Hz Peygamber s a v 'e olan hürmetinden dolayı, ömrü boyunca hac ibadeti dışında Medine-i Münevvere'den ayrılmadı ve bu Peygamber şehrinde hiç hayvana binmedi, yaya dolaştı Peygamber s a v Efendimiz'i rüyasında görmediği hiç bir gece geçirmediğini söylerdi
Bid'at ehli ile mücadele etti ve Ehl-i Sünnet anlayışını güçlendirdi İmam-ı Azam rh a gibi o da Ehl-i Beyt'i çok severdi Hz Hüseyin r a 'ın torunu Muhammed'i çok seviyor ve destekliyordu Kendisinden ders aldığı Cafer-i Sadık rh a Hazretleri'ni çok sevdiğini söylüyor ve ondan övgüyle söz ediyordu
Hz İmam, ilmî görüşlerinden, vakar ve izzetinden hiçbir şekilde taviz vermedi Halife Mansur, kendisine “zor ve baskı altında eşini boşayan kişinin bu boşamasının geçerli olmadığına” dair hadisi rivayet etmesini yasaklamasına rağmen, onu dinlemedi ve bu yüzden halife tarafından kırbaçlatıldı
Halife Harun Reşid, İmam Malik'ten her gün evine gelip çocuklarına ders vermesini istedi Hz İmam, “ilmin kimsenin ayağına gitmeyeceğini, ilmin ayağına gidileceğini” söyleyerek bu teklifi kabul etmedi Bunun üzerine halifenin çocukları her gün onun evine gelerek ders aldılar
Eşsiz Bir Eser: Muvatta
Muvatta, bizzat İmam Malik Hazretleri tarafından kaleme alınmıştır ve hadis-i şerifleri fıkıh konularına göre ele alan ilk kitaptır Bu yönüyle, kendi konusunda yazılan ilk eser olarak kabul edilmektedir Muvatta'ın iki yönü vardır: Birinci tarafı fıkıh yönüdür Mesela temizliğe ait hadisler “Babu't-Taharet”de, namaza ait meseleler “Babu's-Salât”tadır İkinci tarafı da hadistir Delil olacak hadisleri ilgili konuların başında zikretmiştir Bu kitap her ne kadar hadis kitabı olarak görülse de, gerçekte hadisle takviye edilmiş fıkıh kitabıdır
Eserde hadislere ilave olarak Medinelilerin uygulamaları, İmam'ın karşılaşmadığı sahabilerle, karşılaştığı tabiilerin görüşleri de yer almaktadır Ayrıca, İmam'ın içtihatları da bu kitapta yer alır
İmam Malik rh a 'in kırk senede meydana getirdiği bu eser, başlangıçta dört bin küsur hadisi içeriyordu Daha sonra sağlamlığı hususunda en ufak bir şüpheye düştüğü hadisleri çıkararak bu sayıyı bin küsura düşürdü
Muvatta'ın en meşhur şerhi “el-Müdevvene” adlı eserdir Muvatta'ın bir çok rivayeti vardır En meşhuru Yahya b Yahya el-Leysî es-Semerkandî ve İmam-ı Azam'ın öğrencisi Muhammed b Hasan eş-Şeybanî'nin rivayetidir
Kalbe Şifa Sözlerinden
“İlim bir nurdur Allah bu nuru kullarından dilediğinin kalbine koyar ”
“İlim öğrenmek isteyen kişinin vakarlı olması ve Allah'tan korkması gerekir ”
“Mescide giren münafıklar, kafesteki serçe kuşlarına benzerler Kafesin kapısı açılır açılmaz uçup giderler ”
“Kendisine faydası olmayan kişinin başkasına faydası olmaz ”
“Bir kimse kendisini övmeye başlarsa, kendi değerini düşürür ”
|