![]() |
Günah Bizim Nemiz Oluyor? |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Günah Bizim Nemiz Oluyor?![]() Günaha Batmak ‘Yaşamak’ Değil Günah, yaratılış çizgisinden çıkmaktır; anormalliktir ![]() Çoğu zaman, günahlar normal sayılır da, insan imanı dolayısıyla günahkâr olmamaya çalışarak fedakârlık ediyor sanılır ![]() ![]() ![]() ![]() Oysaki günahlara batmak, hayatını yaşamak değil, tam tersine hayatın dışına çıkmak demektir ![]() ![]() ![]() Çünkü günah, yaratılış gayesinin dışına çıkmak, haddi aşmak ve yoldan çıkmak demektir ![]() Günahı eğlence sananlar, eğlenirken neler kaybettiklerini fark etmeyenlerdir ![]() Eğlenmek, neşelenmek, gülmek veya mutlu olmak, illa da günahlara batarak mı mümkündür! Eski bir dans öğretmeni diyor ki: “Meğer göbek atmak zannettiğimiz şey, yüreğimizden insani ve manevi duyguları atmakmış ![]() Günah eğlendirmez, tam tersine insanı eğlenilecek bir duruma düşürür ![]() ![]() ![]() ![]() Tövbesiz Günahlar İnkâra Kapı Açar Her günah, kalbe kapkara bir nokta düşürür ![]() ![]() Her günah, kalbi rencide eder, ezer, üzer ![]() ![]() Çünkü günah işleyene ve onda tövbesiz devam edene, günahın cezası ağır gelmeye başlar ![]() ![]() ![]() ![]() Aslında, günahı ve kışkırtıcısı olan Şeytan’ı yok saymak da, yine nefsin ve işbirlikçisi olan Şeytan’ın bir oyunudur ![]() ![]() Oysaki mü’min sıfatlarının galip olduğu zamanlarda, insan kolayca günah işleyemez ![]() ![]() ![]() Günahsızlık İddiası Günaha Kapı Açar Günahlara zemin hazırlayan büyük günahlardan biri de, günahsızlık iddiasıdır ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() Efendimiz (sav): “BEN, GÜNDE YETMİŞ KERE İSTİĞFAR EDERİM” buyurur ![]() Günahsız olan günde yetmiş kere istiğfar ederse, günahlara batmış olan bizler, tevbede ne kadar derinleşmeliyiz acaba? Günahsızlık imkânsızdır ama her günahtan kurtulmak, hatta her günahı bir sevaba dönüştürmek de mümkündür ![]() “Hiç günah işlemeseydiniz, sizi giderir, yerinize, günahı olan, ama bundan dolayı da af dileyen, tevbe eden ve bana sığınmasını bilen başkalarını yaratırdım ![]() ![]() Sonradan Müslüman olanların günahlarını da sıfırlar, yepyeni ve tertemiz başlatır hayata, rahmetiyle… Tasdik edilen imanın mükâfatı arınmaktır, yeniden ve bir daha doğmaktır ![]() Gurur veren ve ucub hastalığına bulaştıran ibadetten; tevazu, pişmanlık ve tövbe ilham eden günah daha iyidir ![]() Bayezid Bestami der ki: “Günahlara bir defa, taatlere ise bin defa tövbe etmek lazımdır ![]() ![]() Tövbe Eden Günah İşlememiş Gibidir Güzeller Güzeli’nin müjdesi ne kadar ferahlatıcıdır: “Günahına tövbe eden, o günahı hiç işlememiş gibidir ![]() Bir daha o günaha dönmemek üzere tövbe eden ve sözünde duran, gerçek tövbeyi yakalamış olur ![]() ![]() Efendimiz (sav); “Ateşe dayanabileceğin kadar günah işle” buyurur ![]() Osmanlı döneminde, DAMAT adıyla meşhur olan âlim, bu hadis-i şerife çok güzel bir misal olmuştur: Bir yangın sırasında, evinden kaçarak canını kurtaran genç kız, gece yarısı medresedeki odasında ders çalışan bir talebeye sığınmak zorunda kalır ![]() Genç bir adam, o genç kızla aynı odada sabahlar ![]() ![]() Böylece, Şeytanın her iğvası, mumda yanan parmağın verdiği acıyla sonuçsuz kalır ![]() ![]() ![]() O günden sonra, halk arasında adı unutulur da, hem kendisi, hem de yazdığı eser, hep “Damat” diye anılır ![]() Günahsızlık imkânsızdır diye, kendini kapıp koy vermek ve günahlara teslim olmak yerine, günaha karşı daha dikkatli, daha uyanık ve daha tedbirli davranmak mecburiyetindeyiz ![]() Bilerek günah işlemeye gerek yok; zaten bilmeyerek işlediklerimiz bize yeter de artar ![]() ![]() ![]() ![]() Her şeyden evvel, imanımızı taklitten tahkike çıkarmalı, derinleştirmeli, ihsan mertebesine çıkmayı hedeflemeliyiz ![]() ![]() Ancak, iman bütün bir ömür emek ister; sürekli takviye edilmek ve güçlendirilmek gerekir ![]() ![]() ![]() Tahkiki imanda olan bir insan için en küçük günah da büyüktür ![]() ![]() ![]() “Kendinizi Tehlikeye Atmayın!” Bu saygısızlığın bilincinde olan mü’min, küçük günahı da büyük görür; çok üzülür, ağlar, sızlar ve ancak tövbeyle teselli olur ![]() ![]() Ancak bilinçsiz bir iman, bu hassasiyeti vermez ![]() ![]() İNANDIĞI gibi yaşamayan, yaşadığı gibi inanmaya başlar ![]() Günah işlemek, Allah’a verdiği kulluk sözünde durmamak ve ahdini ihlal etmek demektir ![]() Bu sebeple Rabbimiz,“Kendinizi tehlikeye atmayın!” buyurur ![]() ![]() Rabbi ile iletişimi sürekli kılan, günahlardan sakınır ![]() ![]() Sürekli kendisiyle hesaplaşmak, nefis muhasebesi yapmak da günaha karşı kalkan olur ![]() ![]() Günahlara kaymamak için, yalnız kalmamak, iyi bir çevrede, iyi arkadaşlar arasında olmak da önemlidir ![]() ![]() “Görüldüğünde Allah’ı hatırlatan” Allah dostlarıyla sürekli ve daimi bir irtibat içinde bulunmak çok önemlidir ![]() ![]() ![]() Günahların sonunu düşünmeli… Sonu düşünülen günahtan kurtulmak kolaydır ![]() ![]() ![]() ![]() Her günah zehirli bir bal gibidir ![]() ![]() Başkasının Günahına Ağlayan Adam, bu soruya der ki: “Madem öyledir, hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork! Bir lokma, bir kelime, bir tane, bir lem’a, bir işarette, bir öpmekte batma! Dünyayı yutan büyük letâiflerini onda batırma ![]() Çünkü, çok küçük şeyler var (ki), çok büyükleri bir cihette yutar ![]() ![]() ![]() Öyleyse, bizi çağıran günahların sonunu düşünmeli, günahkârların akıbetlerine bakmalı ibretle… Müthiş ve muazzam insani duyguları, küçük, basit, önemsiz ve zevki fani günahlarla batırmamlı; bir günah için ne verip, ne aldığımızı iyi düşünmeli… Ayılmak için özüne, ruhuna, imanın istikametine tekrar dönmek için düşünceyi ihmal etmemeli ![]() Bu sebeple, “ATEŞE DAYANACAĞIN KADAR GÜNAH İŞLE” buyurur, Güzeller Güzeli ![]() ![]() Aslında günah ateştir, ateşin ta kendisidir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yüzden günahı iş edinenler, acıyı acıyla bastırırcasına günahlara koşarlar ![]() ![]() Rabbimiz de, “Kendinizi tehlikeye atmayın!” buyurarak, bizi günahlardan sakındırır ![]() ![]() Ölümü ve eceli unutmamak da günahlarla baş etmemizi sağlar ![]() ![]() Günahtan Korunmak İçin Günahtan korunmak için gözümüze ve kulağımıza filtre takmamız gerekir ![]() ![]() ![]() Günahtan korunmak için günahın çekim alanına girmemek gerekir ![]() ![]() ![]() Bu sebeple, günah koy koycuları önce günahı makyajlar, çekim alanını genişletir, güçlendirir ve bekler ![]() ![]() ![]() ![]() Günahtan uzak durabilmek için küçük günahları da önemsemeli ve asla küçük görmemelidir ![]() ![]() ![]() Başkalarının günahlarını ayıplamak da mü’mini günaha yaklaştırır ![]() ![]() ![]() Ayıplamak, kendisini günahsız bilmekten kaynaklanır ![]() ![]() ![]() ![]() “İlk taşı günahsız olan atsın!” deyince, insanlar duruvermişler ![]() Başkasının Günahına Ağlayabilmek Bizim kültürümüzde, BAŞKASININ GÜNAHINA AĞLAMAK VARDIR ![]() ![]() ![]() Bazı günahlar saklanamadığı için görülür ve dolayısıyla de ayıplanır ![]() ![]() Bu sebeple denilir ki, “Eğer her günah, içki gibi sarhoş etseydi; hiç kimse yolda yalpalamadan gidemezdi ![]() Rebi bin Heysem ne güzel söyler: “Eğer günahlar koku yaysaydı, kimse kimsenin yanına yaklaşamazdı ![]() Her günah sadece işleyeni değil, çevresini de kirletir ![]() ![]() Özellikle de günahların alenen işlenmesi, hem de basın yoluyla toplumun bütününe gösterilmesi, bir günahı bine, binlere, milyonlara katlıyor ![]() Rabiatü’l Adeviye aynı noktaya parmak istiyor, “İşlediğiniz günahları gizlediğiniz gibi, yaptığınız iyilikleri de gizleyin ![]() “İbadet de, kabahat de gizlidir” demiş atalarımız ![]() ![]() ![]() Asıl günah, hayâ ve vefa azlığıdır ![]() ![]() ![]() Efendimiz de, “Utanmıyorsan, dilediğini yap” buyurur ![]() Hayâ, imanın en önemli şubelerindendir ![]() Çünkü mü’mini günahlara düşmekten korur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ve günah, gerçekten vefasızlıktır ![]() ![]() ![]() Seriyyü’s Sakati bu hususta şöyle der: “Kul dört şeyle yükselir ![]() ![]() İmam Gazali, akıllı kişinin günah işlemeyeceğini söyler: “Herkese akıllı denmez ![]() ![]() ![]() Gerçekten de, akıl hâkimken değil, nefsin heva ve hevesi hâkimken işlenir günah… Günahı sevaplarla temizlemeli… Bu sebeble, her günahtan sonra, mutlaka bir sevap işlemeli… Çünkü günahı takip eden sevap, aynı zamanda bir pişmanlık göstergesidir ve iman istikametine dönmektir ![]() Hatta bazen katlana katlana yığılmış günahlar bile, bir iyiliğin sevabıyla yıkanıp tertemiz olur ![]() ![]() “Bir günahkâr kadın, sıcak bir günde, dilini dışarı çıkarmış, susuzluktan soluyan bir köpek gördü ![]() ![]() ![]() Günahı Anlatmamalı Mü’min işlediği günahı anlatmamalı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günahından utanarak onu gizli tutan, affa layık olduğunu da göstermiş olur ![]() ![]() Elbette ki, gerçek mü’mine yaraşan, günahını temizlemeye çalışmak değil, günahtan uzak kalmak ve ona hiç bulaşmamaktır ![]() VEHBİ VAKKASOĞLU |
![]() |
![]() |
![]() |
Günah Bizim Nemiz Oluyor? |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Günah Bizim Nemiz Oluyor?Allah cc razı olsun Lema uzun zamandır Günah ile ilgili okuduğum en güzel yazıyı paylaştığın için ![]() İnşaallah bilerek bilmeyerek işlemiş olduğumuz tüm günahlarımızı Aff etsin Mevlam ve bir daha o günahlara dönmemeyide ![]() Bu dünyada pişman olup Ahirete taşımayalım inşaallah pişmanlıklarımızı ![]() İmam Gazali, akıllı kişinin günah işlemeyeceğini söyler: “Herkese akıllı denmez ![]() ![]() ![]() Gerçekten de, akıl hâkimken değil, nefsin heva ve hevesi hâkimken işlenir günah… Aklımızın fesada uğramaması duası ile Akıl ile ilgili bir yazı aktarayım inşaallah ![]() Akıl nedir ve nasıl kullanılmalıdır? Akıl için “Anlama âleti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Felsefeciler aklı değişik mânâlarda anlamış, farklı şekillerde tarif etmişler; ama üzerinde anlaştıkları tek bir tarif gösterilemiyor ![]() ![]() Akıl hakkında yapılan güzel bir tarif: “Akıl, zâtıyla maddeden mücerret, fiiliyle maddeyle alâkadar bir cevherdir ![]() Hem maddeden mücerret, hem de maddeyle alâkadar olmak nasıl olur? Şu misal konuya açıklık getirebilir ![]() Çalışan bir buzdolabına yahut çamaşır makinesine elimizi rahatlıkla dokundurabiliyoruz ve bizi elektrik çarpmıyor ![]() ![]() ![]() ![]() Aklın vazifesi üzerinde çok şeyler söylenmiş ![]() ![]() Akıl âlet olunca, bir de onu kullanan olacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() İşte, aklını kullanmasını istediğimiz o ruh, aklı tarif edemiyor ![]() ![]() Her âletin bir kapasitesi, her terazinin tartabileceği asgarî ve azamî yükler vardır ![]() ![]() ![]() İnsanın bütün duyu organları da birer terazi gibidir ![]() ![]() ![]() ![]() Gelelim “anlama” meselesine ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aklın, rehbersiz dolaşamayacağı nice sahalar var ![]() Akıl ancak “kâinatın nasıl yaratıldığı” konusunda bir şeyler söyleyebilir ![]() ![]() ![]() İnsan, her mahlûkun hikmetli ve gayeli yaratıldığını, kendisinin de başıboş olamayacağını aklıyla kavrayabilir ![]() ![]() ![]() Aklın tek başına yanaşamayacağı bir başka saha, “Cenâb-ı Hakk’ın zâtıdır ![]() ![]() Bir başka saha, ölüm ve ötesi; kabir, haşir, hesap, mükâfat ve ceza ![]() ![]() ![]() ![]() “Fikrin sönük ise Kur’an’ın güneşi altına gir ![]() ![]() Kur’an güneşinin altına girenler, aydınlığa kavuşur, yeni doğmuş gibi olurlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçekte, akıl için yol birdir ![]() ![]() “Allah birdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Felsefe tarihi, akıl üzerinde yapılan münakaşalarla doludur ![]() ![]() ![]() Malûmdur ki, insan bir âleti kullanmayı bildiği takdirde, ondan rahatlıkla faydalanabiliyor ![]() ![]() Şu âyet-i kerime mealini dikkatle okuyalım: “Bir de sana ruhtan soruyorlar: De ki ruh Rabbimin emrindedir ve size ilimden ancak az bir şey verilmiştir ![]() Bu İlâhî haber, akıl için de aynen geçerli ![]() ![]() ![]() Evet, gerek Kur’an-ı Kerim’de, gerek Hadis-i Şeriflerde aklın mahiyetinden çok, nasıl kullanılması gerektiği üzerinde durulur ![]() ![]() ![]() Alaaddin Başar (Prof ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|