Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hicri, kutlamaları, yıl, yılbaşı

Yılbaşı Kutlamaları Ve Hicri Yıl

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yılbaşı Kutlamaları Ve Hicri Yıl




Yılbaşı kutlamaları ve Hicri yıl

(Radyo sohbetinden alınarak yazdım ve sizinle paylaşmak istedim)
Bir takım insanlar; yılbaşını özellikle Hıristiyan âdeti zannediyor, bir Müslümanlığa muhalif bir hal gibi, algılayıp dua edilmesini bile caiz değildir diyorlar Ama o insanlar bir resmi yazı yazarken bu günden itibaren 2009 tarihi atacaklar, yani onların tanımaması hiçbir şey değiştirmiyor ki, öyleyse bunun doğru olup olmadığını tartışalımYılbaşı, 31 Aralık, Hıristiyan adetimidir; put perest adeti midir Putperest âdetidir İkisi arasında ne fark var diyebilecek cahilleri hissede biliyorum Hâlbuki Müslümanlar, Ehli kitabı tutmak mecburiyetindedir Delil mi arıyorsunuz bu sözüme, sureyi Rumu okuyun Putperest İranlılarla, hırıstiyan Bizanslıların savaşı hakkında Allahın hükmünü okuyun ve Müslümanlara ne emredildiğini öğrenin Bu kadar yeter
Yılbaşının şöyle böyle olması, ne yazık ki insanlarımız dini inançlarıyla, itikatlarıyla ve tabi bu itikadın getirdiği amellerle, adetleri birbirinin içine sokmuşlar Adetler dini kaidelerin önüne geçmiş, dini kaide haline dönüşmüş, ama bunun yanı sıra, dinin asli unsurları, itikadi olarak kaybolmuş farkında değiller
Allahın yeryüzünde halife kıldığı, insana verdiği dini, başka kurumlara biz vermezsek doğru kullanırsak, o zaman takvimin dini olmaz Hicri takvim Müslümanlık gereğidir, miladi takvim Müslümanlık gereği değildir, lakırdısı olmaz Çünkü bir dinin gayesi; o dini tebliğ eden peygamberin hayatı boyunca tebliğ ettiklerinden konuşulur

Peki, efendimizin bütün risaletinin 23 senesi boyunca Hz Ebu Bekirin, hilafeti boyunca ve Hz Ömer’in hilafetinin bir müddeti boyunca yani hicri onyedinci seneye gelinceye kadar, takvim kullanılmıyordu, hicri takvim kullanılmıyordu, eğer bu dini bir vecibe olsaydı Hz Resurullah yapardı Takvim kullanmak bir tarih mukayesesinden ibarettir O zaman Araplar; önemli hadiselerin geçtiği yıllara; o önemli hadisenin ismini vererek onu ufak nirengiler yani ufak noktalar halinde tutarlardı, fil yılı, fil yılından iki sene önce, fil yılından sekiz sene sonra gibi tarihler kullanırlardı Hani bizim Anadoluda, büyük nineleriz; kiraz zamanı doğdun oğlum derler ya kiraz zamanı dediğin üç ay sürüyor hangisi Resurullah efendimiz zamanında asrı sadette önemli hadiseler yıl ismi olur ve bul yıl isminin evveli ahiri konuşulur
Yemen valisi Hz Ömer’e bir mektup yazıyor, Hz Ömer bir cevap verdi Çok kısa bir zaman sonra; bir yazışma daha icap etti, o zamanın şartlarında; hangi mektup önce geldi hangi mektup sonra geldi, emirlerde bir karışıklık oldu, Hz Ömer devlet reisi sıfatıyla yemendeki valiye emir veriyor ama karışıklık oluyor, yemen valisi; hangi mektup önce gönderildiğini belirlemek için bir tarih belirlemesini teklif ediyor Bu teklifin kabul görmesi üzerine; Allahın ‘müşavere ediniz ‘ emri gereğince, Hz Ömer efendimiz bir müşavere heyeti kurmuş; Hz Ali efendimizin önerisi teklifi ile hicret başlangıç kabul edilmiş Ancak, hicretin olduğu yıl birinci yıl kabul edilmiştir Hicretin olduğu gün birinci gün değildir Bu günümüzde bunu bilmiyorlar Onun için Muharrem ayı geldiği zaman; yılbaşı geldi ve hicret oldu zannediyorlar, Hicri yılbaşı geldi doğru, ama hicret olmadı Hicret Muharrem, Muharremden sonra safer ayı, Safer ayının yirmi altıcı gecesi, yatsı vaktinden sonra başladı

Yılbaşı gelince İsa’nın as doğumu zannediyorlar, yanlıştır Hz İsanın doğumu muhtelif hırıstiyan mezhepleri tarafından; 26 Aralık la 7 Mart arasında muhtelif tarihlerdir, bunların hiç birisinde 31 Aralık yoktur Yılbaşının Hıristiyanlıktan ziyade putperestlikle alakası vardır, eski Anadolu diniyle alakası vardır, Avrupa’da yapılan kızaklı ren geyikli Noel babanın bir İskandinav putperest destanla alakası vardır, onunda Hıristiyanlıkla alakası yoktur Güney yarım küreyede yılbaşı geliyor, güney yarım küredeki insanlarda en sıcak günleri yaşıyorlar kürklü karlı kızaklı Noel babayla ne alakası var Hıristiyan dünyası sadece avrupadan ibaret değil
Ashabı kehf hakkında; hem kendi toplam kişileri için münakaşa edersiniz diyor, hemde ne kadar kaldılar diye aranızda münakaşa edersiniz Siz belli bir rakam söylersiniz siz isterseniz onun üstüne on ilave edin dokuz ilave edin İlave edin isterseniz diyor Bu ayeti lütfen dinleyenlerimiz bulsunlar Sureyi kehf de ayeti bulsunlar ve bir hesap yapsınlar miladi yıl 365 gündür 4 senede bir 366 olur Kameri yıl 355 gündür, 355 le 365 in artı dört senede bir artı birin hesabını yapsınlar, oradaki dokuz artırmayı bir anlasınlar Cenabi Allah indinde, güneş yılımı kullandın ay yılımı kullandın bunlar önemli şeyler değildir Ancak papağan gibi bilgi tekrarı ilim değildir, kime sorsanız Resurullah efendimiz 63 yaşında dünyadan ayrılmıştır der hesap etsinler bakalım 63 mü değilmi 63 kameri yıldır, biz bu gün kameri yılmı kullanıyoruz, sana kaç yaşındasın diye sordukları zaman kameri yıl cevabı mı veriyorsun Güneş yılı, ay yılı biz şimdi ay yılı mı kullanıyoruz güneş yılı mı kullanıyoruz Yaşımızı söylediğimiz zamanda güneş yılı söylüyoruz Resurullah efendimizin yaşına 63 güneş yılı diyoruz, öyle değil63 ay yılı yaşamıştır 63 ay yılı 62 güneş yılı eder Bu kadar cehaletle işimiz çok zor Allah hepimizi cehaletten muhafaza buyursun
Yılbaşında insanların çılgınlıklarına gelince bu bir putperest âdetidir, eski Anadolu dininde; aybaşı, gün başı, hafta başı yılbaşı merasimleri olurdu Bir şeyin başlangıcına nasıl bir hava ile girersen, o şey öyle devam eder, diye bir batıl inanç, yani güne gülerek girersen gülerek gider, haftaya mesela ders çalışarak girersen hep ders çalışırsın Bu aya para sayarak girersen hep para sayarsın, gibi hep nefsanî şeyler, işte yılada neşeli, muhabbetli, sevgili girersen, o yıl hep öyle devam eder diye insanlar kendi nefsanî arzu ve isteklerini, yiyip içmek her türlü şey serbest her türlü fuhşiyat her türlü nefsaniyat serbest bütün sene öyle devam etsin istiyorlar; peki bakıyoruz öyle devam ediyor mu yok etmiyor Niye yapıyorlar bu yanlışlığı, nefsinin peşine düşen insan böyle yanlışlık yapmaya mahkûmdur da ondan Tepki göteriyorsunda ne oluyor, sen buna tepki göstereceğim diye onlara kızıp, kendini üstün tutmak gibi bir şeytanlık yapacağına, onlara doğrusunu öğretsene, 99 u 2000 e bağlayan yılbaşı gecesi ben bir vesileyle hicazdaydım ve o akşamda Arafat mevkiin de umre zamanı Arafat mevkiin de öyle bütün aileler çoluklar çocuklar falan, mangallar falan piknik yaptık, yatsı namazından sora, Arafat müzdelife arasında bir yabancı misafir hanım; Onuda buyur etmiştik, dedi ki; Ankara, İstanbul Türkiyeyi sayıyor şöyle fuhşiyat oluyor böyle fuhşiyat oluyor, biz çok şükür buradayız Benim tepem attı, ne yaşına ne kadınlığına saygım kalmadan, kendisine fena halde söylendim, keşke sen su anda o meyhanede olsaydın da; bu lafı söylemeseydin Çünkü emin olun Allah indinde o anda o lafı söylemekten meyhanede olmak daha iyidir Ben ondan hayırlıyım demek şeytan lafıdır Onlar meyhanede ben hicazdayım diyor, hicazda olma ikramını kendinden zannediyor, bunu Rabbimize şükür ederek Ya Rabbi sana na mütanai şükürler olsun bizi burada kabul ettin, diyerek teşekkürünü fazlalaştırsa ve ya Rabbi öteki kullarını da o halden kurtarı ver diye dua etse, o zaman evliya olup elini ayağını öperim O evliyadır o zaman, ama öyle yapmıyor, onlar meyhanedeler ben arafattayım diyor, evet arafattasın ama şeytanda arafatta geliyor ne haber, anlatabildim mi dolayısıle kınamak yerine, öğretmek daha güzeldir, cahilin dindarı, dindar olmayanı olmaz cahil cahildir Zaten cahilden dindar olmaz Olsa olsa dini dar olur Allah onları cahillikten kurtarmaya bizi muvaffak kılsın, çünkü okadar önemli ki; Cenabı Allah öyle buyuruyor, bir kulun gönlünü yapmak kâinatın gönlünü yapmak gibidir diyor Onun için kınamak, bir kötülüğe mani olamamak lığın getirdiği kendini tatminden öteye geçmez Marifet o kötülüğe mani olmaktır Onun için o azgın nefsanî eğlencelerde bulunanlara, sadece acırız O kadar

ÖTuğrul İNANÇER Hoca efendinin sohbetinden, Ramazan KALAYCI (tevhit06) tarafından derlenmiştir


Alıntı Yaparak Cevapla

Yılbaşı Kutlamaları Ve Hicri Yıl

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yılbaşı Kutlamaları Ve Hicri Yıl




Vikipedi, özgür ansiklopedi

Hicrî Takvim (Arapça: التقويم الهجري), İslam Peygamberi HzMuhammed'in Mekke'den Medine'ye hicretini başlangıç kabul eden ve Ay'ın Dünya çevresinde dolanımını esas alan takvim sistemi Hicri Takvim; Hicri Şemsi ve Hicri Kameri Takvim olmak üzere ikiye ayrılır

HzMuhammed ve beraberindekiler, Safer ayının 27 günü Ebubekir ile birlikte Medine'ye hicret etmek üzere Mekke'den ayrılmış, 4 gece Sevr Mağarası'nda kalmış, 1 Rebiülevvel Pazartesi günü Sevr Mağarasından Medine'ye doğru yola çıkmışlardır 8 Rebiülevvel / 20 Eylül 622 Pazartesi günü Kuba köyüne gelmiş, burada Kuba Mescidi'ni inşa etmiş ve 12 Rebiülevvel Cuma günü Medine'ye doğru hareket etmişlerdir


HzÖmer zamanında Hicretin 17 yılında alınan bir kararla Hicretin olduğu yıl Hicri Takvimin 1 yılı ve o yılın Muharrem ayı da Hicri Kameri takvimin ilk ayı kabul edilmek suretiyle, o yıl 1 Muharrem'in rastladığı 16 Temmuz 622 tarihi de Hicri Kameri Takvimin başlangıcı olarak kabul edilmiştir Uygulamada Hicri Takvim olarak bu bilinmektedir İslam ülkelerinde kullanılan Hicri takvim HzMuhammed'in MS 622'de Mekke'den Medine'ye hicretiyle başlar Hicri - Kameri takvim, ayın dünyanın etrafında dönüşüne göre tanımlanır Bir yıl Muharrem, Safer, Rebiülevvel, Rebiülahir, Cemaziyelevvel, Cemaziyelahir, Recep, Şaban, Ramazan, Şevval, Zilkade ve Zilhicce adı verilen 12 aydan oluşur Her bir Kameri ay yaklaşık 295 gün sürer ve bir Kameri yıl 354 gün olarak elde edilir Bu nedenle Kameri takvimde 6 adet 29 günlük 6 adet 30 günlük ay bulunur Hangi ayların 29 ya da 30 gün süreceği ayın fazı göz önünde bulundurularak Şeyh ül İslam tarafından belirlenir

Ancak gerçek Kameri ay 295 günden 44 dakika 3 saniye daha uzun olduğundan 12 Kameri ayın belirlediği 354 günlük kuramsal Kameri yıldan 8 saat 48 dakika 36 saniye daha uzundur 30 yılda bu hata 11 gün 0 saat 18 dakika 0 saniye olacağından eşzamanlılığı sağlamak için 30 yıl boyunca 19 adet 354 gün süreli ve 11 adet 355 gün süreli yıl oluşturulur 355 günlük yıllar son aya bir gün ilave edilerek gerçeklenir Böylece eşzamanlık sağlanır ve ancak 2400 yılda bir takvime tekrar 1 gün ilave etmek gerekir

Kameri yılın ortalama vakti günlerin yıllara göre dağılımından (19x354+11 x 355) / 30=354 gün 8 saat 48 dakika olarak hesaplanır Bugün kullanılan güneş yılı yaklaşık 365 gün 5 saat 48 dakika olduğundan Kameri yıl güneş yılından yaklaşık 10 gün 21 saat daha kısadır Buna göre, 1 Kameri yıl güneş yılının 09702 katına, 1 güneş yılı Kameri yılın 10307 katına karşı düşer Ayrıca hicret 15 Temmuz 622'de gerçekleştiğinden, kameri takvimin miladi takvimine göre 621536 yıl kadar faz farkı bulunur Eğer örneğin 1 Ocak 1993'ün hicri takvimdeki karşılığını bulmak istersek yukarıdaki değerlerden (1992-621536) x l0307=14125372 buluruz Hicri takvime göre 1412 yıl geçmiş olduğundan bu tarih hicri 1413 yılına karşı düşer

Hicri takvimin haricinde Osmanlı İmparatorluğunda 1678'den sonra maliye ile ilgili işlerde Rumi takvim de kullanılmaya başlanmıştır Mali yılın başlangıcı 1 Mart olarak kabul edilir Rumi yıl 365 gün olup güneş yılına karşı düşen miladi yıl ile eş uzunluktadır Rumi yıl her 33 yılda 354 gün olan hicri yılı bir yıl geçer Bu farkı gidermek için Rumi yıldan her 33 yılda bir hicret yılı düşülür; buna sıvış yılı denir Her iki takvim arasında ayrıca 13 günlük bir fark bulunur Ayrıca Rumi yıl miladi 584'te başlatıldığından Rumi yılı bulmak için Miladi yıldan 584 çıkarmak gerekir Aylar Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Teşrini-evvel, Teşrini-sani, Kanuni-evvel, Kanuni-sani, Şubat olarak adlandırılır Örneğin Miladi 1 Ocak 1993 tarihi Rumi 19 Kanuni-evvel 1408 tarihine karşı düşer

Osmanlı İmparatorluğunin sonuna kadar mali işlemlerde kullanılan Rumi yıl 1925'te Miladi takvim yılının kabul edilmesi üzerine terk edilmiştir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.