![]() |
Zekât Ve Sadaka Vermek İbadeti |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Zekât Ve Sadaka Vermek İbadetiZekât ve Sadaka Vermek İbadeti İslâm inancına göre rızkı (mal, mülk, geçimlik ) kim verir? Allah! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() yaşamında Allah’ın kullarına karşı tutumu nasıldır? Allah, dünya yaşamında imanlı – imansız diye ayrım gözetmeden bütün insanlara rahmet eder ![]() süreye kadar devamı için gerekli olanı karşılıksız verir ![]() Öyleyse bir toplumu oluşturan halk kitlesine bakıldığında, kimisi çok zengin, kimisi orta halli, kimisi fakir ve kimisi de dilenmekte oldukları görülür ![]() olabilir? Mademki rızkı veren Yüce Allah’tır, neden o kişileri başkasının eline muhtaç bırakmıştır? Fakir ailenin çocukları, oyun arkadaşı zengin ailenin çocuklarında görüp özendiği giyim eşyası veya pahalı yiyeceklerden kendisine de alınması isteği karşısında anne-babalar çocuklarını nasıl ikna edebilecekler? O çocuklar, onlar zengin de biz neden fakir kalmışız demezler mi? İşte, toplum içindeki gelir dağılımında görülen dengesizlik, üzücü de olsa bu gibi soruları devamlı gündemde tutar ![]() becerikli yaşam standardına yükseltinceye kadar ![]() ![]() ![]() yaşadığımız zaman diliminde, kalkınmış süper devlet, kalkınmakta bulunan devlet ve geri kalmış devlet gibi farklı ekonomik yapıya sahip ülkeler görülür ![]() halkları arasında da zenginlik – fakirlik gibi gelir dağılımında farklılık göze çarpar ![]() fakirlik kavramlarının sınırlarını belirleyen ölçü miktarı ülkeden ülkeye değişir ![]() halkı arasında yıllık gelir düzeyi eşit olmayıp zengin, orta halli, fakir gibi farklı grupların oluşmasıdır ![]() düzeyindeki bu farklılığı en aza indirip fakir kesimi orta halli seviyeye yükseltmek amacıyla İslâm’ın iki ayrı destekleme projesi vardır: Biri, kişileri dolaylı yardımlarla meslek sahibi yapmak; diğeri zekât ve sadaka vererek geçimlerine katkıda bulunmak ![]() (81 g altının üstünde) parası bulunan Müslümanlar yılda %2,5 oranında zekât vermekle sorumlu tutulmuşlardır ![]() Tarım ürünleri ile belirli miktardaki hayvanlar için de zekât verilmesi gerekmektedir ![]() Müslüman bu borcunu eksiksiz öderse toplumda fakir denecek kimse kalmaz ![]() başkent Bağdat’ta zekât verilecek fakir kalmayınca başka bölgelerden fakir getirtmek suretiyle zekâtlar verilebilmiştir ![]() Şimdi konuya başlarken sorulan soruların cevaplarına gelelim: Allah, insanları birçok yönden olduğu gibi zenginlik – fakirlik yönünden derece derece yaratmıştır ![]() Böylece fakirleri kanaatkâr olma, sabır gösterme; zenginleri de kendilerine verilen nimetin kadrini bilme ve kendisine lûtfeden hakiki sahibi Rabb’ini tanıyıp şükretme yönünden bir imtihana tabi tutmuştur ![]() olup geçim sıkıntılarına sabredebilirse sevap kazanır ![]() Zengin de mal varlığından dolayı şükreder, zekâtını verir ve diğer harcamalarını orta halli yaparsa o da sevap kazanır ![]() Cimrilik ve savurganlık ise kişiyi ancak günaha götürüp geleceğini karartır ![]() dengesizliğin ise zekât, fitre ve sadaka yolu ile düzeltilmesi istenmektedir ![]() “Namaz kılanların mallarında hem dilenen ve hem de iffetinden dolayı dilenemeyenler için belirli bir hak vardır” (Meariç Sur/25) ![]() kısmınızdan üstün kıldı ![]() de, rızkları elleri altında bulunanlara vermiyorlar ki, onda eşit olsunlar” (Nahl Sur/71) ![]() hikmetin müjdecisidir ![]() görürse azar, yani aşırı davranışlarda bulunur ![]() kazanmasına sebep olur ![]() önlemiş olur ![]() Müminlerin diğer insanlara karşı belirli özelliği, Allah’a, meleklere, indirdiği kitaplar, gönderdiği Peygamberlere, öldükten sonra dirilmenin gerçek olduğuna, iyilik ve kötülüğün Allah tarafından yaratılıp kaderin belirlendiğine inandıktan sonra İslâm’ın beş koşulunu da yerine getirmesidir ![]() emrederken genelde “dosdoğru namaz kılın ve zekât verin” şeklinde namazla beraber zekâtı ifade etmişlerdir (Bakara Sur/278) ![]() koşulsuz olarak gayben ve yakinen Allah’a inanmaktalar ![]() Hem Allah’ı her şeyden çok severler ve hem de O’ndan korkarlar ![]() “Eğer babalarınız, ,oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, kabileniz, elinize geçirdiğiniz mallar, zarara uğramasından korka geldiğiniz bir ticaret ve hoşunuza gitmekte olan meskenler size Allah’tan, O’nun Peygamberinden ve O’nun yolundaki bir cihattan daha sevgili ise, artık Allah’ın emri gelinceye kadar bekleye durun ![]() erdirmez” (Tövbe Sur/24) buyurarak müminlerle, fasık veya inançsızlar arasındaki ölçü böylece belirlenmiş olmaktadır ![]() almaz ve büyük günahları işlemeye devam ederler ![]() kişiler ise, imansız oldukları için zaten Allah’ın emirlerini önemsemezler ![]() kılmasında da birçok yararlı nedenler bulunmaktadır ![]() ki; -Toplumda gelir dağılımında görülen dengesizliğin giderilmesindeki etkinliği, -Fakirlerin ihtiyacı karşılanırken sosyal dayanışma ile saygı, sevgi ve merhamet duygularının yaygınlaştırılması, -Zengin müminin, malından zekât vermek suretiyle dünya yaşamında mal – mülke karşı aşırı tutkusunun giderilmesi; fakirlerin ihtiyacını karşılamasından dolayı da manevi haz duyması, -Kendilerine yardım eli ulaşan fakirlerin, rızkın asıl sahibinin Allah olduğunu bilerek ona şükretmeleri, -Zengin de fakir de zekât alıp vermenin, dini bir emirden kaynaklandığını bilmekle beraber kendilerini ahirette kurtuluşa kavuşturacak yegâne bir sınavdan geçişin bilincine de sahip olmaları, gibi hususlar sayılabilir ![]() Süleyman GÜNVER |
![]() |
![]() |
|