Toplumda Önce İnsan Sonra İslam Kardeşliği Açılımı

Toplumda önce insan sonra İslam kardeşliği açılımı

Bir okuyucum sorusunu sorarken demiş ki: Toplumda bir açılım heyecanı almış başını gidiyor 'Bu açılımın aslı nedir, İslam'da yeri var mıdır, varsa İslami açılım nasıldır, ne demektir?' diyerek de sorusunu genişletmiş

Bu soru münasebetiyle günlük kullanımdaki açılımı değil de, bu açılımın hatırlattığı İslam kültüründeki tarihî açılımı arz etmek istiyorum bugün sizlere

Anlayabildiğim kadarıyla İslam kültüründeki tarihî açılım, toplumu öylesine gerçekçi bir genişlikte kucaklıyor ki, bu açılımdaki kucaklaşmayı hiçbir kötü niyet ayıramaz, kucaklaşanlar arasına ayrılık arzusu, düşmanlık duygusu ekemez Neden ekemez?

Çünkü her Müslüman, kültüründen aldığı değerlerle topluma baktığında, iki türlü kardeşlik bağı ile bağlı olduğunu görür

Biri insan kardeşliği, ikincisi de İslam kardeşliği bağı

Evet, biz kadim kültürümüzde bu kardeşlik bağını açıkça görmekteyiz Ayet, hadis mealleri bize bu geniş kardeşlik bağını şöyle sunmaktadır:

Ey insanlar! Babanız Adem, anneniz de Havva'dır Öyle olunca aynı baba ve annenin çoğalan çocukları olarak siz insanlar kendi aranızda kardeşsiniz Hem de en baştan insan kardeşi İnsan kardeşliğinin peşinden bir de İslam kardeşliği gelir, bu defa insan kardeşliği, İslam kardeşliğiyle de perçinlenir, iki katlı kardeşlik meydana gelmiş olur toplumda Artık insan ve İslam kardeşliğiyle kucaklaşan toplumu kötü niyetlilerin cephelere ayırıp birbirine hasım hale getirmeleri mümkün olmaz!

Demek ki, İslami açılım, toplumu birbirine öylesine bir açılım anlayışıyla kucaklaştırıyor ki, herkes birbiriyle en baştan peşin olarak (inanç ve düşünce sormadan) kardeş oluyor, hem de insan kardeşi Arkasından da İslam kardeşliği söz konusu oluyor, kardeşlik perçinleniyor, sökülmez hale geliyor

Hemen eklemek gerekir ki, konu bu kadarla kalmıyor, bu kardeşliğin iki tane ihmal edilmez temel şartı vardır, onu hiç unutmamak gerekiyor

Birincisi, kardeşlerin birbirinin maddi hakkını gasp etmemesi, yani biri ötekinin kul hakkını yüklenmemesi, sosyal barışı bozabilecek maddi haksızlıklara yönelmemesi

İkincisi de, manevi hakkını gasp etmemesi, yani gıybetini yapmaması, aleyhinde sözler söyleyerek kardeşlik hukukuna zarar vermemesi

Kardeşler arasındaki sosyal barışı zedeleyecek bu tür maddimanevi hak ihlallerini de haram kılan İslam, böylece tarafları barış ve emniyet içinde korumaya alıyor, fıtrata uygun bir açılım anlayışıyla kardeşliği hakim kılıyor tarih boyunca toplumda

Demek ki, İslam kültüründeki bu geniş açılıma bugün daha bir dikkatle bakılmalı, dinin kucaklaştıran bu geniş kardeşlik açılımını görmezlikten gelmemeli, bu anlayışa bugün daha fazla muhtaç olduğumuz unutulmamalıdır

Kadim kültürümüzdeki bu önce insan, sonra İslam kardeşliği açılımına bakınca denebilir ki, dinden korkup ürken insan kardeşlerimiz, bu açılıma bakıp yakınlık duymalı, toplumun birbirlerine önce insan kardeşi, sonra da İslam kardeşi olarak bakmasının çok yerinde geniş bir açılım anlayışı olduğunu düşünmeli, İslam kültürüne önyargılarla bakmaktan artık uzak kalmalılar Şayet toplumla böylesine geniş manada kardeşlik açılımı ile kucaklaşmak istiyorlarsa tabii

İşte bizim tarihî manada anladığımız açılım budur Önce insan kardeşliğiyle başlayıp sonra İslam kardeşliğiyle sürdürülen bozulmaz boyutlu kardeşlik açılımı

İnşallah bugün konuşulan açılımın boyutu da böyle geniş olur, önce insan, sonra İslam kardeşliği ufkuna doğru yükselir

24 Ekim 2009, Cumartesi
AHMED ŞAHİN