Güzel Ahlaklar |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Güzel AhlaklarGÜZEL AHLAKLAR Allahu Teâlâ bir âyetinde buyurmuştur ki: "Affa sarıl, iyiliği emret, cahillerden yüz çevir 85Âyetin mânası şudur: Sana zulmedeni affet; sana vermeyene sen ihsan et, sana gelmeyene sen git; sana karşı cahillik eden kimseden yüz çevir, ona karşılık verme; sana kötüylük edene sen iyilikte bulun ![]() Hz Peygamber (s a v), güzeİ ahlâkı tamamlamak için gönderilmiştir O, kendisine eziyet eden, davetini inkâra giden kavmi için şöyle dua etmiştir:"Allahıml Bu kavmimi affet; onlar bilmiyorlar 86Cömertlik ve güzel ahlâktan bazıları şunlardır: Selâmı yaymak, herkese selâm vermek Yemek yedirmek Akrabaya gidip gelmek ve onlarla ilgilenmek İnsanlar uyurken kalkıp gece namazı kılmak![]() 85 el-A'râf7/199 ![]() 86 Buhârî, "Enbiyâ," 52; Müslim, "Cihâd," 105; İbnu Mâce, "Fiten," 23; Kurtubi, el-Câmi IV, 189; Kâdî İyâz, eş-Şifâ, I, 95 ![]() Güzel ahlâka ulaşmak, haramları terketmekle mümkündür ![]() Güzel ahlâk, cennet ehlinin ahlâkıdır Güzel ahlâkın başı tatlı sözdür; onu şerefli işler takip eder![]() İyilik sahiplerinin mükâfatı, yaptıkları iyilikten daha fazlasıyla karşılık bulur ![]() Güzel ahlâk sahibi olan kimse, seni kendisinden bir şey istemeye muhtaç etmez; senin neye hacetin varsa, sen söylemeden o sana ulaştırır ![]() Düşük tabiatlı kimseler, bir iyilik yaptıklarında, devamlı onunla övünürken; şerefli insanlar, yaptığı iyiliği yetersiz bulup özür dilemekle uğraşırlar ![]() Şunlar da güzel ahlâktandır: Kardeşlerin hatasına göz yummak, onların ihtiyacını yerine getirmek için koşmak; dünya malını ihtiyacı olanın önüne atmak ![]() İmam Gazali ![]() |
|
Güzel Ahlaklar |
|
|
#2 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Güzel AhlaklarKANAAT Allahu Teâlâ buyurmuştur ki: "Erkek ve kadınlardan kim, mümin olarak güzel amel işlerse, biz onu temiz ve hoş bir hayat içinde yaşatırız ™Müfessirlerin çoğu, dünyada yaşanacak hoş hayatın kanaat olduğunu belirtmişlerdir Kanaat, Allahu Te-âlâ'dan kuluna bir hediyedir Hz Resûlullah Efendimiz (s a v) buyurmuştur ki:"Kanaat, tükenmeyen bir hazinedir >88Diğer bir haberde şöyle buyurulmuştur: "Kim yakın arkadaş isterse, Allah yeter Kim muhabbet edecek dost isterse Kur'an yeter Kim zenginlik isterse kanaat yeter Kim vaiz isterse, ölüm yeter Bunların yetmediği kimseye de cehennem yeter "8987 en-Nahl 16/97 ![]() 88 Taberânî, el-Mu'cemü'l-Evsat, nr 6918 Biraz farklı lafızlarla bkz: Kudâî, Müsnedü'ş-Şihab, I, 63; ibn Adî, el-Kâmil, IV, 191; Süyû-tî, el-Câmiu's-Sagîr, nr 6193![]() 89 Benzer bir hadis için bkz: Beyhaki, Şuabü'l-îmân, nr 10556; ibn Ebü'd-Dünyâ, el-Yakîn, No 31![]() Ebû Hüreyre'nin (r a) rivayet ettiği bir hadiste, Hz Resûlullah Efendimiz (s a v) şöyle buyurmuştur:"Şüpheli şeylerden sakın ki, insanların en güzel ibadet edeni olasın Kanaat sahibi ol ki, insanların en çok şükredeni olasın Kendin için sevdiğin şeyleri, mümin kardeşlerin için de sev ki, gerçek mümin olasın Yakın komşuna iyilik et ki, gerçek mümin olasın Gülmeyi azalt, şüphesiz çok gülmek kalbi öldürür ™"Allah onları güzel bir rızık ile rızıklandırı^ âyetinin tefsirinde, güzel rızkın kanaat olduğu söylenmiştir ![]() Vehb (rah) demiştir ki: "İzzet ve zenginlik çıkıp kâinatı dolaşırlar; nerede kanaatle karışlaşırlarsa, orada yerleşirler "Zebur'da şöyle geçmiştir: "Kanaat sahibi karnı aç da olsa zengindir "Tevrat'ta şöyle geçmiştir: "Ey ademoğlu! Kanaat et ki zengin olasın İnsanlardan uzak kal ki, tehlikelerinden selâmet bulasın Hasedi terkedersen şerefini gösterirsin; az yorulur, çok istirahat edersin "Şöyle denilmiştir; "Allahu Teâlâ, beş şeyi, şu beş şeyin içine koydu: İzzet ve şerefi, kendisine taatte Zilleti, günahta Heybeti, gece ibadetinde Hikmeti, aç karında Zenginliği kanaatte "90 Ebû Nuaym, Hilye, X, 365; Beyaki, Şuabu'l-lmân, nr 11127; Kudâî, Müsnedü'ş-Şihâb, I, 639; Süyûtî, el-Câmiu's-Sagir, nr 6422![]() 91 el-Hac 22/58 ![]() Bir âlim der ki: "Düşmanından kısas yoluyla intikam aldığın gibi nefsinin mal hırsından da kanaat ile intikam al!" Denilmiştir ki: "Kimin gözü insanların elindeki mala takılırsa, onun üzüntüsü çok olur "Anlatıldığına göre, Bâyezîd-i Bistâmî (rah), çölde bir arkadaşıyla birlikte elbisesini yıkadı Arkadaşı, "Elbiseyi üzüm bağının duvarına asalım" dedi Bâyezîd-i Bistâmî, "Çamaşır kazığını insanların duvarına çakma" dedi Arkadaşı, "Öyleyse ağaçlara asalım" dedi, Bâyezîd-i Bistâmî: "Olmaz, çünkü çamaşır ağacın dallarını kırabilir"' dedi Arkadaşı, "O halda otların üzerine serelim" dedi, Bâyezîd-i Bistâmî, "Olmaz, otlar hayvanların yiyeceğidir; onlara zarar verebilir" dedi![]() Sonra arkasını güneşe döndü; gömleğini sırtına aldı, bir tarafını kuruttu; ardından öbür tarafını çevirdi, orayı da kuruttu; böylece işini gördü ![]() |
|
|
|